Burada bir konuşma yapan Erdoğan, "İstikrar yoksa ne gelişme vardır, ne
kalkınma vardır, ne de demokratik istikrar vardır" diyerek
demokrasi ve istikrar vurgusunda bulundu.
Konuşmayı canlı izlediniz...
Samanyolu Haber TV Canlı Yayın
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, demokratik istikrarın olmadığı bir ortamda gelişme, kalkınma, huzur ve güvenin de olmayacağını belirterek, ''Demokratik istikrardan kastımız,
Türkiye'nin rotasından çıkmadan büyük yürüyüşünü sürdürmesidir. Bu yol,
büyüme, kalkınma,
refah ve
adalet yoludur. Bu yola taş koyan, millet iradesinin önüne taş koymuştur'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Türkiye
Odalar ve
Borsalar Birliğinin 62. Genel Kuruluna katıldı. Erdoğan, salona
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, DYP Genel Başkanı
Mehmet Ağar,
TOBB Başkanı
Rifat Hisarcıklıoğlu ve ATO Başkanı
Sinan Aygün ile birlikte girdi.
Başbakan Erdoğan, genel kurulda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin son 4.5 yıldaki kazanımlarında TOBB üyelerinin büyük pay sahibi olduğunu söyledi.
Hükümet olarak, 2002 yılının sonunda, ağır
kriz şartlarının hüküm sürdüğü, göstergelerin dibe vurduğu, vatandaşların neredeyse ümidini keser duruma geldiği bir Türkiye tablosunu devralarak göreve başladıklarını belirten Erdoğan, Türkiye'nin, çok kısa bir zaman içerisinde karanlıklardan aydınlıklara, dik yokuşlardan düzlüklere, dağlıklardan ferahlıklara çıkabileceğine
AK Parti Hükümeti olarak inandıklarını ifade etti.
3
Kasım 2002'deki genel seçime kadar Türkiye'nin en büyük özleminin demokratik istikrar ile sağlam bir siyasi irade olduğunu kaydeden Erdoğan, AK Parti iktidarı olarak öncelikle bunu başardıklarını, Türkiye'nin elde ettiği bütün semereleri demokratik istikrar ve güven sayesinde elde ettiklerini söyledi.
Başbakan Erdoğan, TOBB çatısı altında temsil edilen meslek gruplarına, ürettikleri değerlerle, yatırımlarla, emekleri ve alın terleriyle Türkiye'nin kalkınmasında payı olan herkese teşekkür etti.
Erdoğan, şöyle konuştu:
''Adımları sizlerle birlikte attık. Sizler bizim daima güç kaynağımız oldunuz. Bugün hep birlikte, yediden yetmişe, doğudan batıya bütün insanlarımızla, her yöremizle, aynı duygularla birleşerek parlak bir eser ortaya çıkarmış durumdayız. Bu eser dünyanın giderek daha çok parlayan
yıldız ülkesi Türkiye'dir.
Türkiye'nin son 4.5 yılda nereden nereye geldiğini en az bizler kadar sizler de işin içinde yaşayarak gördünüz. Türkiye bu süre içinde
ekonomik göstergelerinin neredeyse tamamını negatiften pozitife çevirmiş, büyümede istikrarı sağlamış, her alanda büyük bir değişim gerçekleştirerek geleceği açısından son derece de hayati kazanımlar elde etmiştir.
Bu değişimin sonucu, sadece ağır kriz şartlarının ortadan kaldırılması değildir. Bu süreç boyunca hem Türkiye'nin kayıp yıllarının telafisi anlamında mesafeler alınmış, hem de çok daha rasyonel, çok daha atılımcı bir gelecek planının temeli bu dönemde atılmıştır.
Bu sürecin Türkiye için öneminin gelecekte çok daha iyi anlaşılacağına, çok daha iyi değerlendirileceğine inanıyorum. Ancak ekonomimizin belirleyici aktörleri olarak sizlerin, yani iş dünyamızın, yatırımcımızın, sanayicimizin, üretimcimizin, işletmecimizin bir gerçeği bugünden görerek tavrını, hassasiyetini, duruşunu ortaya koyması son derece önemlidir. O gerçek demokratik istikrardır. İstikrar yoksa ne gelişme vardır, ne kalkınma vardır, ne de huzur ve güven vardır. Demokratik istikrardan kastımız, Türkiye'nin rotasından çıkmadan büyük yürüyüşünü sürdürmesidir. Bu yol büyüme, kalkınma, refah ve adalet yoludur. Bu yola taş koyan, millet iradesinin önüne taş koymuştur.
Unutmayalım ki Türkiye'nin ihtiyacı statüko değil, yani durağanlık değil, yerinde saymak değil, değişimdir, dönüşümdür. Hayatın temel dinamiği statüko değil, değişimdir. Değişime direnmek, eşyanın tabiatına direnmektir. Hayatın değişen şartlarına, milletin iradesine direnmektir.''
''MUHASEBE KAYITLARI ORTADA''
Rakamların her şeyi anlattığını belirten Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin son 4.5 yıllık muhasebe kayıtlarının ortada olduğunu dile getirdi. Muhasebe hesabına bakılırsa neyin ne olduğunun ortaya çıkacağını vurgulayan Erdoğan, hükümetin karnesinin bu muhasebe kayıtları olduğunu ifade etti.
AK Parti hükümetinin 4.5 yıllık performansının, Hakkaniyet sahipleri için en nesnel, en tartışmasız, en bilimsel değerlendirmelere açık bir şekilde ortada olduğunu kaydeden Erdoğan, hükümetin 2013 yılı ve cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümü hedeflerinin en rasyonel biçimde ortada olduğunu söyledi.
Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
''AK Parti Hükümeti'ni tartışmayı, gündelik alışkanlıkları haline getiren kesimler için bile bu hedeflerin gerçekliği bugüne kadar tartışmaya açılamamıştır. Çünkü biz bu hedefleri
siyasetin kısa vadeli menfaatlerini değil, ekonomik ve bilimsel gerçeklerini gözeterek koyduk. Kendilerini projeleriyle, programlarıyla ortaya koyamayanlar, somut icraatlarla konuşmaya alışık olmayanlar bizim ortaya koyduğumuz gerçekçi hedefleri de konuşamıyorlar.
Ben hep şunu beklemişimdir. 'Şunu yaparsak Türkiye şunu kazanır'. Hep bunu bekledim ama buna benzer somut örnekler ortaya konulamamıştır. Hep yapılanlara maalesef 'tu
kaka' denilmiştir. Oysa siyaset polemik ve demagoji üzerinden değil, program ve projeler üzerinden yapılmalıdır. İlkeli, tutarlı, ufuk ve vizyon sahibi siyaset üretmek için bu asgari oranda şarttır.''