Son günlerde siyasi
parti liderleri arasında yaşanan tartışmalarla ilgili sorulara bir televizyon kanalında
cevap veren eski
TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk,
Baykal'a '
maganda' sözcüğünü yakıştıramadığını söyledi ama bakın kendisi Erdoğan'a hangi yakıştırmada bulundu:
"'Maganda' sözcüğüne ben de katılmadım. Mahalle kabadayısı dese kabullenebilirim ben de. Ama maganda Baykal'a yakışmadı."
"Buna karşın Başbakan'ın
dava açmasını haklı bulmuyorum" diyen Cindoruk,
Özal'la arasında geçen ilginç bir enaktodu da aktardı. Cindoruk'un sözleri kendisinin siyasette kullandığı ağır dil ile ilgili bir itiraftı aynı zamanda. İşte o ifadeler: "Siyasetçi hiç bir zaman mahkemeye gitmez. Mesela Özal, bana 11 dava açtı. Bir
yasak kaldırma hadisesi ve çok ağır ithamlardı."
Baykal'la Erdoğan arasında böyle bir durum bulunmadığını öne süren Cindoruk, bu kez de muhalefete
seçim taktikleri verdi.
Peki Cindoruk'a göre muhalefet ne yapmalı. İşte cevabı: Burada böyle bir durum yok.
Muhalefet bunu yapmak yerine seçim havasına girmeli.
AKP'nin sıkıntıları var, rejim kavgası ortaya çıkmış, bunu
halkın önüne getirmeli. AYM'nin kararı var. Bu kuşkuyu gündeme getirmeli muhalefet.
Sinirlilik var burada. Devlet adamı, konuşma tarzıyla ağır şeyler söyleyebilir. Ama bunu söylerken bağırıp çağırmaz. Biri bağırıp çağırıyorsa bir yeri acıyordur. Böyle halkı üzücü bir üslupla konuşmazlar.
Erdoğan'ın bir cümlesi var, 'hiddet hitabet sanatının bir parçasıdır' diyor hayır. Argo atışmasından halk rahatsız. Halka daima iki tarafın arasında bir kayıkçı kavgası var izlenimi verilmemesi gerekiyor.
Muhalefetin gündeme getirmesi gereken konular var mesela,
kapatma davası ile ilgili
Anayasa Mahkemesi Kararı var, İnsan Hakları var. ABD'nin son hazırladığı
rapor var, muhalefet bunu gündeme getirsin.
Siz yerel seçimin sorularını sorarsanız, o bir
referandum niteliği kazanmaz.
AK Parti neden gitmeli, rahatsızlık veren yanları ne, bunları gündeme getirmeli Baykal.
Siyasette etki yapacaksanız güne uyan kullanılmamış bir sözcük bulacaksınız."
HABERVAKTİM