Ergenekon savcılarına kritik ihbar

Türkiye'de kaos ortamı yaratarak iktidarı devirmeyi amaçladıkları iddiasıyla bugün kimi emekli generaller, muvazzaf subaylar, akademisyenler ve gazeteciler yargılanıyor.

Ergenekon savcılarına kritik ihbar

Soruşturması süren bir diğer plan ise Taraf'ın ortaya attığı “Kafes Operasyonu”. Bu operasyon bağlamında yürütülen soruşturma çerçevesinde iki albay ve bir yarbay tutuklandı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda hazırlandığı savlanan Kafes planı, gayrımüslimlere suikastlar yapılması, öğrencilerin ziyareti sırasında müzenin bombalanması gibi tüyler ürpertici iddiaları içeriyor. Nihai amaç, gayrımüslimleri araç olarak kullanıp AK Parti'yi kafese kıstırıp, devirmek. Tüm bunlar ciddi şekilde soruşturulması gereken, insanın kanını dondurucu nitelikteki iddialar. Ciddi soruşturma derken sivil savcıların askerî belgelere ulaşması gerekliliğini kastediyorum. Aksi takdirde sivil savcıların yürütmekte olduğu kaos planlarına ilişkin soruşturmalar eksik kalır ve dolayısıyla ne kamuoyu vicdanını rahatlatır ne de gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlar. Ergenekon soruşturmaları ve davaları kapsamında, darbe planları mercek altına alındı. Ama nedense soruşturulmayan bir alan var o da silah alımlarında yaşandığı savlanan usulsüzlükler, yanlışlar ve yol açtığı milyarlarca dolarlık kayıplar. Çeşitli dönemlerde gerçekleşen silah alımlarında yapıldığı savlanan usulsüzlükler, bu usulsüzlüklerle bağlantıları olduğu savlanan bildik ve şimdi emekli olan komutanlarla ilgili ilk suç duyuruları 2006 yılında yapıldı. Suç duyuruları, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ve Genelkurmay Başkanlığı'na* yapılırken konuyla ilgili dosyaların birer örnekleri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, şimdiki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, muhalefet partileri ve AB'ye, bilgilendirme amacıyla gönderildi. Bu suç duyurularının yapılmasının üzerinden yaklaşık 3,5 yıl geçti ama ne “masumiyet karinesinin” kutsallığından, işin içine kendileri girdiği için daha yeni haberdar olanlar ne de savcılık kılını kıpırdattı. Oysa, silah alımlarının ülkeye getirdiği borç yükünü, ekli gizli belgeleriyle birlikte kanıtlayan suç duyuruları hiç de yabana atılır cinsten değil. Suç duyurularını yapan kişi, Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nda kuruluşundan itibaren 24 yıldır çalışan Elektronik Mühendisi Ahmet Necip Boynueğri. Boynueğri'nin suç duyurusunda yer alan iddialar çok ciddi. Darbe planları artık mercek altına alındı ama silahların, şeffaflık ve denetimden uzak bir biçimde kimi zaman keyfî tedariki tabu olmaya devam ediyor. Oysa, bugüne kadar değişik şekillerde gerçekleştirilen beş askerî darbe ve muhtıralar, alınış biçimi tabu olan bu silahların gücüne dayandırılarak yapıldı. Keza Ergenekon duruşmalarına vesile olan iddianamelerde, askeri silahlı isyana teşvik yoluyla hükümeti devirme suçlaması da yer alıyor. Demokrasilerde, silahlı kuvvetlerin sivil demokratik denetiminin sağlanmasının hayatiyeti, ülkeyi koruması için kendilerine silahın teslim edilmesinden kaynaklanır. Ergenekon savcılarının, aradan dört yıl geçtikten sonra Boynueğri'nin suç duyurularını dikkate aldığı duyumlarını aldım. Umarım, silah alımları artık masaya yatırılır. Alman kuvvetlerinin Afganistan'da bir hava akını sırasında binlerce sivilin de ölümüne yol açtığı haberi, geçen hafta Alman Genelkurmay Başkanı, General Wolfgang Schneiderhan, Müsteşarı Peter Wichert ve o dönem Savunma Bakanı olan şimdinin Çalışma Bakanı Franz Josef Jung'un istifasıyla sonuçlandı. Olayı ilk ortaya çıkartan Bild gazetesi, sivil ölümlerin Alman kamuoyu ve savcılarından saklandığını yazdı. Bizdekinin tersine Bild'e soruşturma açılmadı ve asıl sorumlular istifa etmek zorunda kaldı. Bu olaydan bizdeki asker ve siyasi kişilerin çıkartacağı çok ders var ama bu yazıda odaklandığım konu bizdeki silah alımları sorunu. Yalnız Almanya Başbakanı Angelina Merkel'in, ülkesindeki olayla ilgili, “Güven yaratmak istiyorsak, tam bir şeffaflığa sahip olmamız da gerekir,” yolundaki sözlerini hep hatırımızda tutmamız gerekiyor. * Genelkurmay Başkanlığı'na 11 üst rütbeli subay hakkında 21.07.2006 tarihli, Adli Müşavir, 123298877 sayıyla yapılan suç duyurusu. Genelkurmay Başkanlığı'na yapılan suç duyurusu dosyalarından biri hariç 10 üst rütbeli subay hakkında yapılan suç duyurusu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na 3.11.2006 tarihinde sunuldu. Soruşturma defteri kaydına alınması gereken söz konusu dosyalar, suç duyurusunda bulanan Boynueğri'nin bizzat görüştürüldüğü Ankara Cumhuriyet Başsavcı Yardımcısı tarafından Muhabere defteri kaydına 5/16725 sayı ile aldırıldı. LALE KEMAL-TARAF
<< Önceki Haber Ergenekon savcılarına kritik ihbar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER