Ergenekon soruşturması kapsamında hazırlanan ikinci iddianamenin ek klasörleri,
örgütün ülkeyi kaosa sürüklemek için başvurduğu yöntemleri çarpıcı biçimde ortaya koyuyor. Ergenekon, irtica yanlılarının arttığı izlenimi vermek, belli kesimlerde korku ve paniğe sebep olmak için 'Hizbuttahrir' örgütünü kullanmış.
Sanık Neriman Aydın'ın evinde bulunan kitap ve dokümanlar, Ergenekon'un bu örgütü uzun süredir izlediğini ve yönlendirdiğini gösteriyor. Aydın'ın ajandasında Hizbuttahrir üyelerinin kişisel bil-gilerinin yanı sıra nerede nasıl buluştuklarına dair istihbarî veriler de yer alıyor.
Hizbuttahrirciler Müslümanları bir halife etrafında tutmayı amaçlıyor. Örgüt,
Ürdün,
Suriye,
Sudan,
Kuveyt,
Malezya, Özbekistan'ın yanı sıra
İngiltere,
Almanya ve
Danimarka gibi
Avrupa ülkelerinde de faaliyet gösteriyor. 28 Şubat'ta devlet kurumları ve askeri birimlere gönderdikleri bildirilerle gündeme gelen Hizbuttahrir, ilginç
protestolara da
imza attı. 2005 Eylül'ünde
İstanbul Fatih ve
Ankara Hacıbayram camilerinde cuma namazı sonrası gerçekleştirdiği protesto ile 'irtica' haberlerine konu olmuştu.
Cami önlerinde cübbeyle gerçekleştirdikleri kanunsuz gösterilerle kamuoyu gündemine gelmeye çalışan örgüt, cami cemaatini de kışkırtarak güvenlik güçlerini
tahrik etmişti. Örgütün içine sızdırdığı kişiyle Hizbut
Tahrir'i yakından izleyen Neriman Aydın'ın evinden örgütün yayınladığı kitap ve belgelerin yanı sıra CD ve dokümanlar da çıktı. Bu bilgi ve belgeleri Ergenekon'a taşıyan isim ise soruşturma kapsamında tutuklanan teğmenlerden
Mehmet Ali Çelebi. İstanbul
Cumhuriyet Savcılığı yaptığı soruşturmada örgüt üyesi Kurtça
Bektaş, Mahmut
Oğuz, Süleyman Solmaz, Rıfat
Yıldırım, Rıza Demir gibi isimlerle ilişki kurduğu görülen Mehmet Ali Çelebi'nin bu kişilerle buluştuğunda birtakım yönlendirmelerde bulunduğu görülüyor.
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Hizbuttahrircilerle yakın irtibat halinde bulunan Çelebi, örgütün düzenlediği haftalık ve aylık toplantılara katılarak bilgi akışını sağlamış. Aydın'ın evinde ele geçirilen ve üst kısmında
Hizbut Tahrir olarak etiketlenen defterde şunlar yazıyor: "Süleyman,
Ulus kiler çarşı girişindeki
Turkcell telefoncu Rıza arkadaşı.
Keçiören sanatoryum konuşma yerleri. Her hafta toplantı yapılıyor, ayda bir büyük toplantı. Aşama aşama
hazırlık. CD'ler kalabalık ortamda izleyin."