Ergenekon terör örgütü iddiasıyla başlatılan soruşturmada ‘
tanık' olarak verdiği ifadede Ergenekon ile Türk Metal Sendikası eski Genel Başkanı
Mustafa Özbek arasında bağlantı kurulmasını sağlayan Türk Metal'in eski Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Taşdemir, şok iddialarda bulundu. Ailesinin “1 yıldır kayıp” dediği Taşdemir “Tanık oldum diye beni dağa kaldırıp kolumu bacağımı kırdılar” dedi.
ÖZBEK'İN ADAMLARI TARAFINDAN DÖVÜLDÜM
Türk-Metal'de Genel Başkan yardımcılığı yaptığı 15 yılda yaşadıklarını “Türk Metal ve Mustafa Özbek Gerçeği” ismli günlüğünde anlatan ve işçinin parasının nerelerde kullanıldığını gözler önüne seren Mahmut Taşdemir, star'a konuştu. Eşi Mahil ve oğlu Özgür Taşdemir, “Özbek hakkında Ergenekon savcılarına ifade verdikten sonra 1 yıldır kayıp ve ölmüş olabilir” şeklinde açıklamalar yapmıştı. Yazdığı günlük nedeniyle Mustafa Özbek'in adamları tarafından dövüldüğünü iddia eden Mahmut
Özdemir, bir yakınının yanında kaldığını söyledi. Ortadan kaybolmasıyla ilgili süreci anlatan Özdemir şunları söyledi:
KAVLAK BIRAKTI DAĞA KALDIRILDIM
“İstanbul'da Tuzla'daki Mercan Restaurant'ta Pevrul Kavlak (Türk Metal Sendikası yeni Genel Başkanı,
Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alındı) ile yemek yedik. Ben Çınarcık'a gidecektim. Kavlak beni
deniz otobüsüne kadar bıraktı. Sonra üç kişi beni aldı, dağa kaldırdılar, dövdüler. Günlük yazdığım için Özbek'in adamları tarafından dövüldüm, kolum ve bacağım kırıldı. Bacağıma platin takıldı.”
Ailemle sorunlarım var
Eşi ve oğlunun ‘kayıp' iddiaları da hatırlatılan Mahmut Özdemir “Çocuklarımla aramda sorun var. O nedenle eve gitmiyorum. Biraz da yaşadığım olaylardan ötürü evden uzaklaştım. Önce Burhaniye'ye gittim. Bir süre orada kaldım. Mustafa Özbek'in hapse girmesinden önce birkaç tehdit
telefonu almıştım ama Özbek hapse girdikten sonra tehditle ilgili bir durumla karşılaşmadım...” diye konuştu.
Ben
tedavi ettirdim
Türk Metal Sendikası Başkanı Pevrul Kavlak, Taşdemir'in dayak yeme olayını şöyle anlattı: “Olay günü Tuzla'da bir restoranda yemek yedik. Daha sonra döneceği yere gitmesi için
vapur iskelesine kadar arabayla götürdüm. Bana bir buçuk iki saat sonra telefon edip Darıca'da bir bölgede olduğunu ve dayak yediğini ve kendisini oradan aldırmamı söyledi. Darıca'yı bilmediğimi, söyledim. Kendisinin söylediği bir kişiyi aradım ve o kişi Mahmut Bey'i buldu. Onu Bayramoğlu'nda bir hastaneye götürdüm. Tedavisini yaptırdık. Bana ‘Benim bu hastaneden
ölüm çıkar' dedi.
Anadolu Hastanesi'ne götürdüm. Sabaha kadar başında bekledim ve çocuklarını aradım.
Dayak olayı olduğunda aramız çok iyiydi. Bizden
danışman ücreti olarak 2 bin liraya yakın para alıyordu.”
ERDİNÇ AKKOYUNLU-STAR