Amerika'daki Dış İlişkiler Komitesi'nce kabul edilen
Ermeni tasarısının hiçbir fayda sağlamadığına işaret eden Sarafyan, bu tasarının konuyu
tartışma yolunu kapadığını söyledi. Ermeni diyasporasının da olayı tartışma yolunu kapadığına işaret eden Sarafyan, "Ermeni olayın ve
insan hakları konularında var olan sorunların çözüleceğine ben samimi bir şekilde inanıyorum. Bu gelişmeleri engelleyen aşırıcılar var
Türkiye'de. Ben Türkiye'deki aşırıcıları eleştirmenin yanında Ermenistan'daki aşırıcıları da eleştiriyorum. Amerika'daki Ermeni tasarısı da bizim için problemdir. Çünkü üzerinde konuşulmadan kabul edilen böyle bir tasarı tartışma yolunu kapatmayı
tercih etmiş oluyor. Türkiye'de bu olay üzerine bir konferans verildiği zaman eğer gitmezseniz ya da bir
jest olarak açılan
Akdamar Kilisesi açılışına eğer gitmezseniz bu ayrıca Ermeni diyasporasında da bir problem olduğunu gösterir. Ben bir Ermeni tarihçi olarak bunları söylemek zorundayım. Bu bir tarafın değil bizim ortak problemimizdir. Bunu açıkca tartışmamız gerekiyor. Bunun için de tarafsız ve açık bir ortam gerekiyor." şeklinde konuştu.
"TÜRK ASKERLERİN ÖLDÜRÜLMESİ ACI"
Ermeni tarihçi Sarafyan, Türk askerlerin
PKK terör örgütünce şehit edilmesinin "çok acı" olduğunu söyledi. Sarafyan, "Kan akması çok acı bir olay." ifadesini kullandı.
"ORTAK KOMİSYON TEKLİFİNDE GÜVEN EKSİKLİĞİ VAR"
Ermeni olayının bağımsız bir şekilde tartışılması için devlet tarafından herhangi bir
öneriye ya da
komisyona ihtiyacı olmadığını belirten Sarafyan, bu konuya Türk tarihçilerin bireysel olarak da yaklaşabileceklerini dile getirdi. Ermeni olayının devletin bir politikası haline gelmemesi gerektiğni söyleyen Sarafyan şöyle konuştu: "Diyalog çok güzel bir öneri.
Tarihçiler arasında neden
diyalog olmadığı ile ilgili herhangi bir sorun yoktur. Bunun tarafsızca tartışılması için devlet tarafından herhangi bir öneriye ihtiyaç yoktur. Türk tarihçiler bunu bireysel olarak araştırabilirler ve bizle birlikte bunun üzerinde çalışabiliriz. Ben bir yıl önce Türk tarihçilere seslendim Yusuf Hallaçoğlu buna
cevap verdi ancak bu firsatı bitirdi. Ancak Yusuf Hallaçoğlu sadece bir kişi. Benim diğer Türk tarihçilerle bir sorunum yoktur. Bazen devlet tarafından resmi bir teklifin olması bunun özgür bir şekilde tartışılmasını bitirir. (
İran Cumhurbaşkanı
Mahmud)
Ahmedinecad,
Yahudi Soykırımını inkar ettiği zaman bunun tartışılmasını istemişti. Bunu inkar ederken üzerinde daha fazla çalışılması gerektiğini söylüyordu. İşte burada üzerinde çalışma demek bu konuyu üslubunca tartışılmasını yok etmek demektir. Ermeni olayı gibi olayla devlet oyunu haline gelmemelidir. Burada bir güven eksikliği olduğunu düşünüyorum. Birşeyi kabul edersiniz ve üzerinde tartışırsınız. Ama Erdoğan tarafından önerilen ortak komisyonun üyeleri olan Türk tarihçiler Ermeni olayı ile ilgili var olan delilleri bile kabul etmiyorlar. Bunun tartışılması için en azından bu delillerin kabul görmesi gerekiyor. İşte bu güven eksikliği oluşturuyor. Ama ben bütün Türk tarihçilerini aynı kefeye koymuyorum. Çok sevdiğimiz ve iyi Türk tarihçiler de var. Bazı Türk tarihçiler her ne kadar Ermeni olayını inkar etselerde en azından ortada bir olay olduğunu kabul ediyorlar. Eğer Türkiye izin veriyorsa ben kendim gideceğim ve bu insanları muhatabları bulup konuşup tartışacağım. Bu sadece Türkiye'yi
test etmek değildir aynı zamanda Ermenistan'ı da test etmek demektir."
SABRİ ATMAN: "ERMENİ OLAYINI TÜRKİYE'DE TARTIŞMAK İSTİYORUZ"
Bir diğer tarihçi Sabri Atman ise 1915 yılında olan biteni demokratik bir ortamda tartışmak istediklerini dile getirdi. Bunun sadece siyasiler ya da tarihçiler arasında değil aynı zamanda vatandaşlar tarafından da tartışılması gerektiğini belirten Atman, "1915'te ne oldu ne bitti bunun demokratik bir şekilde tartışılması çok önemli. Bu politik bir sorun mudur politik bir sorun mudur? Bu sadece siyasi bir olay değildir, bu aynı zamanda tarihçiler ve sıradan vatandaşlar tarafından da tartışılmalıdır. Bu 20. yüzyılın en büyük soykırımıdır. Bunu insanlar özgürce tartışabilmelidir.
Hrant Dink olayının belli bir tepkiye yol açtığını biliyorum. Ancak bunun sorumlusu biz değiliz. Benim değerli tarihçi Ara Sarafyan ile birlikte verdiğim bir sözüm vardı. Bu konuyu gidip Türkiye'de Diyarbakır'da ve diğer illerde tartışmak istiyoruz. Ancak bunun çok kolay olmadığını da biliyoruz. Geçtiğimiz yıl Hrant Dink öldürüldü bunu unutmayacağız. İnsanların bu olaydan sonra Hrant Dink ile
dayanışma sergilemiş olmaları elbette iyi bir şey."dedi.
CİHAN