İşte
Bursa-
Erzincan hattında yaşanan ortak hukuksuzluklar: Usülsüz dinlenen
telefonlar, tek
delil haline getirildi. Jandarma
yetkisini aşıp
kent merkezine indi. Dava açılması bilinçli olarak uzatıldı.
Masum insanlara, 'yüz kızartıcı' suçlar atfedildi.
Albay Dursun Çiçek imzalı 'Darbe Andıcı'nın Erzincan'dan sonra Bursa'da da uygulamaya konulduğu ortaya çıktı. Bursa Karacabey'deki
ihale yolsuzluğu iddiasıyla ilgili
jandarmanın yaptığı
operasyonun "
AK Parti ve Gülen'i Bitirme Planı" olarak bilinen 'Darbe Andıcı'ndaki hedefler doğrultusunda, kamuoyu oluşturmak için yapıldığı anlaşıldı. Operasyonun başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesine
yardım edecek bazı yargı mensupları ve bürokratlara
terfi vaadedildiği de ileri sürüldü.
250 KİŞİYİ USULSÜZ DİNLEDİLER
İddialara göre, Bursa İl Özel İdaresi'nde Jandarma'ya çalıştığı ileri sürülen görevliler, bir ihaleyle operasyon için zemin hazırladı. Operasyonun hedefindeki işadamları ile ihaleyle ilgilen aracıları tek tek arayan görevliler, jandarmanın telefonla
teknik takip yapmasına imkan tanıdı. Telefonları dinlemeye alan jandarma Erzincan'da olduğu gibi yetki alanının dışında olmasına rağmen şehir merkezlerinde operasyon yaptı. 25 kişinin gözaltına alındığı operasyonda 7 kişi tutuklandı. Bursa'daki
soruşturmanın 'Darbe Andıcı'nın uygulandığı Erzincan'daki operasyonla benzerlikleri ise dikkat çekti:
JANDARMA YETKİSİNİ AŞTI
Erzincan'daki operasyonda olduğu gibi Bursa'da da soruşturma Jandarma ekipleri aracılığı ile yürütüldü. Jandarma, polisin yetkilerini çiğneyerek şehir merkezlerinde
arama yaptı ve şüphelileri gözaltına aldı. Erzincan'da olduğu gibi Bursa'da da birbirlerini tanımayan insanlar arasında telefon kayıtlarından hareketle hayali
örgüt oluşturma çabası dikkat dikkat çekti. Erzincan'da operasyon sadece telefon dinlemeleri üzerinden yapıldı. Bursa'da da soruşturmada delil olarak sadece telefon dinlemeleri gösterildi.
AMAÇ SİYASİ SONUÇ ALMAK
İki operasyonda da telefon dinlemeleri dışında somut delillerin olmaması, soruşturmanın kamuoyu oluşturmak ve siyasi sonuç elde etmek amacıyla yapıldığı kuşkularını güçlendirdi. Kısa sürede sonuç alınabilecek
ihaleye fesat karıştırma gibi bir soruşturmanın 6-7 ay uzatılarak
dava açılmaması da amacın kamuoyu oluşturmak ve 'Andıç'taki hedefleri gerçekleştirmek olduğu yönünde kuşkulara neden oldu. Erzincan ve Bursa'daki operasyonlarda şüpheliler soruşturmanın asıl konusu dışında,
çocuk istismarı ihaleye fesat karıştırma gibi kamuoyunda aklanması güç suçlarla itham edildi. Bu durum her iki soruşturmanın da ses getirecek operasyon yapma amacıyla örtüştüğü şeklinde yorumlandı.
Erzincan'daki komployu gizli tanıklar deşifre etti
Erzincan ve ilçelerinde
Cumhuriyet Savcısı
İlhan Cihaner'in izni ile Jandarma ekipleri, yetki alanının dışında olmasına rağmen şehir merkezinde 17
vakıf,
dernek ve işyerine
baskın yaparak 26 kişiyi gözaltına aldı. Kısa süre sonra operasyonun sadece Erzincan'la sınırlı olmadığı İstanbul'da bir medya patronu ile siyasetçilerin de aralarında bulunduğu 250 kişinin usulsüz şekilde dinlendiği anlaşıldı.
Erzincan Çatalarmut Barajı'nda bulunan mühimmatla ilgili soruşturmayı da yürüten
Erzurum Başsavcılığı, Erzincan
Cumhuriyet Savcısı İlhan Cihaner ve jandarmanın operasyonu 'Darbe Andıcı' çerçevesinde gerçekleştirdiğini belgeledi. İfadeleri soruşturma dosyasına giren gizli tanıklar 'X' ve 'Erzincan'jandarma subaylarının kendilerine gizli tanıklık yapmaları için baskı yapıldığını ve para
teklif edildiğini anlattı. Gizli tanıklar, ifadelerinde cemaatler aleyhine ve bombaların polis tarafından konulduğu yönünde ifade vermeye zorlandıklarını söylediler. Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı, gizli tanıkların ifadelerini, 'Islak andıç'ın pratikteki uygulamasına örnek teşkil edebileceğini belirterek,
Ergenekon savcılarına ulaştırdı.
Sarı Levent'in çalışma alanı
'Darbe Andıcı'nın Erzincan'dan sonra Bursa'da uygulamaya konması, Ergenekon tutuklusu eski Jandarma
İstihbarat Daire Başkanı 'Sarı Levent' lakaplı
emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün bu ildeki benzer faaliyetlerini akla getirdi. Ersöz'ün Bursa Jandarma Garnizon Komutanı iken istihbarat elamanı olarak kullandığı
Yüksel Dilsiz, Ergenekon savcılarına verdiği ifadede, cemaatlerin içine sızarak bilgi toplandığını anlatmıştı. Dilsiz, Ersöz'ün verdiği görevle Bursa'daki dinî cemaatleri içine girerek bilgi topladığını, cemaatlerle bağlantılı
işadamı ve siyasetçileri tespit ettiğini söylemişti. Ersöz'ün Jandarma İstihbarat Başkanı olarak Ankara'ya atanmasından sonra da AK Parti milletvekillerini fişlediğini, telefonlarını dinlettiğini anlatan Dilsiz, “Hatta AK Parti milletvekillerinin evlerine istihbarat elemanları tüpçü, tamirci ve temizlikçi olarak sokuldu” demişti.
YENİ ŞAFAK