Kemal Çelik, emniyetteki tayinler sebebiyle daha önce bir polis çocuğunun psikolojik tedavi gördüğünü bildiğini de vurguladı.

Antalya Emniyeti'ne 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarından sonra 400'ü aşkın üst rütbeli polis müdürü ve amirinin yerleri değişti. Dünde Antalya Emniyeti'nde 308 memurun yerinin değiştiği açıklandı.

Emniyet Genel Müdürlüğü yapmış Kemal Çelik, Antalya Emniyeti'ndeki tayin depremini değerlendirdi. Hükümetin ‘Paralel devlet’ olarak nitelendirdiği yapının asıl İmralı, KCK ve PKK olduğunu söyleyen Kemal Çelik, 308 polisin bir anda yerinin değiştirilmesinin yapılan yolsuzlukların üstünü örtmeye yetmeyeceğini, hükümetin bu yapılanlardan da sonuç almasının mümkün olmadığına değindi. Yapılan bu değişiklikleri ‘bu bir sonun geldiğinin işaretidir’ diye değerlendiren Kemal Çelik, Antalya gibi pilot bir ilde bu tür toplu değişikliklerin olmaması gerektiğini, bunun büyük bir zafiyeti de beraberinde getirebileceğini açıkladı.

Emniyette sağlanan başarıların yıllardır oluşan çeşitli deneyimler sonucunda elde edildiğine işaret eden MHP’li Çelik, “Bu deneyimleri, başarıları bir kenara koyuyorsunuz. Maazallah çok tehlikeli bir durum. Dünya kenti Antalya açısından çok tehlikeli. Turizmin en önemli kenti Antalya açısından yapılanlar, son derece risklidir ve yanlıştır.” dedi.

Emniyette yapılan toplu değişikliklerin hem emniyet ailesinde hem de bireylerin kendi aile yapısında psikolojik çöküntülere de sebep olabileceğini belirten Çelik, emniyette daha önce görevden alınan ve şahit olduğu bir memurun hikayesini şöyle anlattı: “Eğer baban iyi olsaydı, tayin edilmezdi denildiği için bir polis çocuğu psikolojik tedavi gördü. Öğrenci arkadaşları diyor ki baban iyi birisi olsaydı tayinini çıkarmazlardı. Benim babam niye kötü diye de çocuk psikolojik bunalım içerisine giriyor. Kış aylarında tayin ne demek. Bir kısmı yer değiştirme, ancak tayin de söz konusu.”