Eski Emniyet Müdürü'nden çarpıcı sözler

Eski Bingöl Emniyet Müdürü Ercan Taştekin, demokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkesinde devlete hizmet eden bir polis sistemi değil, parti polisinin hedeflendiğini söyledi.

Eski Emniyet Müdürü'nden çarpıcı sözler

Asıl darbenin 18 Aralık olduğunu ve devletin polisinin lağvedilmesi olduğunu belirten  Eski Bingöl Emniyet Müdürü ve Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi (GÜSAM) Başkanı Ercan Taştekin, "Polis istihbaratını yerle bir ederseniz; burnunuzun ucunda iki gün sonra başlayacak olayları göremezsiniz." dedi.

Ercan Taştekin, polise yönelik operasyonların 17-25 Aralık yolsuzluk soruşturmaları ve 7 Şubat'ta yaşanan devletin içerisindeki bir takım görevlilerin suç örgütü içerisinde hareket etme soruşturmasıyla çok ilgisi olduğunu düşünmediğini ifade etti. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkesinde devlete hizmet eden bir polis sistemi değil, parti polisinin hedeflendiğini dile getiren Taştekin, bunun için de devletin polisinin bir şekilde bertaraf edilmesi gerektiğini kaydetti. 

2013 senesinde 258 tane yolsuzluk operasyonu olduğuna dikkat çeken Taştekin, 2014 senesinde ise sadece itfaiye ve Türk Hava Kurumu'yla ilgili yolsuzluk operasyonu yapıldığını ve bu her iki dosyanın da 2013 ve öncesine dayanan soruşturma dosyaları olduğunu ifade etti. "Hiçbir İl Emniyet Müdürüne hiçbir kimse yolsuzluk soruşturması yapmayın dememiştir." diyen Taştekin, şöyle devam etti: "Ama siz yolsuzluk soruşturması yapanları öyle bir hale getirirsiniz ki onun neticesinde insanlar yolsuzluk soruşturması yapamaz hale gelir."

"ASIL DARBE 18 ARALIK POLİSİN LAĞVEDİLMESİ"

17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarının diğer operasyonlardan hiçbir farkının bulunmadığına dikkat çeken Taştekin, ama bunun bir fırsat, kılıf, propaganda malzemesi olarak kullanıldığını vurguladı. Polisin yolsuzluk soruşturmasıyla iktidara darbe yaptığı tezinin gülünç olduğunu dile getiren Taştekin, Amerikalı bir yetkilinin yaptığı açıklamayı hatırlattı. 

Asıl darbenin 18 Aralık olduğunu ve devletin polisinin lağvedilmesi olduğunu belirten Taştekin, bu operasyonları yapanların her gün medyaya çıkıp her türlü soruyu cevapladığını ifade etti. Ama kendilerine komplo kurulduğunu iddia edenlerin ekrana çıkıp sorulara cevap vermediğine dikkat çekti. Taştekin, "Hiçbir kimse bu devlete hesap vermekten kaçamaz. Komplo kuran varsa o da kaçamaz, kumpas yapan varsa o da kaçamaz, yolsuzluk yapan varsa o da kaçamaz." ifadelerini kullandı. 

"Emniyetteki kıyımın şu an ülkede bir güvenlik zaafiyeti ile istihbarat eksikliği oluşturduğunu düşünüyor musunuz? Son dönemde artan terör olayları ve sokak hadiselerinde bunun da bir etkisi var mı?" sorusuna Taştekin, ipin ucunun ciddi şekilde kaçtığı karşılığını verdi. 

"PEŞMERGE'NİN 29 EKİM'DE GEÇMESİ CİDDİ ŞEKİLDE DEVLET AKLININ TUTULMASIDIR"

29 Ekim günü Türkiye'den peşmerge geçişinin ciddi şekilde devlet aklının tutulması olduğunu ifade eden Taştekin, bunun gece ve farklı şekilde yapılabileceğine dikkat çekti. Susturulan bir güvenlik konsepti bulunduğunu dile getiren Taştekin, 3 gün içinde 40 kişinin hayatını kaybettiği olayların Türkiye güvenlik tarihinde en kısa sürede en çok sayıda insanın vefat ettiği hadise olduğunun altını çizdi. 

"Polis istihbaratını yerle bir ederseniz; burnuzun ucunda iki gün sonra başlayacak olayları göremezsiniz." diyen Taştekin, "Polis istihbaratını yerle bir ettiniz. Jandarma istihbarat, Milli İstihbarat; bu istihbaratlar hiç mi alınmadı, bu olaylarla ilgili hiç mi önlem alınmadı, hiç mi tedbir alınmadı? İnsanların nasıl katletildiği videolara yansıdı. İki farklı grup birbirine girdi. Çok sayıda insan katledildi." şeklinde konuştu. 

"TERÖRÜN ÇÖZÜMÜ DEMOKRATİK SİVİL SİYASET"

KCK operasyonlarıyla ilgili "Terörize eden, terörü yöneten kişileri salıverirseniz; bunların terörü milimize edilmişken maksimuna çıkaracağını da düşünmek zorundasınız." ifadelerini kullanan Taştekin, en kötü şeyin insan aklının tutulması olduğunu ama şu anda ciddi şekilde devlet aklının tutulmasını yaşadıklarını kaydetti. 

Çözüm süreciyle ilgili bir soruya ise Taştekin, "Terörün çözümü, silahla olmaz ama silahsız da olmaz. Terörün çözümü, demokratik sivil siyaset çözer. Teröre iten, insanları terörist olmaya iten nedenlerin ortadan kaldırılması çözer." dedi. Çözüm sürecinde çok ciddi belirsizlikler olduğunu dile getiren Taştekin, üst aklın çok fazla ipin ucunu kaçırdığını söyledi. Yönetim ve uzman statüsündeki insanlara çok büyük görevler düştüğünü belirten Taştekin, "Açık bir şekilde yapılan hatalardan geri dönülmesi için ciddi bir şekilde insiyatif almalı. 90 bin insanımız Sarıkamış'ta şehit oldu, İttihat Terakki Envar Paşa'nın hırslarıyla ama asıl Enver Paşa'nın kurmayı, 'Bu mevsimde o askeri oraya götürmeyelim' demeyenlerdir. Bu çözüm süreciyle ilgili de yaşanacak bütün olumsuzlukların vebali, doğruları ve gerçekleri bildikleri halde üst düzey yöneticilere iletmeyenlerdir." dedi.

Cihan
<< Önceki Haber Eski Emniyet Müdürü'nden çarpıcı sözler Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER