Altın dolu uçakla ilgili haberlerin ardından harekete geçen Gümrük Bakanlığı ve savcılığın yaptığı soruşturma sürüyor. Bugüne kadar yapılan incelemeler uçakla ilgili peş peşe dikkat çekici olayların yaşandığını ortaya koydu.

Türkiye merkezli ULS Havayolları'na ait kargo uçağı Gana'dan Dubai'ye giderken 1 Ocak 2013 günü sabaha karşı İstanbul Atatürk Havalimanı'na indi. Mürettebat, Gümrük'e yüklerinin 1500 kilo değersiz maden olduğunu bildirdi.  Durumdan şüphelenen Gümrük Muhafaza ekipleri işlemlere başlanana kadar uçağın mühürlenmesine karar verdi. Kayıtlarda adı geçen Master Sara adlı şirket araştırıldı. Firmanın uçağın inişinden 2 gün sonra 3 Ocak 2013 tarihinde İstanbul Ticaret Odası üyeliğinin iptal olduğu anlaşıldı.

Bu gelişme üzerine mühür kırılarak uçağa yeniden girildi. Yapılan kontrollerde, değersiz maden olduğu bildirilen altının 1500 kilo yerine 1208 kilo olduğu belirlendi. Uzmanlar, bildirilenle tespit edilen miktar arasındaki 292 kilogram altının yurt dışından mı eksik geldiğini yoksa havalimanında mı eksikliğini araştırmaya başladı.

Firma yetkilileri, uçağın inişinden iki hafta sonra gümrük idaresine belge sunup 114 TL idari para cezası ödedi ve 1208 kilo altın aynı uçakla Dubai'ye yine "değersiz maden" olarak gönderildi. Bedeli 65 milyon dolar olduğu öne sürülen altınlar için şirketin geç beyanda bulunduğu gerekçesiyle 152 lira ceza ödediği, 17 günlük park ücreti olarak da DHMİ'ye 3 bin 400 lira ödeme yaptığı bildirildi.

Gümrükler Genel Müdürlüğü'nün hazırladığı soruşturma raporu üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı da, "Duru Döviz ve Kıymetli Madenler Tic. A.Ş" ve Yönetim Kurulu Başkanı Emin Hayyam, "Kont Group ve Kozmetik" şirketi ve ortakları Babak Zanjanı ve Soraya Asadı ile "Master Sara Turizm" şirketi ve yönetim kurulu üyeleri Vahid Moradi Moghaddam ve Sima Khorramdel hakkında "sahtecilik suçundan adli soruşturma açtı. 

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'nın görevlendirdiği özel müfettişler soruşturma başlatıldı. ULS Havayolları'nın yaptığı yazışmalara göre altının göndericisinin Omnaye Gold Mining, alıcının ise İran'da bulunan Sorinet Holding adlı şirket ile Sabiha Gökçen Havalimanı'nda bulunan Duru Döviz adlı şirket olduğu belirlendi.  Alıcı olarak her iki firmanın da aynı irtibat telefonunu kullandığı tespit edildi. Altının 500 kilogramının Sabiha Gökçen Havalimanı'nda indirileceği, geri kalanının ise Tahran'a götürüleceği yönünde beyanlarda bulunulduğu anlaşıldı.

Müfettiş raporlarında, çarpıcı tespitler de yer aldı:

  BEYAN YOK: Uçak inmeden 4 saat önce yükü hakkında beyanda bulunmalıydı, yapmadı.

  YANILTILDI: Yük değersiz maden bildirerek gümrük görevlilerini yanılttı.

  DEĞERSİZ: 1500 kilo değersiz maden yerine 1208 kilo altın tespit edildi.

  GÖNDERİLDİ: 1208 kilogram altın, yine "değersiz maden" olarak yurt dışına gönderildi.

  EVRAK YOK: Altınlarla ilgili hiçbir evrak sunulamadı

  SAHTE: Altın 17 gün sonra sahte evraklarla Dubai'ye gönderildi. 

Gümrük görevlileri hakkında da soruşturma başlattı. Skandal ilgili soruşturma yürütülürken, Gümrükler Genel Müdürlüğü'nde de ani bir tayin rüzgarı esti. Bakanlık Müşavirliğine Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü Yusuf Güney, Gümrük ve Ticaret Başmüfettişliğine Personel Dairesi Başkanı Bünyamin Özgür, Orta Anadolu Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğüne İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Tevfik Usta atandı.

Türkiye'de soruşturma sürerken, Gana hükümetinin, yurtdışına izinsiz kaçak altın sevkiyatı yaptıkları gerekçesiyle organize suç örgütü ve gümrük görevlilerine yönelik operasyon düzenlediği, toplam 4 kişinin tutuklandığı öğrenildi.