3 ay 13 gün cezaevinde kalan
Kandil, ikinci duruşmada cezaya gerek olmadığı sonucuna varılarak
beraat etti. Ancak
Yargıtay 1.
Ceza Dairesi, Kandil’in “Hırsızı kaçarken arkadan ateş ederek vurduğuna” dikkat çekip, “Ağır
tahrik altında kasten adam öldürmek” suçundan 8 yıldan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istemişti.
Üsküdar 2.
Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülen davada,
Savcı İskender Görgülü, Yargıtay’ın ceza verilmesi yönündeki kararına uyulmamasını istemiş, mütaalasında şunları söylemişti:
HIRSIZDA SİLAH YOKTU
“Sanık, gece köpeklerin havlamaya başlaması üzerine av tüfeğini alarak evin çatısına çıkmış ve burada balkona çıkmaya çalışan hırsızlarla karşılaşmıştır. Hırsızlardan birinin elinde parlayan bir cisim olduğunu görünce bunun tabanca olabileceği endişesiyle kendi korumak amacıyla ateş etmiştir. Ölen şahsın üzerinde ve yakınında
silah bulunamamakla birlikte yanındaki arkadaşı tarafından alınmış olması makul bir ihtimaldir. Sanık hakkında yeni TCK’nın 27- 2 maddesi uyarınca beraat kararı verilmesi gerekir. Kanun koyucu, meşru müdafaa sınırlarını oldukta geniş tutmuştur.”
Mahkeme Heyeti de Görgülü’nün mütalaasına uyarak bir önceki beraat kararında direnerek, Yargıtay’ın itirazını kabul etmedi. Dosyayı tekrar inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 5237 sayılı
kanunun 27/2 maddesindeki, “Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez” maddesi uyarınca ceza tedbirine yer olmadığına kanaat getirdi, beraat kararını onadı.
KARAR EMSAL OLACAK
Benzer davalara örnek teşkil edecek olan bu karar, eve giren veya girmek üzereyken görülen hırsızları öldürmeye ceza verilmeyeceği anlamına geliyor. Ev veya
iş yeri sahipleri bu kararla rahat bir nefes alırken, hırsızların ise suçu işlemeden önce birkez daha düşünmesi gerekecek.
AKŞAM