Kıbrıs'ın 30 mil güneyinde bekleyen "Mavi Marmara" gemisi ile diğer 5 gemi, TSİ 15.45 sıralarında Gazze'ye doğru yola çıktı. Gemilerin, yaklaşık 20 saat sonra İsrail'in tatbikat yaptığı alana yaklaşması planlanıyor. Yola çıkmadan önce Avrupa'dan gelen parlamenterlerle birlikte gemideki basın merkezinde toplantı düzenleyen İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım, İsrail'in daha önceden tatbikat alanı olarak ilan ettiği bölgeyi biraz daha genişlettiğini ve 68 mile çıkardığını ve şu anda burada atış talimi yaptığını söyledi. Yıldırım, "İsrail'in bu organizasyonu tüm dünyaya duyurduğunu, bunun için de kendilerine teşekkür ettiğini" belirtti. Almanya'dan gelen milletvekili Annelte Groth da, karşısında çok sayıda basın mensubunu görmekten çok mutlu olduğunu ifade ederek, "İnanıyorum ki hep birlikte Gazze'ye gireceğiz. Bir milletvekili olarak, insan haklarının çiğnendiği her yerde bulunmam gerektiğini düşünüyorum" dedi. İki yıldır Gazze'de ambargonun devam ettiğini ve insan haklarının çiğnendiğini söyleyen Gut, "Cenevre'de anlaşma imzalayan bütün ülkeler insan haklarına sahip çıkmalıdır. Ben bu kafilenin bütün Almanya halkı tarafından desteklenmesini istiyorum. En yakın zamanda ablukanın ve ambargonun sona ereceğine inanıyorum" diye konuştu. "İSRAİL KÖŞEYE SIKIŞTIRILMALI VE BU ABLUKA KALDIRILMALIDIR" Almanya'dan gelen diğer milletvekili Inge Höger de bir parlamenter olarak dünyadaki bütün savaşların sona ermesi gerektiğini söylemek istediğini söyleyerek, Gazze'deki ambargonun kalkması gerektiğini belirtti. Höger, Gazze'ye başlatılan ambargonun üzerinden çok zaman geçtiğini kaydederek, şöyle devam etti: "Ambargonun kalkması için yapılması gerekenler gerçek manada yerine getirilmemiştir. Almanya hükümetinin ve devletinin İsrail'e silah vermesi ve aynı silahlarla İsrail'in Gazze'yi vuruyor olması kabul edilemez bir durumdur. Bundan dolayı ben buradayım. Siyasi olarak inancım ablukanın kalkmasıdır. İsrail köşeye sıkıştırılmalı ve bu abluka kaldırılmalıdır." Almanya'dan gelen Dr. Norman Paech da 1965 yılında ilk defa bölgeye gittiğini belirterek, "İsrail kurulduğundan bu yana bir kuşatma halinde ve bu haksızlığa hala devam ediyor. Kendi hükümetim ve diğer Batı hükümetleri İsrail'i destekliyor. Benim bu kafileye katılmam, bizden sonra geleceklere örnek olmak içindir. Bağımsız bir Filistin kuruluncaya kadar gayretlerimi devam ettireceğim" diye konuştu. Dr. Mathias Zochkeim de, kimyasal ve nükleer silahlarla mücadele eden bir derneğin üyesi olduğunu söyleyerek, "1980 yılında bu derneğin kuruluşundan bu yana kimyasal ve nükleer silahı bulunan ülkelerin sayısı çok fazla arttı. İşgal altında bulunan insanların kurtuluşu için çalışmamız gerektiğine inanıyorum. İsrail de bu nükleer silahlara sahip ülkelerden biridir. Bunun engellenmesi de insanlık olarak hepimizin borcudur" ifadesini kullandı. AA