Samanyoluhaber.com yazarı Eyüp Ensar Uğur, Gazze'de yaşanılanların neden son bulmadığı sorusuna Suriye'de yaşanılan olayların şahidi Arap bir arkadaşının verdiği cevaptan yola çıkarak "Allah, müminlerin samimi dualarına cevap veriyor, samimiyet de bu konuda zalimin kimliğine bakmadan ve başka hesaplar gütmeden, açık zorbalıkları mazur görmeden, tüm mazlumlar için aynı düşünceler paylaşıldığında anlaşılır." dedi
İŞTE O YAZI
Dün gece sahurda Suriyeli kardeş ailemize misafirdim, Fette denen meşhur Arap yemeği başta olmak üzere leziz bir sofra kurulmuştu. Ama İsrail’in aynı saatlerde Gazze saldırısı sebebiyle izlediklerimiz keyfimizi kaçırdı ve haliyle sahur muabbetimizin ağırlıklı konusu Gazze oldu.
Sohbet sırasında bir ara “... mazlumun duası ile Allah (c.c)arasında perde yoktur”, Hadis’ine rağmen Filistinlilere yapılanlara Allah uzun süre neden müsade ediyor konusu oldu. Bunun üzerine Suriye’li dostum:
"Neden İsrail Devleti bu zulümlere devam ediyor biliyor musun?,
söyleyeyim. Ve söyleyeceklerimi ülkemde yaşanan olayların en yakın şahitlerinden biri olarak diyorum;
Zalim Suriye Rejimi tarafından yüzbinlerce katledilen masum insanımızın yanı sıra Suriye'de de Gazze gibi mahrumiyet içerisinde yaşayan zavallı Filistinlilerin Yermuk mülteci kampı var, devlet üç yıldır burayı uçaklarla,tanklarla bombalıyor, masumları hunharca katlediyor. Çoğu çocuk 100'ün üzerinde insan amborgadan dolayı sadece açlıktan öldü ve ölmeye devam ediyor. Ve Allah zulümlere farklı yanaşılıp farklı tavır gösterildiğini görüyor ve bu gibi samimiyetsizlikten dolayı Ümmeti Muhammed'in beli doğrulmuyor" dedi.
Ben de şahit olduğum Lübnan ve Ürdün gibi diğer Filistin mülteci kamplarının da dünyadan tecrit edilmiş ayrı dünyalar gibi olup oradakilerin de uzun yıllar nasıl insanlık dışı muameleler içerisinde olduklarını anlattım.
Allah, müminlerin samimi dualarına cevap veriyor, samimiyet de bu konuda zalimin kimliğine bakmadan ve başka hesaplar gütmeden, açık zorbalıkları mazur görmeden, tüm mazlumlar için aynı düşünceler paylaşıldığında anlaşılır.
‘Müminler bir vücudun azaları gibidir’, ‘bir masumu öldürmek tüm insanlığı katletmektir’ ilahi tariflerine rağmen mazlumiyeti, tarafgirlik veya aidiyet çerçevesinde fark ediyor olmak Müslümanlar için artık tartışılması gereken bir mevzu.
Zalimler hangi ırktan olursa olsun tek millettir, hangi şartlar altında olursa olsun Hakk’ın ölçülerini aşan zalimdir. Bu Netanyahu da, Esad da, IŞİD'de ve masumlara saldıran diğer tüm zorbalar için geçerlidir.
Gazze’de başta günahsız çocuklar olmak üzere nice masum, üstün teknolojik silahlarla katlediliyor, bu fiilin adı hiç kuşkusuz zulümdür, buradan sadece 300 km uzaklıktaki Şam’daki Filistinlilere ve milyonlarca Suriyeli masuma yapılanlar gibi.
Geçen yıl bu konuda sosyal medya üzerinden meşhur bir Arap gazeteciyle polemik yaşamıştık. Suriye rejiminin uygulamalarını olayların başından beri savunan bu zat, konu Gazze olunca aslan kesiliyor.
Bu zata; “Ne güzel, Filistinlilere Filistin’de yapılan zulüm konusunda insanları bilgilendiriyorsunuz, peki başka yerlerdeki Filistinlilere yapılanlar, mesela Suriye’de uçaklarla evleri bombalanan Filistinliler neden ilgi alanınıza girmiyor” diye sorunca, o ;
“ Teröristler şehirlerde saklanınca devlet ne yapsın“ demişti. Her ne kadar “işte İsrail de saldırılarını bu bahaneyle yapıyor” desem de muhatabım diyalektiklerle konuyu geçiştirdi.
Siyasi ve dünyevi diğer hesapları için kanunsuzluğu meşrulaştıran, bu uğurda zulümleri dahi gerekçelendirip mazur gösteren, keskin bir dille gündeme getirdikleri zulümleri ise mazlumun derdinden öte rakipleri aleyhinde kulis yapmak, yandaşı olduğu despotluğa odaklanılmasına mani olmak gibi başka gayeler güdenleri fark edebilmeli.
" Sakın zulmedenlere meyletmeyin" ilahi uyarısını unutmadan, bu tip zulüm ve mazlum seçicileri iyi tanıyıp, hissiyatın yüksek olduğu şu acı günlerde, Müslümanları manipülasyonlarla birbirine düşürmek isteyen samimiyetsizlere dikkat diyorum.
Gazze ve zulüm altında inleyen diğer beldelerdeki ümmeti Muhammed başta olmak üzere tüm mazlum insanları en yakın zamanda zalimlerin zulmünden kurtarsın Rabbim!..
