Taraf Gazetesi'nin haberine göre, Bayrak şunları söyledi: “Soruşturma geçen yılın Aralık ayında başlıyor. Kısıtlama kararı verildiği için dosyadan avukatı olarak bilgi alamıyorum. Ev arama kararıyla dosyadan haberimiz oldu. Arama kararında öncelikli olarak Balyoz davasıyla ilgili belgeler, devletin güvenliğine ilişkin gizli belgelerin bulunması halinde el konulması isteniyor ancak müvekkilimizin evinde yapılan aramada bunun dışında gerekli, gereksiz bütün evraklara el konuluyor. Hatta ses kayıt cihazları, müzik CD’lerini bile aldılar. Bu CD’lerin örnekleri dahi bize verilemediği için bunları kabul etmediğimizi şerh düştük. Ev arama kararında, tutuklama gerekçesinde dahi Balyoz davasına ilişkin devletin gizli belgelerinin müvekkilimde olduğu iddia ediyordu. Ancak bu dosyaların asılları savcılıkta olmasa zaten bir Balyoz davası başlatılamazdı. Yargılama yapılamazdı. Müvekkilim aynı zamanda örgüt kurmakla suçlanıyor. Karakol ifadesinde 28 adet soru soruldu ancak bu soruların içeriğinde örgüt yoktu. Genel itibariyle “bu evrakları nasıl aldın, kimden aldın, bu evrakları aldın niye haber yaptın” diye sordular. Bu zaten anayasal bir haktır, bu gazetecinin kendi işidir ama ne yazık ki böyle bir durumla karşılaşıyoruz.
“DEVLETE VERDİM”
Savcılıkta ise bir kurgu oluşturuldu. Müvekkilim belgelerin kendisindeki kopyalarını 21 ocak 2010’da savcılığa teslim etti. Savcılık ise 27 ocakta Taraf gazetesine belgelerin asıllarını sordu. Yasemin Çongar’ın imzaladığı 27 Ocak tarihli tutanakta ise belgelerin orjinallerinin kendilerinde olmadığı ifade ediliyor. Belgelerin orjinalleri ise 29 Ocak’ta müvekkilime geliyor ve aynı tarihte savcılığa teslim ediyor. Şimdi bu tutanak görmezden gelinerek sanki belgelerin orjinalleri 21 Ocak’tan itibaren müvekkilimdeymiş gibi bir kurgu oluşturulmaya çalışılıyor. Belgelerin haber yapmak için alınan ve haber yapıldıktan sonra imha edilen kopyaları için ise belge imha suçlaması yöneltiliyor. Kaldı ki aynı suçlamalarda müvekkilim, Ahmet Altan ve Yasemin Çongar daha önce soruşturma geçirdiler ve takipsizlik verildi. Baransu duruşmada “Devletten çalınan belgeleri devlete verdim bu suç mudur” dedi. Ama ne yazık ki suç olarak kabul ediliyor.
BABASI KONUŞTU
Metris Cezaevi’nde oğlunu ziyaret eden Bahattin Baransu, oğlunun moralinin gayet iyi olduğunu söyledi. Oğlunun Balyoz belgelerini savcılığa verdiğini belirten Baransu, “O zaman oğlumu alkışlayanlar bugün tenkit ediyorlar” dedi.
SÜMEYRA TANSEL - TARAF