Emekli Cumhuriyet savcısı Mete Göktürk, 'Yüksek yargı, HSYK'nın kararını doğru buldukları için onaylamıyor. Maalesef ülkemizde bir yargı taassubu var ve bu tavır, seçilmişlere karşı alınmış bir tavırdır. Sırf bu sebepten, birbirlerini destekleyen açıklamalar yapıyorlar.' dedi. CNNTURK'teki programda konuşan Göktürk, 'Türkiye bu güne kadar askeri vesayet çevresinde şekillenmiş bir bürokratik yapı var. Yargıtay Başkanı'nın hiç kendisini ilgilendirmeyen konularda siyasi demeçler vermesi, hükümetin tasarruflarını hiç kendisini ilgilendirmediği halde eleştirmesi ya da Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun sadece ve sadece Yargıtay'daki iş akışını düzenlemekle yetkili iken bu yönde açıklamalar yapması doğru değildir. Bütün Anayasal sisteme aykırı olarak, idarenin bütün eylem ve işlemleri yargı denetimine tabi iken HSYK'nın tüm kararları kesin. Bu da yanlıştır.' dedi. Göktürk, şöyle devam etti: 'HSYK'nın ortaya sürdüğü gerekçe ile açıklamaları birbirini tutmuyor. 'Biz daha önceden bu soruşturmadan şu gerekçelerle rahatsızdık, bu iki savcı arasında bir husumet vardı ve biz o sebeple bu kararı aldık diye bir durum söz konusu değil. Son anda şöyle bir olay oluyor. Başsavcı tutuklanıyor ve diyorlar ki sen yetkini aştın kardeşim deniyor. CMK'nın 250. Maddesi buna engeldir deniyor ama orada Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ca yargılanacaklar sıralanıyor. 251. Maddede geçtiğimizde, 250. Madde kapsamına giren suçlarda HSYK tarafından görevlendirilen Cumhuriyet savcıları tarafından bizzat yapılır, bu suçlar görevler sırasında veya görevden dolayı işlenmiş olsa bile' deniyor. Maalesef bunu da tahrip ettiler.