Diyanet İşleri Başkanı
Mehmet Görmez, ''
Afrika denince sadece açlıkla, sefaletle, geri kalmışlıkla özdeşleşmiş insanları tasvir etmek, Afrika'da yaşayan bütün
Müslüman kardeşlerimize yapılacak en büyük haksızlıktır, en büyük zulümdür'' dedi.
2. Afrika Müslüman Dini Liderler Zirvesi'nin sonuç bildirgesinin açıklanması dolayısıyla
Diyanet İşleri Başkanlığı Konferans Salonu'nda bir program düzenlendi.
Kuran'ı Kerim okunmasının ardından Afrika ile ilgili sinevizyon gösterisinin izletildiği programda,
Kayseri Mustafa Germirli
Anadolu İmam Hatip Lisesinin Afrikalı öğrencileri, ilahiler okudu. Daha sonra Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürü
Yüksel Salman, Diyanet İşleri Başkanlığının birimleri ve hizmetleri hakkında katılımcılara bilgi verdi.
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, yaptığı konuşmada, kendisi Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevindeyken, Başkan Ali
Bardakoğlu ile Kahire'de uluslararası bir toplantıya katıldıklarını, burada Çat Diyanet İşleri Başkanı ile yan yana oturduklarını söyledi.
Bu toplantıda Çat Diyanet İşleri Başkanı'nın kendisine ''
Türkiye'ye kırgınız, bizim ortak tarihimiz var, kültürümüz, inancımız var, ama siz bizi unuttunuz. Neden bu konuları yılda bir kez İstanbul'da konuşmuyoruz'' dediğini ifade eden Görmez, ''Haklıydı, Türkiye'ye döndükten hemen sonra 'Afrika'daki dini liderlerle bir araya girebilir miyiz' diye çalışma içine girdik. Allah'a hamd olsun İstanbul'da Cenab-ı Hak bizi bir araya getirdi'' diye konuştu.
Kendisinin yüzlerce ulusal ve uluslararası toplantıya katıldığını anlatan Görmez, ''2006'da Afrika kıtasından gelen Müslüman dini liderlerle yaptığımız toplantı kadar kalplerimizde iz bırakan, her türlü gösterişten uzak, samimiyet üzerine kurulu, kardeşliği pekiştirici, sadece bir kardeşlik buluşması diyebileceğimiz başka bir toplantı olmamıştır'' dedi.
Şu anda Türkiye'deki imam hatip liselerinde 400'ü aşkın öğrencinin eğitim gördüğünü bildiren Görmez, sayının bu toplantıyla birkaç katına çıkmasını dilediğini söyledi.
Görmez, ''400 gencimizin ülkemizdeki varlığı 2006'daki toplantının semeresi olarak bize yeter, ama başka semereleri de oldu. En büyük semeresi de bu toplantı. Bir haftadır, 47 Afrika ülkesinden 120'yi aşkın katılımcıyı ağırlamaktan iftihar ediyoruz'' diye konuştu.
Hiç kimsenin bu toplantıların arkasında başka gaye aramaması gerektiğini belirten Görmez, bu toplantının en büyük şiarının kardeşlik buluşması olduğunu ifade etti.
Kendisine ''Neden Afrika'' diye sorduklarını anlatan Görmez, ''Ben diyorum ki birkaç sebeple, çünkü biz 14 asırdır aynı medeniyetin çocuklarıyız. Afrika'daki kardeşlerimi, Medine'den önce Müslümanları kucaklayan misafirperver insanlar olarak kabul ediyoruz. Biz Afrika'daki kardeşlerimizi Necaşi'nin yadigarları olarak biliriz, biz Afrika'daki kardeşlerimizi Hz. Bilal'in mümessilleri olarak kabul ederiz'' diye konuştu.
-''Bu kardeşlik köprüsü hiçbir zaman yıkılmayacak''-
Toplantının en büyük amaçlarından birisinin dünyanın Afrika algısını değiştirmek olduğunu vurgulayan Görmez, Afrika'nın
İslam medeniyetinin en özgün müesseselerini üretmiş, en büyük alimlerini yetiştirmiş, büyük bir kıta olduğunu dile getirdi.
Görmez, ''Bütün bunları bir tarafa bırakacak olursak iman kardeşliğimiz var, bu bize yetmez mi? Sadece iman kardeşi oluşumuz, bizim her sene bir araya gelmemizi, birbirimizin derdiyle hemdert olmamızı, birbirimizin problemlerini çözmek için çaba göstermemizi gerektirmez mi? Bütün müşterek yönlerimizi bir tarafa bırakacak olursak sadece iman kardeşliğimiz dahi bizim sürekli bir araya gelmemizi zorunlu kılıyor'' dedi.
Afrika'ya ziyaretlerde de bulunacaklarını belirten Görmez, ''Bu kardeşlik köprüsü hiçbir zaman yıkılmayacak, devam edecek. Bundan emin olunuz. Bizim kardeşliğimiz, bütün sorunların üstesinden gelecektir diye inanıyorum. Bütün bu sorunları beraber aşacağız, en azından adım adım aşmaya çalışacağız'' diye konuştu.
Toplantının esas amaçlarından birinin dünyanın algısını değiştirmek olduğuna işaret eden Görmez, şunları kaydetti:
''Afrika denince sadece açlıkla, sefaletle, geri kalmışlıkla özdeşleşmiş insanları tasvir etmek, Afrika'da yaşayan bütün Müslüman kardeşlerimize yapılacak en büyük haksızlıktır, en büyük zulümdür.
Önce çağdaş dünya gidecek, bütün ülkeleri sömürgeleştirecek, onların bütün nimetlerini alıp kendi ülkelerine götürecek, sonra
köleleştirecek, köle ticareti başlatacak, sonra bir Afrika resmi oluşturacak, sonra o Afrika resmi üzerinden de İslam'ı eleştirmeye başlayacak. Böyle bir haksızlık görülmemiştir dünyada. İşte bu toplantıda biz dünyadaki
egemen bu haksızlığa karşı olduğumuzu haykırıyoruz ve haykırmaya devam edeceğiz.''
Görmez, toplantının ardından bir gazetecinin ''Afrika dini liderlerinin Türkiye'ye bakışı nasıl'' şeklindeki sorusuna ise şu yanıtı verdi:
''İkili görüşmeler yaptım, burada da yapmaya devam edeceğim. İkili görüşmelerde şu ortaya çıkıyor; Afrika'nın neredeyse tamamı bugüne kadar kendileriyle ilgilenen bir
takım ülkelerin yanlışlıklarından da şikayetçi. Afrika'da egemen olan dini, tarihi, kültürel
dokuyla Türkiye tarihinde var olan, bugün de Türkiye'de var olan dini, kültürel, tarihi doku arasında büyük aynilik olduğunu ve dolayısıyla Türkiye tecrübesinden istifade etmek istediklerini ifade ediyorlar.''