Savcısından, hakimine avukatına, emeklisinden hala görevde olanına kadar bütün
hukukçuların görüşü aynı. İki
yüksek yargı mensubuna ait olduğu ileri sürülen
ses kayıtları suç teşkil ediyor.
Ses kayıtlarından anlaşıldığı üzere
Yargıtay üyeleri
Hamdi Yaver
Aktan ve Fatih Arkan olduğu ileri sürülen iki şahsın bütün işi
Ergenekon'u kurtarmak.
Bu konuştuklarının duyulması ya da deşifre olması da umurlarında görünmüyor.
Ses kayıtlarındaki şahıslar davaları
Yargıtay'a isteyip kapatalım diyor. Hukukçulara göre, Sardıray Berk ve
İlhan Cihaner gibi millete tuzak kurmakla suçlanan iki sanığı kurtarmak yargıtayın yetkisini bile aşıyor. Ancak bu da onları pek durdurmuyor.
Şimdi kamuoyu merak ediyor. Bir kurumu hele hele görevi hukuku ve adaleti koruyup yüceltmek olan Yargıtay'ı hukuk dışı iş ve ilişkilerinde kullananlar bu cesareti nereden alıyor?
Kamuoyunun merak ettiği birşey daha var. Bunca vahim içerikli ses kayıtlarından sonra her şey yine eskisi gibi devam edecek mi? Ya da ses kaydındaki planların işlemesine ve davaların birer ikişer kapatılmasına hangi hukukçu dur diyecek?