Albayın ölümü ve Silopi'de gece mesaisi!
Faili meçhul
cinayetler Türkiye'nin kadim
tartışma konularından birisi. Sağdan sola tüm gazetelerin arşivleri çeşitli 'itirafçı' ve '
tetikçi' haberleriyle dolu. Eski
JİTEM Diyarbakır Grup Komutanı
emekli Albay Abdulkerim Kırca'nın
intiharı da tartışmayı başka bir boyuta çekti. Olaya neresinden bakarsanız bakın tirajik. Tekerlekli sandalyede bir TSK mensubu evinde intihar ediyor.
Eşi yan odada. Kırca'nın kimliği ve yaptıkları zaten yıllardır tartışma konusuydu. Ama bu olay ETÖ gibi soruşturmalarda 'kılı kırk yarma' zorunluluğunu da en somut şekilde ortaya koymuş oldu. Herkesin alması gereken dersler olduğu muhakkak.
Ankara ETÖ ve gelişmeleri tartışırken Güneydoğu'dan ilginç bilgiler gelmeye başladı.
Malum
tutuklu sanıklardan
Arif Doğan,
Atilla Uğur,
Levent Ersöz,
Cemal Temizöz ve
Veli Küçük iddiaların yoğunlaştığı bölgede görev yaptı. Yaygın kanı sayısı bile net olarak bilinmeyen
faili meçhullerde ETÖ mensuplarının aktif rol oynadığı yönde.
Şırnak Barosu'na göre Silopi-
Cizre-Şırnak hattındaki 'ölüm kuyuları'nda 200'den fazla
ceset var.
İlginçtir Silopi Savcılığı'nın 'asit kuyuları' ile ilgilenmeye başlamasından sonra bölgede hareketlenmeler başlamış. Gelen bilgiler-ihbarlara göre gece saatlerinde 'işaretli' yerlerde çalışmalar yapılıyor. Hatta bazı tesislerdeki görevliler 'görmediniz-duymadınız' uyarısıyla karşılaşıyorlar. Gece mesaisi yapan birimlerin 'çevre temizliği'ne çıktığı Silopi ve Cizre'de son günlerin en çok konuşulan konusu.
Adem
Yavuz ARSLAN - BUGÜN