Kocaeli Adliyesi önünde toplanan Platform üyesi
avukatlar adına açıklama yapan
Halit Çokan, Türkiye'deki
darbeleri ve darbe teşebbüslerini ve
HSYK'nın savcılar ve hakimler üzerindeki baskısını kınadıklarını söyledi.
Çokan,
Erzurum özel yetkili cumhuriyet savcılarının usul ve kanunlara uygun olarak yürüttükleri
soruşturmada suç işlediği konusunda kuvvetli deliller bulunan bir başsavcının tutuklanması ve üçüncü ordu komutanının
sorgu için davet edilmesi aşamasında, HSYK'nın savcıların yetkilerini kaldırma kararlarını anayasa ihlali, bağımsız ve tarafsız olması gereken
yargıya müdahale, yargısız
infaz terörle mücadele soruşturmalarını yürüten hakim ve savcılara gözdağı olarak değerlendirdiklerini ifade etti.
Hakimlik ve
savcılık teminatının HSYK kararları ile yok edildiğini belirten Çokan şu açıklamaları yaptı: "
Anayasanın 139. maddesinde hakim ve savcıların azlolunamayacağı kabul edilerek, hakim ve savcıların denetiminin nasıl yapılacağı da 144. Maddesinde açıklanmıştır. Buna göre Adalet Bakanlığı'nın izni olmadan hakim ve savcılar hakkında soruşturma yapılamaz. Hakkında soruşturma olmayan savcıların yetkilerinin ellerinden alınması açık bir Anayasa ihlalidir. Artık ülkemizde 1960, 1980 darbeleri, 28
Şubat Post Modern Darbesi, 27
Nisan Muhtırası,
Balyoz Darbe Planı, Yakamız, Eldiven,
Ayışığı gibi darbeler ve darbe teşebbüsleri istemiyoruz. Ülkemizde artık darbeler sonrasında insanların insanlık onurunun yok edildiği Mamak ve
Diyarbakır gibi cezaevlerini istemiyoruz."
HSYK'NIN KARARI HUKUK SKANDALIDIR
HSYK'nın Erzurum savcılarına yönelik verdiği kararı hukuk skandalı olarak değerlendiren Çokan, HSYK'nın
savunma hakkına bile saygı göstermediğini belirterek HSYK'nın masumiyet karinesini çiğneyerek savcıları peşinen suçlu ilan ettiğini aktardı.
Çokan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Devlet gücü kullanılarak oluşturulan çeteleri,
halk tarafından seçilmiş hükümeti ve TBMM'yi ortadan kaldırmayı hedefleyen cuntacıları ve darbe teşebbüsünde bulundukları ve savcılara ve özellikle darbecileri yargılayan
Ergenekon savcılarına ve hakimlerine aba altında
sopa gösteren ve gözdağı veren illegal yapılanmalara
destek olma niteliği taşıyan HSYK kararını, kaynağını Anayasa'dan olmayan bir kimsenin tutuklanması veya serbest kalmasına değil, yargıya müdahale edilmesine, keyfi muameleye ve verilen kararla hukukun adeta
linç edilmesine karşı olduğumuzu ilan ediyoruz. Kararları yargı denetimine tabi olmayan ve idari göre ifa eden HSYK'nın bir yargı organı gibi yargılama sürecine müdahale ederek, yasal görevlerini ifa eden savcıların yetkilerini almasını kabul etmiyoruz."
'Darbelere hayır' yazılı pankartlarının taşındığı basın açıklamasından sonra avukatlar HSYK'yı alkışlarla
protesto ederek dağıldı.
(CİHAN)