Erdoğan'ın "Nezaket gösterme sırası artık onlarda" çağırısına ise
Kurul soğuk bakıyor.
HSYK'nın yapısı ile ilgili her hangi bir adım atmayı düşünmediklerinin işaretini veren Özbek, "Zaten Kurul'un yapısı hakkındaki görüşlerimiz de değişmedi" dedi.
Yargıtay Başkanı Hasan
Gerçeker ise konuya ilişkin yorum yapmaktan kaçındı. (AHMET DOĞAN - SAMANYOLU HABER)
BAŞBAKAN NE DEMİŞTİ?
Erdoğan,
Devlet Bakanı ve
Başmüzakereci Egemen Bağış'ın ev sahipliğinde Yeni
Başbakanlık'ta yapılan "19. AB
Reform İzleme Grubu Toplantısı"na ilişkin açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"Yargı reformunda en önemli noktalardan Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK).
Adalet Bakanı da
yüksek yargı organlarına ziyaretlerde bulundu. Buralardan gelen açıklamalara göre, HSYK konusunda geri adım atmayacaklarını söylediler. Bu, düşünce sizin için engel mi, engelse nasıl aşmayı düşünüyorsunuz?" sorusuna Başbakan Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"Türkiye'de yasama organı HSYK değildir. Yasaları, yasama organı yapar. Anayasayı, yasama organı yapar. Dikkat edilirse konuşmamda bir şey söyledim; yani AB'nin bu noktadaki 27 ülkesinde
uygulama neyse, hatta daha ileri gittim dünyadaki uygulamalar neyse, adeta biz bunun bileşkesini oluşturmanın gayreti içindeyiz. Burada geri adım atmayız, atarız, bu tür, eğer biz bir çatışmanın içine girersek orada sağlıklı bir neticeye ulaşamayız. Burada 'ben' anlayışı yok, burada 'biz' anlayışı var. 'Biz' anlayışı içinde yer alanlarla biz bu tür bir adımı atmak istiyoruz.
Eğer benim bakanım kalkıp, bu kurumların hepsini ziyaret ediyorsa, o nezaket görevini yerine getirmiştir, dolayısıyla aynı şekilde biz karşı nezaketi de kendilerinden bekleriz. O da nedir; düşüncelerini söylerler, düşüncelerini söyledikten sonra, yasama organı bu düşüncelerin çerçevesi içinde çalışmasını yapar. Bu çalışmalar neticesinde de
TBMM, olması gerekeni parlamentoda müzakere ederek yasayı çıkarır. Olay budur, bunun işleyişi budur. Yani, 'Bu
AK Parti iktidarıdır' diye bakarsanız veya 'bu parlamentoda AK Partililer sayısal olarak daha kalabalıktır' diye bakarsanız, bu dünyanın hiçbir ülkesinde hele hele ileri demokrasilerde görülmüş bir uygulama değildir ve böyle bir şey de bugüne kadar yaşanmamıştır.
Bizim
tavsiyemiz şudur: Lütfen ön yargıları bırakalım, ön yargılardan uzak bir şekilde 27 tane AB üyesi ülkede uygulama nedir? Bu uygulamayı herkes gözden geçirsin. HSYK'nın içinde olanlara da tavsiye ediyorum, onlar da gözden geçirsin. Parlamentoda gurubu olan partiler de inanıyorum ki onlar da gözden geçiriyorlar. Dışardaki STK'lar, onlar da gözden geçirsinler. Ve burada bir konsensüs oluşsun istiyoruz. Ve bunu hatta biz uzlaşmayla gerçekleştirelim diyoruz. Onun için de bakanımıza 'dolaş, müzakere edin' dedik... Ve ondan sonra da grupları aynı şekilde dolaşalım, onlarla da bu işin müzakeresini yapalım, ondan sonra da parlamentoda bu adımı atalım. Çünkü Türkiye'nin şiddetle buna ihtiyacı var."