HAMDİ EKİNCİ - YENİ ŞAFAK
Rahatsızlığını gerekçe göstererek 2 yıllık tutukluluk süresini internet ve cep telefonu imkanları eşliğinde
hastanede geçiren, doktorlarının 'kımıldarsa ölür'
raporu verdiği
Ergenekon sanığı Prof. Dr. Mehmet
Haberal'ın
sağlık durumunu inceleyen
Adli Tıp Kurumu, tartışmalara son son noktayı koydu.
Ergenekon davasına
bakan İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'nin talebi üzerine Haberal'ın sağlık durumunu inceleyen
Adli Tıp raporunu 7
Mart 2011'de tamamladı. Raporda geçtiğimiz cumartesi Mehmet Akif
Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve
Araştırma Hastanesi'nden
Silivri Cezaevi'ne nakledilen Haberal'ın koşabileceği,
eşya taşıyabileceği, golf, bowling, tenis ve dans dahil birçok
spor aktivitelerini yapabileceği belirtildi.
Adli Tıp Kurumu uzmanları
Operatör Doktor Oktan Aktürk,
Uzman Doktor Koray Kaptanoğlu, Prof. Dr. İmdat Elmas, Prof. Dr. Can Gökdoğan, Prof. Dr.
Erbil Gözükırmızı, Prof. Dr. Reşat Özaras, Prof. Dr. Mutafa Erelel, Prof. Dr. Recep
Öztürk, Prof. Dr.
Hamdi Tutkun, Doç. Dr. Osman Karakaya ve Doç. Dr.
Haluk İnce tarafından hazırlanan raporda,
Mehmet Haberal'ın gerek İstanbul Kardiyoloji Ensitüsü'nde ve gerekse
Halkalı Mehmet Akif Ersoy Hastanesi'nde yapılan efor testinde elde edilen bulgular ışığında yapabileceği aktiviteler sıralandı.
YOKUŞ ÇIKABİLİR, KOŞABİLİR
Literatür verileri kılavuzlar dikkate alındığında Haberal'ın '4 METS ve üzeri' efor kapasitesine sahip olduğu belirtilen raporda "Hafif
ev işleri yapabileceği, merdiven ve yokuş çıkabileceği, düz yolda saatte 6.4 km hızda yürüyüş yapabileceği, kısa mesafe koşabileceği, ev işi yapabileceği ve eşya vs. taşıyabileceği, golf, bowling, tenis ve dans dahil birçok spor aktivitelerini yapabileceği" ifade edildi.
CEZAEVİNDE KALABİLİR
İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü'nde yatarken '
taburcu edilebilir' raporu mahkemeden saklanan ve 'hareket ederse ölür' denilerek Adli Tıp Kurumu uzmanlarının muayenesinden kaçırılan Haberal'ın gerçek sağlık durumu son raporda şu şekilde anlatıldı: "İstanbul Kardiyoloji Enstitüsü'nde takip edildiği süreçte verilen ancak değişik gerekçelerle gerçekleşemeyen ilaç
tedavisi altında taburcu edilebileceğine dair kararlar, 31
Ekim 2009 tarihinde Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas
Kurulu tarafından ifade edildiği üzere 'Bu tipteki taşikardinin
yaşam boyu devam edebilecek bir durum olduğu, yaratacağı riskin kişinin bulunduğu her ortamda, çalışma sırasında, uykuda fark göstermeksizin ortaya çıkabileceği, İstanbul Kardiyoloji Enstitüsü'nde düzenlenen tedavinin takibinin etkili ve yeterli olarak yapılması koşuluyla
hastanede halihazırda taşikardi yönünde kesintisiz yatırılmasını gerektiren bir durum bulunmadığı' yönündeki kararı ve nihai olarak Halkalı Mehmet Akif Ersoy Hastanesinde yapılan tetkiklerin ışığında, kurulumuzun 31 Ekim 2009 tarihli mütalaasında da belirtildiği üzere ilaç tedavisi altında ve gerektiğinde kontrolleri yapılarak cezaevi şartlarında infazına devam edilebileceği oy çokluğu ile mütalaa olunur."
MUAYENE ETMEYEN ŞERH
Ancak Uzman Doktor Koray Kaptanoğlu, Haberal'ın cezaevine gönderilebileceği yönündeki kararına muhalefet etti. Doktor Kaptanoğlu, Haberal'ın muayenesi için kurul içinden bazı üyelerin seçildiğini ancak kendisinin Haberal'ı muayene etmediğine dikkat çekti. Bu nedenle hastanın genel durumu hakkında bilgi ve kanaat elde etmesinin mümkün olmadığını ifade ederek görüş bildirmesinin uygun olmayacağını belirtti.
Adli Tıp Kurumu'na nakile raporla engel
Ergenekon'un 14
Nisan 2009'da yapılan 12. dalga operasyonunda gözaltına alınıp tutuklanan Prof. Haberal, Kardiyoloji Enstitüsü'nde yatarken 'hastanede tedavi edilmesine gerek yoktur' raporunun 1 yıl boyunca mahkemeden saklandığı ortaya çıkmıştı. Ergenekon davasına bakan İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesi ise skandal üzerine Adli Tıp'tan Haberal'ın sağlık durumunun tespit edilmesini istemişti. Adli Tıp'a inceleme yapacağı gün, Haberal'a bu kez 'yerinden kımıldarsa ölür' şeklinde rapor verilmişti. Mahkemeden rapor saklandığı iddiası üzerine de Ergenekon savcıları
soruşturma başlattı. Haberal'ın yattığı hastane odasına
baskın yapıldı. Biri
jandarma görevlisi 3'ü doktor 4 kişi gözaltına alındı. Enstitü Müdürü Prof. Dr.
Erhan Kansız 'Ergenekon
terör örgütüne
yardım ve yataklık' suçlamasıyla tutuklandı. Skandalların ardından Haberal, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu'nun 'Hasta için hayati risk izlenimi elde edilemedi, enstitü dışında başka bir hastanede tetkikler yapılmalı' şeklindeki raporu doğrultusunda Halkalı Mehmet Akif Ersoy Göğüs ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi'ne nakledildi.