Terör suçlarına
bakan Özel Yetkili
Cumhuriyet Savcısı Fatih Genç, ''
Devrimci Karargah Örgütü''ne yönelik
soruşturma kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi
Avcı, ''Haliçte Yaşayan Simonlar'' kitabında, kendisini
hedef alarak, yargıya duyulan güven, itibar ve saygıyı azaltan ifadelerle, görevini kötüye kullandığı yönünde asılsız itham ve suçlamalar yönelttiği gerekçesiyle 50 bin TL'lik manevi
tazminat davası açtı.
Savcı Genç, Avcı hakkındaki dilekçesini, avukatları aracılığıyla
İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine sundu.
Dilekçede, Avcı'nın
Ağustos ayında piyasaya çıkan ''Haliç'te Yaşayan Simonlar'' adlı kitabının, ''İki Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Hakkındaki İzmir Tahkikatı'' başlığıyla başlayan 465-475 sayfaları arasındaki bölümde, savcı Genç'i hedef aldığı belirtildi.
Söz konusu bölümün giriş cümlesinde, Emniyet Genel Müdür yardımcıları Mustafa Gülcü ve Celal Uzunkaya'nın ''harcandığı'' ifade edilerek, bu tahkikatın ''ibretlik vaka'' olarak değerlendirildiği kaydedilen dilekçede,
Cumhuriyet Savcısı Genç'in, ''Devlet içinde cemaatin gücü'' olarak tahkikatı yürüten savcı şeklinde isminin verilerek itham edildiği aktarıldı.
Dilekçede, soruşturma geçiren iki devlet memurunun Fetullah
Gülen cemaatinin
emniyet içindeki yapılanmasıyla mücadele ettikleri için emniyetten sorumlu cemaat imamının görüşleri doğrultusunda, bu kişilerin harcanması için alınan karar gereği devlet içindeki cemaatin gücü olarak, müvekkillerinin görevini kötüye kullandığı, usule aykırı işlem yaptığı,
iddianame hazırladığı ve kamu davası açtığı şeklinde asılsız ve
hakaret niteliğindeki ithamların 10 sayfa boyunca sürdüğü ifade edildi.
Yargıya baskısını, hakaretini ve aşağılamasını olayları çarpıtarak yanlış aktaran yazarın, gerçek olmayan isnatlarına gerekçe olarak cemaatin isteğini gösterdiği ve Fatih Genç'in cemaat adamı olarak açıklandığı belirtilen dilekçede, yazılan kitapla savcı Genç'in görevini kötüye kullandığı izlenimi verilmeye çalışıldığı dile getirildi.
Dilekçede, şu görüşlere yer verildi:
''Yazdığı kitabıyla müvekkilimizin onur, şeref ve saygınlığına saldıran davalının attığı çamurları, kitabı okuyanda uyanan intibayı tamamen silmemiz mümkün değildir. Yüzlerce soruşturmayı titizlikle hazırlayan müvekkilim hem
toplum, hem çevre baskısı altına alınmaya çalışılmış, onur ve şerefiyle sürdürmekte olduğu görevinde şüphe altında bırakılmaya çalışılmıştır. Davalı taraf kullandığı dil ve asılsız isnatlarla müvekkili aşağılamaya ve
küçük düşürmeye çalışmıştır.''
Dilekçede, ayrıca, alacakların temini açısından davalının kitabı üzerinden elde ettiği gelirler ve diğer mal varlıkları üzerine ihtiyati
tedbir konulması, söz konusu kitabın bundan sonra yapılacak olan basımlarında müvekkile yönelik sayfaların tedbiren çıkarılmasına veya basımının durdurulmasına karar verilmesi de talep edildi. (AA)