"Haşim Kılıç, 2.5 ay sonra emekliye ayrıldığında köşesine çekileceğini sanmayın. Büyük bir olasılıkla siyasetin içinde olacak" diyen Öztük, Kılıç'ın "Mahkemenin gündeminin açıklanmasıyla birlikte, üyelerimiz üzerinde müthiş bir baskı kurulmaya çalışılıyor." dediğini paylaştı.
İşte Saygı Öztürk'ün bugünkü yazısı...
Haşim Kılıç’tan yılın bombası
Yargının bağımsız olmadığı, hukukçuların toplantılarında sıkça gündeme getiriliyor. Bağımsız olmayan yargının “tarafsız” olması da beklenemez. Türkiye’de haksızlığa uğradığını öne sürenler, iç hukuk yolları tükendikten sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuruyor. Rusya’dan sonra, en çok başvuru Türkiye’den yapılıyor. AİHM’nin en çok tazminat ödemeye mahkum ettiği ülkelerin başında da Türkiye geliyor.
AİHM’e başvurular ve mahkumiyetlerin çokluğu karşısında artık “ayıp olmasın” diye bu başvuruları azaltmak için Anayasa’da yapılan değişiklikle, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunma yolu açılmış ve başvuruların kabulüne ise 23 Eylül 2012 yılında başlanmıştı. Anayasa Mahkemesi, çok sayıda başvuruyu sonuçlandırır ama özellikle “Balyoz”, “Ergenekon” gibi davalarda hak ihlallerini gerekçe gösterip tahliyelerin yolunu açmasıyla, Anayasa Mahkemesi’nde çok şeylerin değişmeye başladığı görüldü.
Yağmur gibi yağan davalar
“Bireysel başvuru” yolu, aralarında Almanya, Avusturya, İspanya, Macaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, İsviçre, Belçika, Rusya, Meksika, Brezilya, Arjantin, Slovak Cumhuriyeti, Güney Kore’nin de bulunduğu 40 ülkede uygulanıyordu.
Anayasa Mahkemesi, hak ihlallerine uğradığını öne sürenlerin umut kapısı oldu. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, “davalar, önümüze yağmur gibi yağıyor” diyor. Başkan, sohbetimizde şunları söylüyor:
“Başvuruların kabul edilmeye başlandığı 23 Eylül 2012 tarihinden bugüne yaklaşık 32 bin dava başvurusu yapıldı. Bunlardan yaklaşık 16 binini sonuçlandırdık, kalan 16 bin davanın görülmesine bu yıl devam edilecek. Ancak, giderek başvurular artıyor, ister istemez davaların ele alınma süreci de uzuyor.”
“Temyiz makamı değil ama…”
AİHM’e yapılan başvuruların yüzde 90’ında, adil yargılamanın yapılmadığı öne sürülüyordu. Başkan Haşim Kılıç “Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurular ve bununla ilgili kararlar ile AİHM kararları arasında önemli bir benzerlik var. İki mahkemenin de verdiği kararların tablosu değişmiyor. Bizde de başvurular hak ihlalleriyle ilgili oluyor. Bu da, yargı sistemimizdeki olumsuzluğu gösteriyor. Bunların bir bölümü yasal düzenlemelerden, bir bölümü ise uygulamalardaki aksaklıklardan kaynaklanıyor” diyor.
Kılıç, vatandaşların Anayasa Mahkemesi’ni “temyiz mahkemesi” olarak görmeye başladığını belirtiyor. Anayasa Mahkemesi, temyiz başvurularının yapıldığı mercii değil ama, yine de “bir de Anayasa Mahkemesi’ne başvuralım” yaklaşımı sergileniyor.
“Seçim hakkı” da var
Anayasa Mahkemesi’nin yetkisinin kapsamında bireysel başvuruya konu edilebilecek temel haklar arasında nelerin olduğunu Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç’tan dinleyelim:
“Yaşama hakkı, işkence ve eziyet yasağı, zorla çalıştırma yasağı, kişi hürriyeti ve güvenliği, hak arama hürriyeti, suç ve cezaların kanuniliği, özel hayata, aile hayatına, konut ve haberleşmeye saygı, düşünce, din ve vicdan hürriyeti, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti, toplantı ve örgütlenme hürriyeti, mülkiyet hakkı, serbest seçim hakkı, temel hak ve hürriyetlerin korunması, eğitim-öğretim hakkı ve ödevi, eşitlik ve etkili başvuru hakkı.”
Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç, 13 Mart’ta yaş haddinden emekliye ayrılacak. Ancak Kılıç, bundan sonra mahkemelere girmeyecek. Bundan sonraki süreçte Anayasa Mahkemesi’nde başkan, başkan yardımcısı ve üye olarak görevde bulunduğu yaklaşık 25 yılın hesabını vermek istiyor. Mahkemenin nereden nereye getirildiğini gazetecilere anlatacak, bu konuda televizyon programlarına katılacak.
Üyelere baskı
Haşim Kılıç, 2.5 ay sonra emekliye ayrıldığında köşesine çekileceğini sanmayın. Büyük bir olasılıkla siyasetin içinde olacak. Hangi parti içinde yer alacağı konusunda şimdilik renk vermiyor. Anayasa Mahkemesi’nin, yüzde 10 olan ülke seçim barajının kaldırılması ya da bunun indirilmesi yönünde alacağı karar, siyasette tabloyu değiştirebilecek, bir siyasi partinin tek başına iktidara gelmesini de engelleyecek gibi gözüküyor.
Anayasa Mahkemesi’nin gündemini, Anayasa Mahkemesi Başkanı belirler. Son yıllarda gündeme hangi başvuru alındıysa, bunlar Anayasa Mahkemesi’nin resmi internet sayfasında yer alıyordu. Artık, gündemin açıklanması uygulamasına son verildi. Nedenini, Başkan Haşim Kılıç şöyle anlattı:
“Mahkemenin gündeminin açıklanmasıyla birlikte, üyelerimiz üzerinde müthiş bir baskı kurulmaya çalışılıyor. Bu durumdan mahkemenin üyeleri de alabildiğine rahatsız. İşte, bunun için üyelerin üzerinde baskı kurulmamasını sağlamak için hangi konunun gündeme alındığını artık internette duyurmama kararı aldık.”
Yüzde 10 seçim barajı
AKP, iktidara gelmeden, yüzde 10 olan seçim barajının kaldırılacağını müjdeliyordu. Ancak, o günden sonra bu konuda hiç adım atmadığı gibi, CHP’nin verdiği kanun tekliflerine de hep karşı çıktı. Barajın hak ihlali olduğu yolunda bireysel başvuruyu inceleyecek komisyonun karar vermesi halinde bu durum Anayasa Mahkemesi’ne gelecek.
Özellikle siyasetçilerin merak ettiği seçim barajıyla ilgili Anayasa Mahkemesi’nin konuyu ne zaman sonuçlandırabileceğini Başkan Haşim Kılıç’a sordum. Cevabı çok kısa oldu: “En kısa sürede ele alınacak ve sonuçlandırılacak.”
Gözler, Anayasa Mahkemesi’nde olacak. Ancak edindiğim izlenim, Haşim Kılıç, emekliye ayrılmadan baraj konusunda Anayasa Mahkemesi karar verecek gibi… Bekleyelim, görelim.