Word belgesi olarak oluşturulan metin "
Eruygur Paşa ile Eğitim Komutanlığı'nda yapılan toplantıda karargahımızı ilgilendiren emirler" diye başlıyor.
Teğmenler
Burak Düzalan, Alperen Erdoğan ve Yakut Ersoy'un Kocaeli'ndeki kaldığı adreste yapılan aramada ele geçen flash bellek'te bulunan belgede, "Toplantıya katılanlar:
Şener Eruygur, K.S., F. L, Levent Görgeç, L. E., D. C., T. E." yazıyor. Metinde 'Silivri'deki
dava' diye bir davadan bahsediliyor.
İddianamede word belgesinin oluşturulma tarihi yazmıyor. Ancak Silivri'de şu anda süren
Doğu Perinçek ve
Veli Küçük'ün
sanık olduğu birinci
Ergenekon davası 20
Ekim 2008'de görülmeye başladı. Emekli
Orgeneral Şener Eruygur ise 1 Temmuz 2008'de gözaltına alınıp tutuklandıktan sonra 18
Eylül 2008'de sağlık sorunları nedeniyle
tahliye edildi. Dolayısıyla Eruygur gözaltına alınmadan önce açılan bir dava yok. Buna göre, belgeye göre
hasta olduğu gerekçesiyle duruşmaya gelmeyen Eruygur'un iddia edilen örgütsel toplantıya katıldığı anlaşılıyor. Öte yandan söz konusu toplantıya katılanlar arasında Poyrazköy'deki cephaneliklerle ilgili iddianamenin tutuksuz sanığı Tuğamiral Levent Görgeç'in isminin bulunması da dikkat çekiyor. 'Durum değerlendirmesi' başlığı altında da; "Devam eden dava yapılarımıza önü alınamaz zararlar vermektedir. Birimlerimize dönük saldırılar Silivri'yi her geçen gün daha zor duruma sokmaktadır." yazıyor. Devamında '
Acil Önlemler' ibaresinin altında ise "Silivri'nin geleceği komutanlıkça görevlendirilen birimlere verilen emirlerin ve faaliyetlerin başarıya ulaşmasına bağlıdır." deniliyor. '
Problemler' ifadesinin altında ise, "
Güvenlik sorunları en önemli problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Çözülmelerin olmaması için emir-komuta zinciri önem arz etmektedir." yazıyor. 'Emir Komuta' başlığı altında ise, "Oluşturulacak projelerin sevk ve idaresi üst Kuruldan onaylandıktan sonra üç aşamalı emir komuta zinciri ile hayata geçirilecektir." deniliyor. Metnin devamında da şemalarla çalışmaların nasıl hayata geçirileceği anlatılıyor.
Avukatı, 'Çok hasta' demişti
Eruygur'un avukatı Filiz Esen, 21 Ocak 2010'da
Hürriyet gazetesine şu açıklamayı yapmıştı: "Cezaevinde merdivenden düşmesinden sonra
okuma-yazma yeteneğini kaybetti. Anlamlı konuşamıyor. Olayları hatırlamıyor. Gazetede kendi fotoğraflarını görüyor, ne olduğunu, altındaki yazıları okuyamadığı için anlayamıyor. Keşke iyileşebilse de hakkındaki iddiaları cevaplandırabilse. Hakkında yazılanlardan, örtülü
ödenek soruşturmasından haberi bile yok. Onu yakından tanıyan herkes durumuna son derece üzülüyor."
ZAMAN