Atatürk Havalimanı'ndaki yangınla ilgili soruşturmayı yürüten Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Ömer Güner Sazak, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun (TAEK) ilk günden beri gerekli ölçümleri yaptığını ve şu ana kadar halkın sağlığını tehdit edecek bir radyasyon bulgusuna rastlanmadığını bildirdi. AA muhabirine olay yerini gezdiren ve çalışmalara ilişkin bilgi veren Sazak, yangın başladığı andan itibaren her türlü önlemin alındığını ve gerekli soruşturmayı başlattıklarını söyledi. Sazak, olay yerindeki çalışmaların tamamlanma aşamasına geldiğini ifade ederek, ''Yangından sonraki tespitleri tamamladık. Malların teslimi aşamasındayız. Külçe ve işlenmiş altın, gümüş ile nakit paralar tek tek miktarları tespit edilerek, mühürlendi. Şu anda ilgililere teslim etmeye başladık'' dedi. Yangın bölgesinde yürütülen çalışmalara da değinen Sazak, Gümrük Muhafaza, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Adli Tıp Kurumu, yangından zarar gören HAVAŞ, Sistem Lojistik ve Çelebi şirketlerinin yöneticileri, avukatları, sigorta eksperleri ve polis ekiplerinin katılımıyla gerekli incelemelerin yapıldığını, tutanakların tutulduğunu bildirdi. Savcı Sazak, yangının kesin çıkış nedeniyle ilgili çalışmaların henüz tamamlanmadığını, olay yerinden alınan bulguların laboratuvar sonuçlarının alınmasının ardından kesin bir sonuca ulaşılabileceğini kaydederek, soruşturmada her türlü ihtimali göz önünde bulundurduklarını vurguladı. ANTREPOLARDAKİ RADYOAKTİF MADDELER Ömer Güner Sazak, yangının ardından antrepolarda bulunan radyoaktif maddelerin zarar gördüğü ve radyoaktif sızıntı olduğuna ilişkin iddiaların da gündeme geldiğini hatırlatarak, ''Radyasyonla ilgili merak edilen bir konu vardı. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, olayın başından beri buradaydı ve gerekli her türlü ölçümü, incelemeyi yaptı. TAEK tarafından yapılan incelemelerde, şu ana kadar halkın sağlığını tehdit edebilecek bir bulguya rastlanmadı'' diye konuştu. Radyoaktif maddelerin bulunduğu ve üzeri betonla kapatılan bölgenin temizlenmesine ilişkin çalışmaların bu hafta içerisinde yapılacağını kaydeden Sazak, bu çalışmaların ardından enkazın tahliyesine başlanacağını bildirdi. PARA VE ALTINLARDA ZARAR YOK Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Güner Sazak, şunları kaydetti: ''Yangınla ilgili soruşturmamız devam ediyor. Bu kadar kısa sürede nasıl yayıldı, onların tespiti yapılacak ve bu doğrultuda dosyamızı tamamlamış olacağız. Şu anda nakit para olarak Sistem Lojistik'in kasalarında 14 milyon dolar bulundu. Onlar da zaten gümrük işlemleri tamamlanmış ve yurt dışına gönderilmek üzereyken yangın meydana gelmiş. Korunaklı kasalarda bulunması nedeniyle herhangi bir zarar görmediklerini tespit ettik. Altın ve paralarda hiçbir zarar yok. Sadece bantta bulunan 400 kilogram civarında gümüşte erime meydana gelmiş. Onlar da borsanın yetkilileri gözetiminde bulundukları yerden alındı, poşetlenip mühürlenerek sahiplerine teslim edilecek. İhracat ve ithalat malı yaklaşık 2 ton işlenmiş ve külçe halinde altın bulundu. Bunların hepsinin gerekli işlemleri yapılmış, izinleri alınmış, kayıtlı ve radyoaktif maddeler de TAEK'ten lisanslı. TAEK'in verdiği bilgiye göre, bu maddelerin gerekli izinleri alınmıştır. Zaten usulüne uygun muhafaza kaplarına konulmadan gönderilmeleri mümkün değil. Bulduğumuz şekilde de usule aykırı bir durum tespit etmedik. Sadece yangın sırasındaki çökme nedeniyle radyoaktif maddelerin bulunduğu konteynerin açılması sonucu iki parça maddede zarar meydana geldiği için küçük bir sızıntı meydana geldi.'' SAVCININ TİTİZLİĞİ Savcı Sazak, Atatürk Havalimanı'nın uluslararası anlamda taşıdığı öneme işaret ederek, ''Burası uluslararası bir havalimanı ve yurt dışından da dikkati çeken bir yer. Bu nedenle hiçbir dedikoduya, şaibeye meydan verilmemesi amacıyla daha hassas ve titiz çalışıyoruz. Yangının başladığı andan itibaren bütün çalışmaları, yaşananları 24 saat kayıt altına aldık'' dedi. Bütün ilgili kurumların gerekli her türlü yardımı sağladığını da dile getiren Sazak, ''Titiz bir çalışma yaptık. Mağduriyeti gidermek amacıyla gerekli çalışmaları yapıyoruz. Burada uluslararası tarafları olan değerli eşyalar var. Bundan dolayı çok daha önem verdik. Ben kendi işlemlerimi, görüşmelerimi ses kayıt cihazına alıyorum. Bundan sonra olabilecek itirazların önüne geçmek amacıyla böyle bir yöntemle çalışıyorum'' diye konuştu. '100'E YAKIN KİŞİNİN İFADESİNE BAŞVURULDU' Sazak, bundan sonraki çalışmaların yangının nedenini belirleme yönünde yürütüleceğini belirterek, soruşturma kapsamında 100'e yakın kişinin ifadesine başvurulduğunu, yangın sırasında güvenlik ve amatör kameralardan alınan görüntüler, duyumlar ve basında çıkan haberleri de dikkate alarak, her türlü ihtimalin değerlendirildiğini bildirdi. Yangının çıkış noktası ve nedenine ilişkin kesin bir bulguya henüz ulaşılamadığını yineleyen Sazak, ''Şu an için kesin bir şey söylemek için erken. Sabotaj dahil her türlü ihtimali düşünüyoruz, ama henüz net bir bilgi yok. Biraz daha çalışmaya ihtiyacım var'' dedi. Bu arada, enkaz bölgesinde çöken demir konstrüksiyon yığınları arasında, uçak motoru, bilgisayar malzemeleri, kürkler, tekstil ürünleri, karides sandıkları ve ilaç malzemeleri dikkati çekti. Enkazın orta noktasına yakın bir bölgede, etrafı sarı şeritle çevrili olan ve radyoaktif sızıntının yaşandığı yer olduğu belirtilen alanın beton dökülerek kapatıldığı gözlendi. Sistem Lojistik'e ait kasaların da dışardan küçük çaplı hasarın dışında büyük bir zarara uğramadığı, iç tarafta da herhangi bir hasar olmadığı görüldü.