Fikret Bila, namazdan niye rahatsız oluyor?
Milliyet gazetesinde iç sayfada
manşet: “9 şehide
veda”..
üstünde bir resim: General rütbesinde subayların da olduğu askerler, el açmış dua ediyorlar!
Alttaki fotoğrafta ise, Türk bayrağına sarılmış bir şehidin tabutu. Şehidin başörtülü annesi tabutun başında. Daha aşağıda bir başka şehidin cenazesinden fotoğraflı haber. Yine başörtülü şehid annesinin talebi başlıkta: “Bir oğlum daha var, onu da askere alın!”
Milliyet’in sadece 16. sayfası değil, hemen yanıbaşındaki sayfa da, tamamen şehid cenazelerinin görüntü ve haberleri ile dolu.
Namazlar kılınıyor, dualar ediliyor..
Gazetenin, askere de yakın yazarlarından Fikret Bila’nın gündemi ise bambaşka.. “9 şehide veda” başlığının hemen yanındaki köşesinde, okulda namaza karşı çıkma lehine yazı kaleme alıyor, beyefendi!
9 askerimizin cenazesi, namaz kılınarak toprağa verilirken, Fikret’in derdi, Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül’ün oğlunun, iki yıl önce, devam ettiği okulda, namaz kılabileceği bir odanın kendisine gösterilmesini talep etmesi!
Haydaa ki, ne hayda!
Türkiye çalkalanıyor...
ülke 9 yavrusunu, dinsiz
PKK örgütünün saldırısında kaybetmiş!
Fikret Bila’nın konusu, bu ülke çocuklarının
dindar olma istekleri nasıl engellenir, onunla ilgili!
Yuh ki, ne yuh!
Talep yeni değilmiş, iki yıl önceki bir görüşmeye dayanıyormuş, şimdi internet sitelerinde yeni gibi veriliyormuş girizgahı ile, konu getirilip AKParti Genel Başkan Yardımcısı Edibe
Sözen’in, “
Okullara
ibadethane” teklifine bağlanmış!
Açıkca, okulda
ibadethane teklifine karşı çıkmıyor ama, çaktırmadan da bu talebi mahkûm etmeye çalışıyor!
Abdullah Gül’ün oğlu,
kayıt yaptıracağı TED
Koleji’nin müdiresinden, “Namaz kılabileceğim bir yer tahsis edebilir misiniz” diye sormuş da, aslanlar aslanı laikçi müdiremiz, Abdullah Gül’ün oğlunun ağzının payını vermiş!
öyle bir anlatıyor ki Fikret Bila.. “Ağzının payını vermiş” demiyor ama, demekten beter ediyor!
Uzun uzun müdirenin
cevaplarını verip, sanki bu cevaplar çok haklı açıklamalarmış gibi gösteriyor!
Küçücük bir oda tahsisi talebine,
yasakçı müdirenin ne cevap verdiğini merak ettiniz değil mi?
Aktarayım: “Burası okul. Okulda böyle bir yer tahsis edemeyiz. Ayrıca senin okulda ibadet yapacak vaktin de olmaz. Okul programı yoğun!”
çapsızlığa bakın. Cehalete, insanların inançlarını engellemek için bahane üretme mantığına, bir ibadeti yaptırmamak için kindarca yaklaşıma bakın.
Vaktin olmazmış.
Sana ne?
Senin vaktinden mi çalıp, namaz kılacak o çocuk?
Sana ne?
çay içmeye vaktimiz oluyor, yemek yemeye, dinlenmeye,
spor yapmaya, kulüplerde şu etkinliğe/bu etkinliğe katılmaya vaktimiz oluyor da, namaz kılmaya mı vaktimiz olmuyor?
Bunlar, yasakçı müdireye bizim sorularımız.
Fikret Bila, laikçi müdirenin bu açıklamalarını, adeta çok tatmin edici, şahane mi şahane, ayağa kalkıp alkışlanacak izahatlar gibi görmüş olmalı ki, tek yönlü bombardımanına devam etmiş. Yasakçı müdirenin konuşmasını şöyle sürdürdüğünü aktarmış: “Eğer namaz kılmak için bir yer istiyorsan, bu eksikliği evde giderebilirsin. Kazaları evde kılabilirsin ama okulda olmaz!”
Yuh ki, ne yuh!
Ne öğretmen baskısı, ne idareci baskısı. çocuk kendi özgür iradesi ile, gösterilecek
küçük bir odada, namaz kılmak istiyor! Topu topu isteği bu!
Briçe, izciliğe, satrança, bilmem neye oda bulan kolej müdiresi, namaz kılınması için küçücük bir oda bulamıyor! “Evinde kılabilirsin” diyor.
Sanki evinde kılacağı namazı, hanımefendiye soracaklarmış!
Utanmazlığa bakın.
Bu utanmazlığı, hiç sıkılmadan, 9 şehidin cenazesinin kaldırıldığı gün yapabiliyorlar!
9 şehidin cenaze haberlerinin hemen yanıbaşında yapabiliyorlar!
Bir tarafta subaylar, ellerini açmış dua ediyor..
Bir tarafta ise, “Namaz kılman için, sana oda veremeyiz” cevabına övgü!
Amaç ne ki?
Dağdaki teröristlerin,
eleman bulmakta zorluk çekmemesi için, ateist/dinsiz
genç sayısının çoğalması mı?
Başka ne olabilir?
Ne olabilir ki; kendi halinde bir öğrencinin, kapalı bir odada kılacağı namaza engel çıkartıyorlar! Sergiledikleri rezalet yetmiyormuş gibi, bir de bunu ballandıra ballandıra anlatıyorlar!
Hem de böyle bir günde!
ALİ KARAHASANOĞLU/VAKİT