Düşünce özgürlüğünü suç sayan
kanun maddeleri 'Hıyaneti Vataniye' yasasından bu yana farklı kanun numaralarıyla varlığını koruyor. Düşünce ve fikir hürriyetinin önüne çıkan kısıtlamalar kimi zaman "Türklüğü, devleti, cumhuriyeti... alenen tahkir ve tezyif" kimi zaman da, "irtica, bölücülük, halkı kamplara ayırmak" başlıkları altında kanun maddelerinin içine girdi.
12
Eylül askeri darbesinin ardından getirilen "Sıkı Yönetim Yasası", "1982 Anayasası", Turgut
Özal döneminde kaldırılan TCK'nın "141 ve 142. maddeleri", eski TCK'nın "312. ve 159." maddeleri ve son olarak da 301. madde...
BİNLER MAĞDUR OLDU
12 Eylül döneminde başta üniversite öğretim üyeleri olmak üzere birçok kamu görevlisinin işten atılmasına neden olan 1402 sayılı Sıkı Yönetim yasasının ardından fikir özgürlüğü yargılanmaya devam ediyor. 12 Eylül darbesi sonrası ara rejim döneminde toplam binlerce kişi 1402'den mağdur oldu.
MADDE FARKLI AMA...
Turgut Özal, 1991'de terörle mücadele gerekçesiyle 3713 sayılı yasayı çıkartırken, Ceza Yasası'nın vatana ihanet ve irtica ile ilgili sınırlamaları getiren 141, 142 ve 163. maddeleri yürürlükten kaldırdı. Son olarak AB'ye uyum yasaları çerçevesinde yeniden düzenlen TCK'da ise, eski TCK'nın 312. ve 159. maddesinin yerine de 301. maddedeki hükümler düşünce ve düşünceyi ifadeyi suç saydı.
TCK'nın 301. maddesinde, eski 159. madde hükümleri hafifleştirilmek istenirken, eski maddedeki 'tahkir ve tezyif' deyiminin yerine 'aşağılama' sözcüğü konuldu. 301'ncı maddenin başta gelen mağdurlar Nobel edebiyat Ödülü alan Orhan Pamuk, Hrant Dink, Elif Şafak, Hasan Cemal, Abdurrahman Dilipak, Ferhat Tunç, İpek Çalışlar ve çok sayıda yazar ve edebiyatçı oldu.
301 için kim ne dedi?
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Ahmet Gökcen: Maddenin formülasyonunda problem yok. Eskiden 'aşağılama' yerine 'tahkir ve tezyif' sözü vardı. Bunun anlamı 'hor görme', 'adi, bayağı gösterme', 'aşağılama'ydı. Türkçe olsun diye 'aşağılama' denildi. Ama bunu 'tahkir ve tezyife göre maddenin kapsamını genişletmiş' gibi anlayan meslektaşlarımız da olabilir. Ancak maksat maddenin kapsamının genişletilmesi değildi.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Doç. Dr. Adem Sözüer: Eskiden 'tahkir ve tezyif' suçunu düzenleyen 159. madde vardı. Yeni kanun hazırlanırken 'İfade özgürlüğünü sınırlıyor' diye madde daha somut hale getirildi. Ama uygulamada bu tür davalar açılmaya başladı.
AK Parti Kastamonu Milletvekili ve Komisyon Başkanı Hakkı Köylü: Savcılar dava açabilir. Ama bu tür suçlarda mahkemelerin takdir hakkı geniştir, yani yoruma açıktır. Mahkemelerden çıkacak kararları beklemek lazım. Uygulamaları gördükten sonra maddenin değişip değişmeyeceğine karar verilebilir.
CHP Çorum Milletvekili Feridun Ayvazoğlu: Türklüğün kesinlikle kafatasçı bir anlayışla yazılmadığını kabul etmeliyiz. Fakat 'Benim özgürlüğüm vardır, Türk devletini de Türklüğü de, devletin, TBMM'nin manevi şahsiyetini de tahkir ederim, hakaret ederim' diye bir anlayış olabilir mi?