- Hocaefendi, Özal'ın ülkemiz ve milletimiz adına yaptığı büyük iyilikleri anlattı.
- O'nun döneminde kaldırılan TCK 163'üncü maddesini, bugün yeniden hortlatmayı düşünenlerin densizlik yaptığına işaret etti.
Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi, Herkül Nağme'de yayınlanan sohbetinde 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı hayırla yad etti, O'nun ülkemiz ve milletimiz adına yaptığı büyük iyilikleri anlattı. Uzun yıllar dindarların üzerinde kılıç gibi sallanan TÜRK CEZA KANUNU'NUN 163. maddesini Özal'ın kaldırdığını hatırlattı.
Fethullah Gülen Hocaefendi: "Olumsuzlukların temerküz ettiği bir dönemde bir yönüyle bazı şeyleri yırtarak bir kısım olumlu şeyle merkezde çok küçük iyilikler muhit hattında çok büyük iyiliklere tekabül eder. Şartlar ve konjönktür o dönemde onun yaptığı iyilikleri yapmaya müsait değildi."
"Şimdi Hazret bu maddeyi kaldırdı, sildi. Müslümanların başında bütün kalbi ve ruhi hayata müteveccih. o istikamette otağlarını kurmuş. İnsanların ruhlarına girmeye çalışan ister Aziz Mahmut Hüdai hazretleri taraftarları, ister Alvar İmamı taraftarları, ister Süleyman Efendi Hazretleri taraftarları, ister Çarşamba Cemaati Mahmut Efendi Hazretleri taraftarları, ister Menzil Cemaati taraftarları o insanlar da sürgün edildiler yani, belli bir dönemde sürgün yaşadılar hepsi. Ama daha çok da Hazreti Bediüzzaman üzerinde duruldu. Ve 35 sene görülmedik eza çekilmedik cefa kalmadı."
Hocaefendi günümüzde de geçmişteki 163'ü çağrıştıran örgüt söylemlerinin olduğuna dikkat çekti. Bunun densizlik olduğuna işaret etti.
Muhterem Hocaefendi: "Biliyorsunuz yani birinci fıkra cemiyet kurma diyor. Günümüzde de örgüt filan diyenler, aynı şeyin olmasını arzu eden insanlar iktisadi, siyasi, kültürel devletin temel nizamlarını dini esaslar üzerine kurmak maksadıyla cemiyet teşkili. Birinci fıkra bu."
"Birileri yeniden o ruhu birilerine karşı hortlatmayı düşünüyorlarsa, o mevzudaki olumlu şey karşısında böyle bir niyet böyle bir düşüncenin ne derece bir densizlik olduğunu ifade etmeye de dal bi delaleyle olmasa bile dal bir iktizayla, dal bir tazammunla, dal bir işareyle delalette bulunmaya çalıştık."
Hocaefendi merhum Özal'la vefatından önce tedavi için geldiği Houston'da görüşmelerini ve O'nun Orta Asya'daki hizmetlere verdiği önemi anlattı:
"Vefatından bir hafta on gün evvel arkadaşlara haber gönderdi. Orta Asya'da hizmete harekete karşı değişik olumsuz şeyler var dedi. Ve fakir burada hastanede Houston'da kendisini ziyaret ettiğimde sarıldı hıçkıra hıçkıra ağladı, şahidim var. Şahitlerden bir tanesi de burdadır. Hıçkıra hıçkıra ağladı. "Ben bu hizmetin önemini, insanlık için ne ifade ettiğini bu çevremdeki insanlara anlatamıyorum" dedi. Dert yandı hıçkıra hıçkıra ağladı."
"Döndü Türkiye'ye geldi. Ve sonra dedi ki ben gidip teminat olayım. Kendisine refakat eden insanların ifadeleriyle, Özbekistan'a uğradı. Türkmenistan'a uğradı. Kırgızistan'a uğradı. Tacikistan'a uğradı dolaştı. Ve uğradığı her yerde devlet başkanlarına dedi ki "Bu arkadaşlara ilişmeyin ben bunlara kefilim" dedi. Döndü geldi iki gün sonrada ruhunun ufkuna yürüdü."
Zehirlenme iddiaları sonrasında kabri açılan ve vücudu hiç bir bozulmaya uğramamış olarak kabirden çıkarılan merhum Özal'ın bu durumu onun şehid olmasına yorulmuştu. Hocaefendi de sohbette bu konuya değindi.
Fethullah Gülen Hocaefendi: "Fatih'te zehirleniyor ihtimal birine göre. Yavuz cennet mekan da zehirleniyor. Turgut Özal da zehirleniyor bilemeyiz. "
"Allahualem o zat da ruhunun ufkuna yürüdüğü anda, öyle görünmez bilinmez bir kuşun semanın sonsuzluğuna doğru açılıp gitmesi, onu da zehirlediler onca iyilik yaptı."
"Allah celle celalu demek, yerine göre, zamanına göre konjonktürel olarak, yaptığı bu şeyler çok büyüktü ki Allah (cc) o zatı bu mevzuda recmen bilgayb yapmak karanlığa taş atmak yakışmaz insana. Fakat onu firdevsiyle sevindirdi. Allah şehit etti ve firdevsiyle sevindirdi."