İşte o açıklama;
09
Aralık 2010 tarihinde “
Öcalan'dan
Gülen'e
zeytin dalı” şeklinde haberlerle başlayan tartışmalar basın yayın organlarında halen devam etmektedir. Bu nedenle aşağıdaki hususların kamuoyuna duyurulması gerekli olmuştur:
Öncelikle, tartışmaların başlangıcını teşkil eden görüşmeyi Sayın
Hüseyin Gülerce gazeteci kimliği ile yaptığını, kendisinin bir hareketin sözcüsü olmadığını açıkça ifade etmiştir. Nitekim, Sayın Gülen'in bir temsilcisi, sözcüsü bulunmadığı tarafımızca da defaatle kamuoyuna duyurulmuştur.
Bu görüşme sonrası bazı yayınlarda “Terör örgütü
PKK'nin lideri Öcalan, avukatları aracılığıyla Gülen cemaatine
işbirliği teklif etti”, “PKK-
Cemaat yakınlaşması”, “Öcalan-Gülen ittifakı” gibi ifadelere yer verilmiştir. Bu tür haberlerin Sayın Gülen aleyhinde kamuoyu oluşturmaya yönelik maksatlı yayınlar olduğu aşikârdır. Bazı yayınlarda ise “Apo'nun yaklaşımının değişken, taktiksel, stratejik olduğu” yönünde değerlendirmeler yapılmıştır.
Bu gelişmeler nedeniyle bir kez daha vurgulamak istiyoruz: Sayın Gülen bütün ömrü boyunca sevgi, kardeşlik, birlik ve beraberlik, sulh ve
adalet gibi değerlerin gönüllerde yer etmesi için çabalamıştır. Irk, dil, düşünce farklılıklarını bir zenginlik görerek ve herkesi kendi konumunda kabul ederek
diyalog ve hoşgörüye davet etmiştir.
Sayın Gülen insanları yaşama değil yaşatma amacına, erdemli bireyler olmaya
teşvik etmiştir. O'nun düşüncelerinin ekseninde “insan” ve evrensel değerler çerçevesinde insanlığa
hizmet yer almaktadır. Zira, Sayın Gülen “yaratılan”ı, “Yaradan”dan dolayı sevmekte ve “insanların bir tarağın dişleri gibi eşit olduğu”na inanmaktadır. Yani müvekkilimin düşünce ve faaliyetleri onun
inanç dünyasından neşet etmektedir. Bu inanç sistemi dönemsel, taktiksel değil; insanlığın dünya ve ukba saadeti adına ebediyet buudludur.
Sayın Gülen eserlerinde insanoğlunun kin, nefret,
öfke, şiddet gibi boşluklarında bulunan tahrip duygularının, anarşi hislerinin, kargaşa anaforlarının
ilahi ufuklu iyi bir
terbiye ile zapt u rapt altına alınabileceğini; potansiyel insanlıktan hakiki insanlığa yükselebileceğini ifade etmektedir. Buna mukabil anarşi ve
terör ise şiddetle, zulümle insanı ve insanlığı yok etmeyi hedeflemektedir.
Dolayısıyla bütün hayatı boyunca şiddetin, kaba kuvvetin karşısında duran Sayın Gülen'i suçlayıcı bu tür yayınlar ona karşı en büyük haksızlık teşkil etmektedir. Sağduyulu kamuoyunun takdirlerine arzederiz.
Fethullah Gülen Vekili
Av. Orhan
Erdemli