Hukukçular uyardı: Bu yetkiler FAZLA

Polis ve jandarmanın yetkilerini artıran yasa değişikliğiyle konut, işyeri ve eğitim kurumlarında arama yapmanın kolaylaştırılması, barolar, hukukçular ve insan hakları derneklerinin tepkisine yol açtı.

Hukukçular uyardı: Bu yetkiler  FAZLA

İstanbul Barosu, bugün Meclis Genel Kurulu'nda görüşülmesi beklenen Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'nda (PVSK) değişiklik öngören yasa teklifinin, herkesi potansiyel suçlu sayan bir anlayışla hazırlandığını öne sürerek, getirilen düzenlemelerin hukuk devleti ve demokratik haklardan geriye dönüş niteliğinde olduğunu savundu. Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar da yapılmak istenen değişikliklerin 'polis devleti' sürecini başlatacağını vurguladı. Türkiye İnsan Hakları Vakfı ise yasa değişikliğini "güvenlik gerekçesiyle yaşam hakkı ve kişi güvenliğini ortadan kaldırmaya yönelik girişim" olarak nitelendirdi. Hukuk ve Hayat Derneği Başkanı Avukat Nurullah Albayrak, tasarıda yer alan bazı düzenlemelerin, Anayasa'yla güvence altına alınan özel hayatın gizliliği, konut dokunulmazlığı ve eğitim özgürlüğü ilkelerine aykırı olduğunun altını çizdi. Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Avukat Hüseyin Biçen de AB uyum yasalarıyla insan hak ve özgürlükleri alanında sağlanan güvencelerin bu yasa teklifiyle geri alındığını vurguladı. Biçen, yapılan düzenlemelerin 12 Eylül darbesinden sonra kabul edilen antidemokratik Anayasa'ya bile aykırı olduğunu ifade etti. PVSK'da değişiklik öngören kanun teklifiyle polisin durdurma ve kimlik sorması, herhangi bir suç işlenmeden önce konut, işyeri ve okullar da dahil olmak üzere halka kapalı ve açık alanlarda önleme araması yapması kolaylaşıyor. Parmak izlerinin polis ve jandarma arşivinde ayrı ayrı arşivlenmesine imkân sağlanırken, kişilere karşı cop ve silah kullanmada polisin takdir yetkisi genişletiliyor. Kanunda polise tanınan yetkilerin, emniyetin görev alanı dışındaki bölgelerde jandarma tarafından kullanılması öngörülüyor. PVSK'nın 4. maddesine eklenen "Durdurma ve kimlik sorma" başlıklı bölümün bu şekliyle keyfi uygulamalara açık olduğu belirtiliyor. Bu nedenle yasaya bir ekleme yapılarak kimlik sorma işleminden sonra talep üzerine tutanak tutulmasının zorunlu hale getirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Teklifte polisin silah, cop ve zor kullanma yetkisi de genişletiliyor. Polis, görevini yaparken direnişle karşılaşması halinde, zor ve silah kullanmaya yetkili kılınıyor. Ayrıca polise duraksamadan ateş etme yetkisi yeniden veriliyor. Yapılmak istenen değişiklikle hukuk devleti ve demokratik haklardan geriye gidileceğine işaret eden barolar, hukukçular ve insan hakları dernekleri, ya yasa teklifinin geri çekilmesini ya da AB uyum yasaları, Anayasa ve Ceza Muhakemesi Kanunu dikkate alınarak aykırı hükümlerin çıkarılmasını istiyor. Zaman
<< Önceki Haber Hukukçular uyardı: Bu yetkiler FAZLA Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER