Talebi reddedilen
Yıldırım'ın başvuru dilekçesinde çarpıcı tespitlere yer verdiği ortaya çıktı.
Mehmet Ağar'ın
Susurluk Davası kapsamında
emniyet genel müdürü olduğu dönemle ilgili, 'Cürüm işlemek için
silahlı teşekkül oluşturduğu' iddiasıyla
Ankara 11. Ağır
Ceza Mahkemesinde yargılandığı davada ilginç gelişmeler yaşanıyor. 10
Nisan 1996'da kardeşi öldürülen
Zeynep Yıldırım,
mağdur oldukları gerekçesiyle müda-hillik talebinde bulundu. Yıldırım'ın kardeşi Mustafa
Bektaş İstanbul'da saldırıya uğramıştı. Yıldırım'ın talebi
mahkeme tarafından reddedildi. Ancak Yıldırım'ın katılma talebi için hazırladığı dilekcede önemli iddialarda bulunduğu ortaya çıktı.
Bu tespitlerden bazıları şöyle:
* Bu
suç örgütü hafife alınmamalıdır. Ne Mehmet Ağar tarafından kurulmuştur ne de o
emekli olduğu için ortadan kalkacaktır. Bu örgütün tarihinde esrarengiz çalışmalar yatmaktadır.
Kürt-Türk,
Alevi-
Sünni, dinci-laik vb. etnik ve dinsel farklılıkları kışkırtıp birbirlerini kırmaları için yazılan senaryolar, uygulanan provokasyonlar ve
muhalif hareketlere yönelik saldırılarda (19771
Mayıs katliamı,
Maraş 1978, Çomm 1980,
Sivas 1993,
Gazi katliamları 1995,
Danıştay saldırısı,
Mersin'-de
bayrak provokasyonu,
linç girişimleri, Laik-Kemalist aydınlara, gazeteci ve sendikacılara yönelik provokatif
cinayetler) hükümetler, ordu, polis,
JİTEM, MİT, Özel
Harp Dairesi, valiler, mahkemeler, cezaevleri, itirafçılar, ordu kışlalarında eğitilen Hizbullahçılar, korucular,
mafya çeteleri eliyle nasıl icra edildiğinin, yeri geldiğinde kendi uşaklarını bile tereddüt etmeden harcayabilen, hükümetler kurup hükümetler deviren bir rejimin kodlan saklıdır.
■ Üyelerinden birisine sahte silah ruhsatı vereceği zaman, ilgili kolluk araştırmasını yapan
karakolun adresini bu üyesine adres gösterebilecek kadar rahat davranmaktadırlar. Hazırlanan fezlekede "
Silah ruhsatı için ikametgah adresi olaraktan araştırma yapan Mecidiye Karakol binasının adresinin, Mehmet Özbay'ın (Abdullah ÇATLI) adresi olarak yazılıp, ikametgah ilmühaberi düzenlendiği ifadeleri yer almaktadır.
Gökhan ÖZDAĞ