Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı
Cemil Çiçek,
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Irak'ın kuzeyindeki
terör örgütü unsurlarına yönelik gerçekleştirdiği
sınır ötesi harekatın ardından sürdürülen
tartışmalarla ilgili olarak, ''Açık bir
toplumuz, çok şeyi tartışabiliriz, tartışmalıyız. Ama tartışmak ne kadar önemliyse tartışmayı bitirmek de o kadar önemlidir'' dedi.
Cemil Çiçek, NTV'nin canlı yayınına katılarak gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.
TSK'nın Irak'ın kuzeyine gerçekleştirdiği sınır ötesi harekatın ardından askeri
yetkililerle siyasiler arasında bir tartışma yaşandığına dikkat çekilerek, Genel
kurmay Başkanlığından dün gece yapılan yazılı açıklamanın ardından bugün de CHP'den sert bir açıklama yapıldığının hatırlatılması üzerine Çiçek, bu tartışmaların dışında dün
akşam Fenerbahçe'nin Sevilla karşısındaki galibiyetiyle çok mutlu bir olay yaşandığını da belirterek, Fenerbahçe'yi kutladı, başarı dileklerini ifade etti. Çiçek, ''Demek ki
Türkiye, bir taraftan böyle mutlu olaylar yaşarken, öbür taraftan da sert tartışmaların yaşanabildiği bir
ülke'' dedi.
Konuşulan, tartışılan
PKK terörünün yeni bir olay olmadığını, yaklaşık 25 yıllık geçmişi bulunduğunu belirten Çiçek, bu konunun partiler üstü bir konu olduğunu kaydetti. Bu konunun aradan geçen sürede iktidarda bulunan her partinin gündeminde olduğunu kaydeden Çiçek, ''Bu konu bir devlet sorunudur. Maalesef
seçim öncesi, seçim sonrası bir kısım partilerimiz iktidardakini suçlamak adına bunu bir hükümet meselesi gibi, iç
politika, iç istismar konusu gibi, siyasi
rant elde etmek için kullandı'' diye konuştu.
Bu tür olayların zaman zaman şehit cenazelerinde de yaşandığına dikkati çeken Çiçek, bunun çok yanlış olduğunu anlattı.
Çiçek, ''Bu devlet meselesidir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin meselesidir. Bugün iktidarda biz varız, yarın bir başkası olur. Sorun bu boyutta ele alınmadığı takdirde, yani 'ben gelirim terör biter, falanca gelirse terör devam eder' tarzındaki yaklaşımı 1980 öncesinde de yaşadık'' dedi. O dönemde de
terör olayları yaşandığını hatırlatan Çiçek, CHP'nin o dönemde
Milliyetçi Cephe hükümetlerini suçlayarak, ''Ben gelirim bu işi çözerim'' dediğini, iktidara geldiğinde ise ölenlerin sayısının her gün 20-30'u geçtiğini söyledi.
-''KENDİ GÖLGEMİZİ TAŞLAMAYA ÇALIŞIYORUZ''-
Tartışılan konunun, ''tek bir tedbirle sonlandırılacak bir bela olmadığını'' kaydeden Çiçek, ''Bir konu bütün boyutlarıyla bilinmeyince o zaman birbirimize
yumruk sallıyoruz, yeri geliyor kendi gölgemizi taşlamaya çalışıyoruz'' dedi.
Çiçek, Irak'ın kuzeyine yönelik hareket öncesinde ''kalemi eline alıp, haritaların karşısına geçenlerin 'şuradan girilir, buradan çıkılır' diye anlatarak, vatandaşı sanki bir sınır ötesi
operasyon yapılırsa terörün biteceği gibi bir iyimserliğe sevk ettiğini'' söyledi.
Tartışılan
terör örgütünün dünyada en çok desteklenen örgüt olduğunu vurgulayan Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bir taraftan bu ülkenin evlatları eksi 25 derecede, karda kışta
Kuzey Irak'ta operasyon yapıyor, öbür taraftan bu örgütün parasal kaynağını teşkil eden bir
dava, usulü hatalardan dolayı zaman aşımına uğratılarak, bu örgüte 53 milyon dolarlık kaynak batıdan sağlanıveriyor bir
mahkeme kararıyla. Terör örgütü, sadece Kuzey Irak'ta değil, yöneticileri birçok yerde dolaşıyor.
Eğer gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklerseniz ondan sonraki bütün düğmeler yanlış olur. Biz bu tartışmalara yanlış bir yerden başladık.
Meclis bir yetki verdi, hükümet de dedi ki 'ben bu yetkiyi kullanacağım'... Türk Silahlı Kuvvetleri de böyle bir operasyon için nelere ihtiyaç duyuyorsa bildirdi, biz de bunu hükümet direktifi haline getirdik. Bu operasyon önce havadan yapıldı, sonra bu yetmedi karadan da yapılması gerekti. Ümit ederiz ki bu son olur. Bütün bu süre zarfında herkes kendini, Silahlı Kuvvetler'in, hükümetin yerine koyarak kamuoyu baskısıyla karar aldırılmak istendi. Halbuki bu, çok
teknik bir konudur.''
-''YENİ KARARLAR ALMAK GEREKEBİLİR''-
Çiçek, muhalefetten de zaman zaman ''ne duruyorsunuz'' diye eleştiriler yöneltildiğini, ''
Hükümetin bir yerlere angajmanı olduğu için harekat geciktiriliyormuş'' izlenimi verilmeye çalışıldığını söyledi.
Kış koşullarında çok önemli bir harekatın gerçekleştirildiğini anlatan Çiçek, ''O zaman da 'baharda olması gerekirken, kışta niye oldu' tenkidi yapıldı. Herkes kendini kurmay yerine koyarak kararın verilmesini bile tartışma konusu yaptı'' dedi.
Harekat başarıyla devam ed
erken bazı televizyon kanallarında, gazetelerde ''hedefin
Kandil Dağı olduğu'' yönünde haberler yer aldığına dikkati çeken Çiçek, böyle bir resmi açıklama olmamasına rağmen bu haberlerle toplumda beklentinin alabildiğine yükseltildiğini söyledi.
Çiçek, teknik bir konu olmasına rağmen kara harekatının başlamasının da bitişinin de tartışma konusu yapıldığını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Niye erken çekildi, niye geç çekildi... Bu tartışmalara enini boyunu
hesap etmeden başladık, halen de götürüyoruz. Açık bir toplumuz, açık bir toplumda çok şeyi tartışabiliriz, tartışmalıyız. Ama tartışmak ne kadar önemliyse, tartışmayı bitirmek de o kadar önemlidir. Bana kalırsa bu tartışmayı bitirmek lazım. Bunu çok daha ileri götürmek doğru olmaz. Çünkü bu operasyonlar bitmemiştir. Temennimizdir ki son olsun. Ama dünyadaki gerçeğe, uğraştığımız işin karmaşıklığına baktığımızda ola ki yarın tekrar benzeri faaliyetlerde bulunmak, yeni kararlar almak gerekebilir.''
-ABD'NİN TAVRI-
Çiçek, harekatın bitişinde ABD'nin etkisine yönelik tartışmalara dikkat çekilmesi üzerine de şunları söyledi:
''
Genelkurmay Başkanı diyor ki 'bu kararı biz verdik'. 'Yok canım, siz söylüyorsunuz ama böyle değil'... Bu kadar şüphe üzerine bir devlet hayatı, toplum hayatı olabilir mi? Birbirimize güvenmemiz lazım. Niye koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti, oradan buradan emir alan durumda olsun ki. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı'na, Başbakanı'na,
Genelkurmay Başkanı'na güvenmeyeceğiz veya bir başka kuruma güvenmeyeceğiz. Güvensizlik üzerine bir toplum hayatı olabilir mi?''
''ABD'li yetkililerin yaptıkları açıklamaların Kuzey Irak'taki Kürtlere hoş görünme çabası olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğine''' yönelik bir soru üzerine de Çiçek, ''Onların da kendilerine göre bir politikaları, dertleri, sıkıntıları var. Acaba bu beyan Türkiye'ye karşı mı yoksa başka tarafa karşı mı diye bir de öbür tarafından bakmak varken, bunu illa kendimizle birebir ilişkili bir beyan olarak kabul ediyoruz ve yapılan bunca mücadeleyi, çabayı, başarıyı gölgeleyerek sizin ifadenizle söylüyorum sert bir tartışmanın kavganın konusu yapıyoruz. Bu çok doğru değil'' karşılığını verdi.
Çiçek, şöyle devam etti:
''Bu beyanlar biraz parça tesirli konulardır.
Amerikan kamuoyu, ABD seçimleri, Irak'ta olup bitenler var. Biz bu tartışmalara her cepheden artık noktayı koymalıyız. Dedim ki dedi... O onu dedi, bu bunu dedi... Bununla nereye varacağız. Kim söyleyecekse söylemiş, söylenenler geride kalmıştır. Biz ileriye bakalım. Bu meselede en büyük başarı halkımızın moralinin yüksek tutulması, mücadeleyi yürüten güvenlik güçlerimizin moralinin en üst seviyede tutulması, birbirimize güvenerek bu işi götürmemiz lazım. Muhalefet icabı bazı sözler söylenebilir. Bu sözler bize söylenebilir, biz bunları anlarız değerlendiririz.''
Toplumun kafasında yapılan açıklamalardan sonra bazı tereddütler oluştuğunu, harekatın yarıda kesildiği yönünde izlenim yaratıldığını kaydeden Çiçek, ''Yapılan açıklamalar esasen yanlış değerlendirmelere, bilgilere dayandığı için bunu tashih etmek, kamuoyunu tatmin etmek maksadıyla yapılmış olan açıklamalardır. Bunu bu şekilde değerlendirmek lazım. Çünkü ithamlar 'siz filancadan emir aldınız, çekildiniz'' tarzında olunca, işin içerisinde olanların da ne kadar zorlukla bu harekatı yürüttüklerini inandırıcı bir üslupla ortaya koymaları gerekti'' diye konuştu.
Cemil Çiçek, dünyanın hiçbir yerinde bu tür operasyonların bütün açıklığıyla kamuoyu önünde tartışılmadığını belirterek, ''Halbuki biz, bu operasyonlar sanki Fenerbahçe- Sevilla maçı gibi naklen izliyoruz. Bu kadar açık bir operasyon dünyanın hiçbir yerinde yürütülmüyor'' dedi.
AA