Bahçesinden yol geçirilmek istenen Güngören’deki Özel Merter Fatih İlkokulu ve Ortaokulu’nun bahçe duvarı ve güvenlik kulübesi önceki gece belediye ekiplerince yıkıldı. Bayramın üçüncü gecesinde yıkım haberini duyan yüzlerce veli, okul önünde toplandı. Velilerin ve okul yöneticilerinin yapılan işlemle ilgili tutanak imzalattırmak istedikleri belediye görevlileri, tutanağa imza atmaktan kaçındı. Hasan Münir adlı veli, “Yol yapmanın insanları birbirine ulaştırdığını zannederdim. Ama bu yolun gönülleri nasıl ayırdığını burada yaşayarak bu gece görmüş oldum. Buna yapanları Allah’a havale ediyorum.” dedi. Daha önce bu okulda okuyan Ayşe Nur Tunç adlı kız ise yıkım ekiplerini gözyaşlarıyla izledi.
Velilerden Yusuf Karaç, “Biz buraya çocuklarımızı okulun bahçesi için filan göndermiyoruz. Okulda verilen eğitime, okulun öğretmenlerine, idarecilerine güvendiğimiz ve onlara inandığımız için gönderiyoruz. Okulumuzun 1 metrekare bile bahçesi olmasa yine çocuğumu gönderirim.” diye konuştu. Engin Aman ise, “Bayram günü bu yapılanlar büyük bir zulümdür. Rabbim en kısa zamanda bunları ters çevirsin bunu yapanlara.” değerlendirmesini yaptı. Merter Fatih Koleji Koordinatör Müdürü Mehmet Dikmen de “Velilerimizin içi rahat olsun, biz kaldığımız yerden eğitimimize devam edeceğiz. Bayram günü bir eğitim kurumunun bahçesinden yol geçirmek bahanesiyle yıkım yapmak çok onur kırıcı. Okulumuzla ilgili pek çok tezvirat ürettiler. Buradaki doluluk oranımız şu an yüzde 96.” şeklinde konuştu.
Avukat Fikret Duran ise okulun sağında ve solundaki işyerlerine yönelik herhangi bir tasarruf, yıkım söz konusu olmadığına, sadece okula yönelik bir hukuksuz uyulamaya imza atıldığına dikkat çekti. Duran şunları söyledi: “Buradan yol geçtiği bahisle yıkım kararı vardı, itiraz ettik. İstanbul 2. İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararı verdi. Belediyenin avukatları ise buna itiraz etti. Ancak mahkeme yıkımın gerçekleşmeyeceği yönünde daha uzun ve gerekçeli bir karar daha verdi. Fakat, belediye avukatları Bölge İdare Mahkemesi’ne tekrar itirazda bulundu. Son kararı biz de gece öğrenmiş olduk. Bu karar bize tebliğ edilseydi itirazımızı yapardık. Savunma hakkımız verilmeden infaz gerçekleştirilmiş oldu.”