İstanbul, son dönemlerde özellikle toplu taşıma araçlarına yönelik terör ve tedhiş eylemlerine sahne oluyor. Geçtiğimiz günlerde çeşitli semtlerde İETT'ye ait otobüslerin molotofkokteylli saldırılara maruz kalması, toplu taşımadaki güvenlik problemini bir kez daha gündeme getirdi. Kurum, PKK ve sol tandanslı yasadışı örgüt saldırıları sebebiyle her yıl milyonlarca YTL zarara uğruyor. Sadece 1 Ocak'tan bu yana her biri 180-360 bin YTL’lik 11 otobüse düzenlenen saldırılar ırhasar bedeli 250 bin YTL. SAKINCALI BÖLGEYE SAKINCALI TARİFE! Belediye otobüslerine düzenlenen saldırılar sadece İETT'yi etkilemiyor. Üst düzey bir kurum yetkilisinin sözleri konuya açıklık getiriyor: "Biz devleti temsil ediyoruz. Ancak saldırganlar şunun farkında değil; araçlar toplu taşımanın bel kemiği. Atıl kalmaları en başta kendilerini, ailelerini, komşularını ve tüm bölgeyi etkiliyor. Vergilerle alınan otobüsler milletin malı. Meseleyi bu yönüyle de düşünmeli." Saldırılarda yaralanan veya psikolojisi bozulan şoför ve yolcular da bir başka trajediyi yansıtıyor. Riskli bölgelerde aksayan seferler ise halkın mağduriyetine tuz-biber ekiyor. Sakıncalı listedeki Ümraniye Mustafa Kemal Mahallesi’nin Muhtarı Cuma Kara, eylül ayından bu yana akşam 5'ten sonra İETT otobüslerinin bölgeye gelemediğini söylüyor: "Yetkililere durumu anlattık; ama güvenliği gerekçe gösterdiler. Aylık kart taşıyan herkes mağdur. Neticede burası dar gelirli bir mahalle." İETT yetkilileri, riskli bölgelere eski otobüsleri gönderdiklerini de gizlemiyor. Ancak saldırıya uğrayan otobüsler her zaman eski olmuyor. Mesela saldırıya uğrayan son araçlardan biri 2006 modelmiş. Bazı hatlarda güvenlik zafiyeti bulunduğunu dile getiren İETT yetkilileri, meseleye yeterince sahip çıkılmadığını ileri sürüyor. Emniyet'in saldırı ihtimali yüksek yerleri, gün ve saatiyle birlikte kendilerine bildirdiğini ifade eden üst düzey bir yetkili, "Bu durumlarda otobüslerimizi o bölgeden teğet geçiriyoruz ya da sıkıntılı mevkie en yakın durakta yolcuları indiriyoruz. Neticede insanlar mağdur oluyor; ama yine de yetersizlik söz konusu." diyor. Olayların Ümraniye Mustafa Kemal, Üsküdar Esat Paşa, Küçükçekmece Şahintepe Mahallesi, Tahtakale mevkii ve Okmeydanı Şark Kahvesi çevresinde yoğunlaştığına dikkat çekilirken en azından bu bölgelerde güvenlik tedbirlerinin sıklaştırılması talep ediliyor. HASSAS DÖNEME DİKKAT Geçtiğimiz yıl nisan ayında artan saldırılardan sonra İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın "Her otobüse 2 sivil polis yerleştireceğiz." sözünü hatırlatan kurum yetkilileri, şimdiye kadar herhangi bir girişimde bulunulmadığını iddia ediyor. En azından taşkınlık ihtimali yüksek dönemlerde otobüslerde polis bulunmasının önemine işaret eden yetkililer, "Her hatta memur verilmesi zor oluyorsa sakıncalı mahallere sefer yapan 40-50 otobüse 2'şer görevli yerleştirilsin. Onların varlığı art niyetlileri caydıracaktır." diyor. Örgüt eylemlerinin bahar aylarında yoğunlaştığına dikkat çekilerek, içinde bulunduğumuz dönemde tedbirlerin artırılması gerektiği vurgulanıyor. SALDIRI GRAFİĞİ Yıl Araç sayısı Hasar bedeli 1996 13 132 bin YTL 1997 1 8.400 YTL 1998 2 137 bin YTL 1999 5 47.600 YTL 2000 2 257. 600 YTL 2003 54 22 bin YTL 2004 77 150 bin YTL 2005 75 162.884 YTL 2006 70 350 bin YTL 2007 11 250 bin YTL* *Sadece yılın ilk 9 haftasındaki vakalar. 2007’DEKİ BAZI SALDIRILAR 17 Şubat: Ümraniye'de saldırıya uğrayan İETT otobüsü kullanılamaz hale geldi. 25 Şubat: Esenler'de yakılan otobüs, ağır hasar aldı. 2 Mart: Üsküdar'da otobüs ve hareket amirliğine molotofkokteylli saldırı. 3 Mart: Atışalanı'nda bir otobüs yakma hadisesi daha. 3 Mart: Okmeydanı'nda bir otobüs ateşe verildi. 3 Mart: Örnektepe'de 2 otobüse molotofkokteylli saldırı. Aksiyon