2.
Balyoz iddianamesinde,
sanıkların Milli
Güvenlik Hocası olarak görev yaptıkları
İmam Hatip Liseleri'nde öğretmen ve öğrencilerle birlikte duvarlarda asılı tabloları da tek tek fişledikleri anlatıldı.
Balyoz
davasına
bakan özel yetkili
İstanbul 10. Ağır
Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 2. Balyoz iddianamesinde 15'i
tutuklu 28 sanık hakkında tek tek
suçlamalar sıralanırken, ilginç ayrıntılara da yer verildi. En ilginç ayrıntılardan biri ise
Gölcük Donanma Komutanlığı
İstihbarat Şube Müdürü'nün odasının zeminindeki zuladan çıkan
fişlemeler oldu. Darbe için fişleme yapan
ekip, Milli Güvenlik dersine giren
subay öğretmenlerle
İmam Hatip Lisesi'ndeki
Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Sülayman tablolarını da fişlemiş.
Milli Güvenlik Dersi'nde fişleme
Gölcük Donanma Komutanlığı'ndaki zulada ele geçirilen ve 2. Balyoz iddianamesine giren “Hava Bnb.
Hakan Büyükten aldıklarım” isimli klasör içerisinden istihbari çalışma neticesi hazırlanan çok sayıda fişleme dosyası çıktı. 2003 tarihli bazı istihbarat raporlarında yeni Balyoz belgeleri Eskişehir'deki evinde çıkan
emekli Albay Hakan Büyük'ün de imzalarının yer aldığı, şahsın Eskişehir'de Milli Güvenlik derslerine girdiği ve bu dönemde diğer öğretmen ve
okul müdürleri hakkında istihbari mahiyette fişleme niteliğinde bilgiler temin ettiği belirlendi.
Fatih, Kanuni ve
Mevlana var
Üsteğmen E.K. ve Hakan Büyük imzalı rapordaki bilgiler dikkatk çekiciydi. E.K. ve Büyük imzalı raporda, “Milli Güvenlik Dersi öğretmeni olarak görevlendirildikleri bir İmam Hatip Lisesinde öğretmen ve öğrencilerin
Ramazan ayında zorunluluktan oruç tuttukları fikri edindiklerini, okulun çeşitli yerlerinde
Kanuni Sultan Süleyman, Fatih Sultan Mehmet vb. Türk büyükleri ile Mevlana gibi büyük düşünürlerin resimleri ile birlikte sözlerinin asıldığını” anlattıkları görüldü.
Hastanede ‘türbanlı eş' takibi
2001 tarihli “Hv. Müh.Yb.Nuri Gültekin” imzalı el yazısı raporda ise “denizde bir çiftin ayakta ve yarı vücutları suyun dışında zikir ayini yaptıkları, bu şahsın Astsubay M.A olduğu” anlatılmış. Bir başka raporda “çağdaş kıyafeti olmayanların isim listesi” başlığı altında çok sayıda asker eşinin askeri hastaneye gittikleri sırada izlenerek türbanlı şeklinde fişlendikleri ve
Hava Kuvvetleri Komutanlığına yazıldığı belirlendi. HELİN ŞAHİN
5
paşa yakalamaya
itiraz etti
İkinci Balyoz Darbe
Planı davası kapsamında haklarında yakalama emri çıkartılan 8
muvazzaf subaydan 5'i karara itiraz etti. İstanbul 10.
Ağır Ceza Mahkemesinin tensip incelemesi sırasında haklarında yakalama emri çıkartılmasına karar verdiği 8 kişiden Korgeneral Turgut Atman,
Tümgeneral Nedim
Güngör Kurubaş, Tümgeneral
Beyazıt Karataş,
Tuğgeneral Mehmet Eldem ve Tuğgeneral Mustafa Erhan Pamuk'un avukatları, karara itirazda bulundu. Sanıkların avukatı
Ali Fahir Kayacan, itiraz dilekçesinde, “tutuksuz sanıkların davetiyeye rağmen mahkemeye gelmemeleri durumunda kaçak sayılacaklarını, müvekkillerine henüz tebliğ gelmediğini ve dolayısıyla kaçak sayılmalarını gerektirecek bir durumun oluşmadığını” savundu. Müvekkilleri ile
yakalama kararı çıkarılmayan 5 tutuksuz sanığa aynı suçlama ile dava açıldığını belirten Kayacan, yakalamanın kendi müvekkilleri yönünden alınmasının gerekçenin soyut olduğunu gösterdiğini iddia etti.
Balyoz Darbe Planı uygulamaya kondu
2. Balyoz iddianamesinde, Balyoz Darbe Planı'nın sadece plan aşamasında kalmadığı ve
eylem aşamasına da geçildiği anlatıldı. İddianamede, “Planın ‘icra' kısmının
hazırlık safhasına başlanıldığı, istihbarat toplama faaliyetlerinin gerçekleştirildiği, yine hazırlık safhasında öngörülen seminerde planın görüşüldüğü, mühimmatın dağıtılmasına başlandığı ve ortamının şekillendirilmesi çalışmalarının bir kısmının gerçekleştirildiği” belirtildi.