Tutuklanan subayların
ofis ve bilgisayarlarından çıkan bilgiler şok edici cinsten.
Savcılar ulaştıkları
belge ve bilgilerden hareketle şu çarpıcı kanaate varmışlar:
"28
Şubat döneminde
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde '
Batı Çalışma Grubu' adıyla faaliyet yürüten ve oluşumu herhangi
yasal bir kaynağa dayanmayan illegal yapılanmanın, faaliyetlerine halen son vermediği ve günümüzde '
İrticayla Mücadele
Eylem Planı' ardından da '
Kafes Eylem Planı' çerçevesi altında yasa dışı
eylem ve faaliyetlerine devam ettikleri ortaya çıkmış bulunmaktadır.
Yasa dışı olan bu yapılanmanın illegal eylem ve faaliyetleri ancak bazı kamu görevlilerinin ihbarları ve yürütülen
soruşturmalar ile açığa çıkarılıp deşifre edilmiştir."
"Batı Çalışma Grubu" dikkat
çekici bir tespit.
Son günlerin flaş ismi "
Balyoz Darbe Planı"nın hazırlayıcısı
emekli Orgeneral Çetin Doğan 28 Şubat'ta bu yasa dışı yapının başında olduğunu bizzat kendisi ifade ediyor.
***
"
Poyrazköy" ya da "Kafes"
iddianamesi önemli bir ayrıntıya daha dikkat çekiyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde
Ergenekon uzantılı gizli örgütlenmelere işaret ediliyor.
Savcıların tespiti şöyle:
"Ergenekon Terör Örgütü'nün Türk Silahlı Kuvvetleri içersine de sızma ve kadrolaşma faaliyetlerini hedeflediği, soruşturma dosyasındaki delillerden örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri içersinde yapılanma faaliyetlerini gerçekleştirdikleri, Türk Silahlı Kuvvetleri içersindeki irtibatlarını örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda kullanmayı amaçladıkları görülmüştür."
İhbar mektupları ve sanıkların bilgisayarlarından çıkan dokümanlar, bu iddiaları fazlasıyla destekler nitelikte.
Karargâh Evleri, Ataevleri ve
Cumhuriyet Evleri şeklinde Hava, Deniz ve Kara kuvvetlerinde farklı gizli örgütlenmelere gidilmiş.
Savcılar, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne "sızma" planının, ünlü "Ergenekon Lobi" yeniden yapılanma dosyasına dayandığı görüşündeler.
Bu durumda, 1999'dan bu yana aktif örgütlenmeler mevcut demektir.
***
Türk Silahlı Kuvvetleri iddia edilen bu gizli örgütlenmeler içerisinden sadece, Karargâh Evleri hakkında soruşturma başlattı.
O da MİT'in de bu yapılanmayı 2007'de tespit eden bir raporu nedeniyle...
Ne var ki, Ergenekon'da beşinci iddianame tamamlandığı halde, Karargâh Evleri iddianamesi halen sürdürülmekte...
Deniz Kuvvetleri'ndeki yapılanma ilgili Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (
ÇYDD)
Kadıköy Şubesi'nde çıkan bilgisayar kayıtları da ürkütücü.
"Ataevleri" olarak bilinen yapıya
genç teğmenleri kazandırmak için, burs verilen "seçilmiş" kız öğrencilerin "fedakârlığa zorlanması" yani kullanılması ifade ediliyor.
Neresinden bakarsanız bakın korkunç.
Umarım TSK da iddianamedeki bu bulguları temin edip içe yönelik bir inceleme yapıyordur.
ERHAN BAŞYURT-BUGÜN