Bayram tatilini geçirmek üzere
Türkiye'ye gelen
Libya lideri Muammer
Kaddafi'nin oğlu Seyf al Islam, London School of Economics mezunu. Doktora tezi ise '
Küresel Yönetim ve Demokrasi' konusunda. 37 yaşında. 40 yıldır Libya'yı yöneten Kaddafi'nin (67) yedi çocuğundan ikincisi. Batı dünyası ile gergin ilişkileri son yıllarda giderek düzelen Libya'nın yeni yüzü olarak gösteriliyor. Babasının aksine Batı dünyasını kendi silahları olan '
insan hakları ve
demokrasi' gibi kavramlarla eleştiren Seyf al Islam, buna rağmen başta
İngiliz siyasi çevreleri olmak üzere Avrupalı ve Amerikalı siyasi ve
sivil toplum kesimleriyle de etkin bir ilişkiye sahip. Çırağan Sarayı'nda görüştüğümüz Seyf al Islam, sözlerine "Türkiye ile her alanda mükemmel bir ilişkiye sahibiz" diyerek başladı.
Bu yaz da Bodrum'daydınız?
"Türkiye'ye çok sık geliyorum. Ülkenizi seviyorum. Şimdi de dostlarımla tatilimi geçirmek için geldim. Türkiye
model aldığımız
modern ve gelişen bir
ülke. Batı ile iyi ilişkilere sahip. Küresel ağırlığı giderek artıyor. Zaten kendi bölgesinde de öncü."
Libya'nın yeni yüzü olarak gösteriliyorsunuz. Batılı eğitim almış ama
batıya da eleştirel bakabilen biri. Bu tavrınız
Ortadoğulu gençler tarafından çok beğeniliyor. Sizi bir sembol olarak görüyorlar.
"Türk halkı gibi Libyalılar da milli değerlerini korumak ve batı karşısında onurlu bir duruşa sahip olmak istiyor. Bu anlamda Sayın
Başbakanınız Recep Tayyip Erdoğan'ın
Davos'taki tavrı tarihi bir öneme sahip. Şimdi bütün Ortadoğu Sayın Erdoğan'ı bir kahraman olarak görüyor. Yeri gelmişken hemen belirteyim ki, Sayın Erdoğan'ı Libya'ya davet ettik. Çünkü iki ülke arasında o kadar çok ortak payda ve düşünce var ki, bunları beraber görüşebiliriz. Ayrıca ticari ve siyasi olarak iki ülkenin de işbirliğini öngören birçok anlaşmanın
imzalanacağını umut ediyoruz. Sayın Abdullah Gül'ü de ülkemizde ağırlamaktan kıvanç duyarız.
Dışişleri ve başbakan olarak değerli çalışmalara imza atan Sayın Cumhurbaşkanı, Türkiye için bir şans."
Lockerbie davasından Britanya'da uzun yıllar hapiste yattıktan sonra geçen ay serbest bırakılan Abdulbaset el Megrahi, Libya'da bir kahraman gibi karşılandı. Siz de kendisini televizyonlar önünde kucakladınız?
"Evet. Ben Megrahi'nin suçsuz olduğuna inanıyorum. O şimdi
hasta bir adam. Kaddafi Vakfı, Megrahi'nin güvenli bir biçimde serbest kalması için çok çaba harcadı. Ben de
yardım ettim. Çünkü o bir Libya vatandaşı."
Megrahi'yi kucaklamanız batıda tepkiyle karşılandı. Ülkenizde ve Ortadoğu'da ise büyük yankıya yol açtı. Sayın Erdoğan'ın 'Davos çıkışı'na benzetenler bile oldu.
"Biz, onun güvenli bir biçimde serbest kalmasına yardım ederek doğrusunu yaptık. Ancak, bir kesim İngiliz medyası çeşitli nedenlerden dolayı olayı yanlış aksettirmeye çalıştı."
Lockerbie davasında tazminat ödediğiniz yakınlarını kaybeden kimi İskoç
ailelerini eleştirdiniz.
"1988'de düşen Pan Am uçağındaki 270 kurbanın yakınlarına toplam 2 milyar 700 milyon dolar tazminat ödedik. Libya bunu yaparak suçu üstlenmedi. Sadece sorumluluğunu yerine getirdi. Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki, aralarında İskoçların da bulunduğu birçok aile bizi destekledi."
HABERİN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN