''
Demokratik Açılım'' ve ''
PKK'nın
silah bırakması'' tartışmalarının yoğun olarak tartışıldığı bir dönemde, özellikle
Avrupa alanında sağladığı siyasi
rantın yanı sıra, organize suç faaliyetlerinden elde ettiği parayı kaybetmek istemeyen
terör örgütü PKK'nın, son dönemde
Türkiye ve Avrupa'da öne çıkmaya çalışan
terör örgütü DHKP/C mensuplarına ve
derneklerine yönelik saldırılarını yoğunlaştırdığı kaydedildi.
PKK'nın özellikle Avrupa alanında gözden düşmesini fırsat bilen DHKP/C'nin, ''Demokratik Açılım''ı bahane ederek, terör örgütü elebaşısı Abdullah
Öcalan ve PKK yönetimini ağır bir dille eleştirmesi, PKK-DHKP/C arasında bir süredir devam eden ''örtülü''
işbirliğini bozdu.
Terör örgütü DHKP/C'nin yayın organında yer alan bir makalede, terör örgütü elebaşısı
Abdullah Öcalan ve PKK yönetimi, ''Demokratik Açılım'' konusunda ''emperyalist güçlerle işbirliği yapmak'' ve ''PKK'yı silahsızlandırarak
tasfiye etmekle'' suçlandı.
''Kürtlerin kurtuluşu için PKK'nın şiddet eylemlerini sürdürmesi gerektiği, ancak Abdullah Öcalan ve PKK yönetiminin kendi çıkarları için Kürtleri feda ettikleri, örgütü silahsızlandırmaya hazırlandıkları'' öne sürülerek, Kürtlerin DHKP/C etrafında toplanmaları çağrısında bulunuldu.
Bu yazının ardından Kandil'in talimatıyla harekete geçen PKK'lıların,
Londra,
Brüksel,
Berlin,
Atina ve Paris'te faaliyet gösteren DHKP/C'lilere ve derneklerine yönelik saldırılar gerçekleştirdikleri bildirildi. PKK'lıların, ''
yardım'' adı altında
haraç toplayan ve uyuşturucu ticaretine yönelen DHKP/C militanlarını tartakladıkları, dernekleri basarak, insan ticareti, kara para aklama,
kapkaç gibi organize suç faaliyetlerinden toplanan paralara el koydukları, DHKP/C tarafından düzenlenen etkinlikleri şiddet kullanarak engelledikleri belirtildi.
Öte yandan,
İstanbul Ataşehir ve Sarıgazi semtlerinde faaliyet gösteren DHKP/C'nin kontrolündeki derneklere yönelik molotoflu saldırının arkasında da terör örgütü PKK'nın olduğu ortaya çıktı.
Yüzleri maskeli 20 kişilik PKK'lı grup 9
Kasım gecesi dernek binalarını ateşe vererek, binada bulunan C.K., M.A., E.Y., F.T., B.N. ve İ.Z.'yi feci şekilde dövdüler. C.K., M.A. ve İ.Z.'nin başlarına aldıkları darbeler nedeniyle ''
beyin travması'' riskine karşı
Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde 24 saat gözetim altında tutuldukları kaydedildi.