Çukurova Üniversitesi Fen
Edebiyat Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Bölümü Türk Halk Edebiyatı Ana
Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erman Artun, AA muhabirine, ''cemre, havaların ısınmaya başladığının ve kışın
soğuk günlerini arkada bırakmak üzere olduğumuzun müjdecisidir'' dedi.
Cemrenin
halk arasında ''kor halindeki ateş'' anlamına da geldiğini belirten Prof. Dr. Artun, ilkbahara doğru, önce havada, sonra suda ve son olarak toprakta 7'şer gün aralıklarla görülen sıcaklık yükselişine işaret ettiğine inanıldığını söyledi.
Eskilerin, 365 günlük yılı, 179'u ''kasım'' ve 186'sı ''hızır'' günleri olarak ikiye ayırdıklarını ifade eden Prof. Dr. Artun, yılın kış devresinin 8
Kasımda başladığını ve 6 Mayısta da Hıdırellez ile birlikte yaz devresine girildiğini söyledi.
Kasımın 46'sında 40 gün anlamına gelen ''erbain'', 86'sında da 50 gün anlamına gelen ''hamsin''in başladığını belirten Prof. Dr. Artun, böylece kışın en soğuk zamanları olan 90 günlük sürenin geçtiğini, kasım günlerinin ortasını geçip 100 gün geride kalınca halk arasında zorlu kış günlerini bırakmanın bir ifadesi olarak ''geldik yüze, çıktık düze'' denildiğini kaydetti.
Artun, kasımın 105'inde (19-20
Şubat) birinci cemrenin havaya, 112'sinde (26-2
7 Şubat) ikincisinin suya, 119'unda da (5-6
Mart) üçüncüsünün toprağa düştüğüne ve buraları ısıttığına inanıldığını anlattı.
AA