- Tutanaklar ilk kez kamuoyuna açıldı.
- Karadayı: Laiklik ilkesinden ezanın Türkçe okunmasından vazgeçildi
- Erbakan: “9 saatten sonra sağlıklı bir neticeye varılamaz. Ayaküstü incelenemez.
- Karadayı ise“10 dakikada hallederiz” cevabını veriyor
- Tansu Çiller: Bizim isteğimiz hem demokrat hem laik Türkiye’dir
- Güven Erkaya: Parayla kadınlara tesettür giydiriyorlar.
28 Şubat darbe davasına bakan Ankara 13 Ağır Ceza Mahkemesi’nin görevlendirdiği Naip Hakimler Süleyman Köksaldı ve Hakan Oruç, tutanakları okuyarak inceleme tutanağı hazırladı. Hakimler, toplam 29 sayfa olan tutanağın sadece son 8 sayfasında yer alan ifadeleri davayla ilişkili görerek kayda geçirdi.
ÜSTÜ KAPALI DARBE UYARISI
Hakimlerin mahkemeye verdiği inceleme tutanağında tarihi toplantıya katılan dönemin kurul üyeleri arasındaki diyaloglar dikkat çekti. Buna göre, MGK’da askerlerin hazırladığı ‘irticaya’ karşı alınması gereken tedbirler listesi okundu. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, kamuoyunda ‘Kur’an kursları ve imam-hatipler kapatılıyor’ imajı oluşturulaması uyarısında bulundu.
Bugün Gazetesi'nin haberine göre, Dönemin Genelkurmay Başkanı Org.neral İsmail Hakkı Karadayı’nın ise laiklik ilkesinden ezanın Türkçe okunmasından vazgeçilmesiyle başlandığını ileri sürerek üstü kapalı ‘darbe uyarısı’ içeren ifadeler kullandığı ortaya çıktı. Karadayı, 1960, 1971 ve 1982 darbelerinin olacağını önceden hissettiğini aktarırken kuvvet komutanları ile arasında anlaşmazlık olmadığını, emir komuta birliği içinde olayları değerlendirdiklerini kaydetti.
TEDBİRLER KONUŞULDU
Cuma günü saat 15.00’te başlayan tarihi MGK toplantısı 8 saat 54 dakika sürdü. Konu, ‘özel müzakere’ başlığı altında gündeme alındı. Dönemin Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Sönmez Köksal, “Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti devletine yönelik irtica tehdidinin boyutları nelerdir ve bunlara karşı alınması gereken önlemler nelerdir” konulu takdimi sundu.
Genelkurmay Başkanı söz alarak kendi yaptıkları çalışmanın sunularak müzakere edilmesini istedi. Genelkurmay İstihbarata Karşı Koyma ve Güvenlik Dairesi Başkanı Tümgeneral Fevzi Türkeri salona gelip takdimi tamamladı. Hakimler, inceleme tutanaklarına söz konusu irtica ile ilgili takdim metininin ana tutanakta olmadığı yönünde not düştü.
'KAOS GÖRÜNTÜSÜ VERMEYELİM'
Cumhurbaşkanı Demirel ve asker kanadını dinleyen Başbakan Necmettin Erbakan’ın ise ortaya konulan görüşlerin yanlışlığına vurgu yaptı. Halkın dini inançlarına saygı gösterilmesi gerektiğinin altını çizen Erbakan, MGK toplantısında “Dünya dine çok önem vermeye başladı. Materyalist anlayış yerini yavaş yavaş dine bırakmaya başladı.
Çocuk Müslüman olursa vatanını ve milletini daha fazla sever. İşin aslına inmek gerek. Halk bir şeye inanmışsa ona güvenmek, verdiği karara saygı duymak gerek. CHP zihniyeti laikliği din düşmanlığı olarak yansıtıyor. Baskıyla bu tedbirlerin alınması zordur. Ekonomik tedbirlerle hükümetin geldiği olumlu nokta ortadadır. Dışarıda buradan çıkacak kararları bekleyen basın mensupları var. Özenle bir bildiri hazırlanmalı. Dışarıya da diğer ülkelere kaosvari açıklamalar yapılmamalı” ifadelerini kullandı.
ÇİLLER'DEN DEMOKRASİ VURGUSU
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller de konuşmasında demokrasi vurgusu yapıyor. “Bizim isteğimiz hem demokrat hem laik Türkiye’dir. Çare demokrasidedir. Laikliği de dini de partizanlaştırmamalıyız” uyarısında bulunuyor.
Toplantı bitimine doğru Başbakan Erbakan’ın, asker kanadının hazırladığı 18 maddelik teklifi MGK kararı haline getirmek istemediği görülüyor. Asker ise Erbakan’a kararların bir an önce imzalanması yönünde baskı yapıyor. Erbakan, “9 saatten sonra sağlıklı bir neticeye varılamaz. Ayaküstü incelenemez. Sağlıklı inceleme için yarın kararlaştıralım” diyor.
Erbakan’a itiraz eden Genelkurmay Başkanı Org. Karadayı ise “10 dakikada hallederiz” cevabını veriyor. Erbakan “Önümüze koydular, imzalamak zorunda kaldık diyemeyiz” karşılığını veriyor. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, MGK kararlarının incelenmesinin sonraya bırakılmasına karar vererek toplantıyı sona erdiriyor.
'ACABA MÜSLÜMANMIYIM'
Şu an sanık sandalyesinde oturan ve masum olduğunu savunan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hikmet Köksal, İslâm dininde reform yapılmasını istiyor. Köksal, “Muhafazakâr bir aileden geliyorum. Ama bunları gördükçe acaba Müslüman mıyım diye kendime soruyorum. Toplumu Müslüman olan ve olmayan diye ikiye bölmeye çalışıyorlar” ifadelerini kullanıyor.
İrticayla mücadelede yargının kullanılması görüşünü dillendiren ve 28 Şubat sürecinin mimarı olarak bilinen Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya, toplantıda tesettürlü kadınlar hakkında şu sözleri sarf ediyor: “Parayla kadınlara tesettür giydirip Atatürk Bulvarı’nda gezdiriyorlar. MEB, Ukrayna’da laikliğe aykırı kitaplar dağıtıyor. Savcılar kendiliğinden harekete geçmiyor.”