Önceki gün
Sofya Üniversitesi Şarkiyat Merkezi'nde Tolerans Akademi tarafından bir
tanıtım toplantısı yapılan kitabın yayıncısı ise Trud Yayınevi.
Bürokrasi, sanat ve akademi dünyasından pek çok önemli ismin bir araya geldiği tanıtım gecesinde Şarkiyat Merkezi Müdürü Prof. Aleksandır Fedotov, 'Türkiye'nin yeni bir yüzü' diye nitelendirdiği kitap hakkında şu tespitte bulundu: "Bu kitap, samimi, yararlı ve net cevaplar veriyor. Net cevapların milli veya dini bir kimliği yok."
Toplantıya katılan akademisyen ve bürokratların 11
Eylül'den sonra tüm dünyayı kaosa doğru sürükleyen ötekileştirmeye karşı ortak tavır alması, geceden çıkan en önemli sonuçtu. 'Medeniyetler Çatışması' gibi karamsar tezler ve görüşler gitmiş, yerini barışa ve umuda bırakmıştı.
Akademisyen konuklardan
Rusya İlimler Akademisi'nden Prof. Rostislav Ribakov,
Gülen'in
teröre karşı duruşuna dikkat çekti. Ribakov'un, "21. yüzyıl,
11 Eylül 2001'de başladı. Bu tarihte asla hayat hakkı olmayan bir ifade türedi: İslami terör... Bu, İslam'a yönelik bir hakarettir. Terörist
teröristtir, dini de yoktur." sözleri, gelecek için hâlâ umut olduğunu hatırlatır gibiydi. '
Asker' gözüyle kitabı değerlendiren Stratejik
Araştırmalar Merkezi'nin eski başkanlarından
emekli general Prof. Stoyan Andreev, kitabın insanlık için getirdiği çözümlere atıf yaparak, 11 Eylül sonrası dünyanın yeniden müşterek çalışma yollarını gösteren önerilerin kitapta yer aldığını söyledi.
Prof. Tsvetan Teofanov ise dünyanın ihtiyaç duyduğu insan tipine vurgu yaptı: "Bugün, iffetli, tedbirli, samimi, ihlaslı, çalmayan çırpmayan, yaşatma zevkiyle yaşamadan vazgeçmiş, dünyevî beklentileri bulunmayan Hak erlerine ihtiyaç var."
Bulgaristan Başmüftüsü Mustafa Haci, nefretin insanın kalbini ve özünü sardığı bir dönemde,
Fethullah Gülen gibi insanların umut ışığı olduğunu belirtti. Gülen'i, sevginin günümüz dilindeki tercümanı olarak vasıflandıran Vidin Metropoliti Dometian, "Kitabı okurken Hz. İsa'nın 'İnsanlara, sana davranmalarını istediğin gibi davran.' sözlerinin rayihasını duydum." dedi. Bulgaristan'ın eski
cumhurbaşkanı Jelyu Jelev ise "
Yazar, çok doğru bir tespitle 'küresel medeniyet'i insan haklarının ve özgürlüğünün korunması ve güvence altına alınmasına bağlıyor." ifadesini kullandı. Trud Yayınevi müdürü Nikola Kitsevski de kitabı yayınlanmadan önce dikkatli bir şekilde okuduğunu, "Bir mümin, bir insan olarak herkesi, hattâ her canlıyı, Yaradan'dan ötürü sevmeli ve varlığa karşı merhamet hisleriyle dopdolu olmalıdır." ifadesinin yazarın yaklaşımını yansıttığını söyledi.
Türkiye'den gelen araştırmacı yazar Enes
Ergene de toplantıda bir konuşma yaptı. Gülen hakkında konuşulunca herkesin aklına 'sevgi' ve 'hoşgörü' kavramlarının geldiğini söyleyen Ergene, "İnsan, İlahi muhabbet ve sevginin semeresidir. Öyleyse kainatın ve insanın mayası sevgi ve muhabbettir. İşte Gülen'in
diyalog ve hoşgörü kavramlarına yüklediği anlam burada doğmaktadır." dedi.