Bakanlıkta, bir yandan başta
Irak ve ABD olmak üzere, ilgili tüm
ülkelere ve BM, NATO ve
AGİT gibi uluslararası kuruluşlara yazılacak notaların hazırlığı, diğer yandan TSK’nın K.Irak’a girmesinin önünü açacak tezkere taslağı üzerinde çalışmalar başladı. Ancak gerek notalar, gerekse tezkere konusunda Bakanlık adım atmak için Erdoğan’ın talimatını bekleyecek.
Bağdat’a, ilk notanın bugün verilmesi bekleniyor.
Notada,
Türkiye’nin “meşru müdafaa hakları” hatırlatılacak.
Türkiye’nin dayandığı anlaşmalar
* BM 51’
inci maddesi: “BM üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya
hedef olması halinde, saldırıya uğrayan üyenin bireysel ya da ortak meşru
savunma hakkı doğar” hükmünü içeriyor. Bu madde, Türkiye’ye, uluslararası camia ya da
terör faaliyetinin kaynaklandığı ülke önlem alana kadar, sınırötesi
operasyon hakkı tanıyor.
* Irak’la 1926 ve 1946 anlaşmaları: Bu iki anlaşma ‘ulusal çıkarlarının tehdit altına girmesi halinde Türkiye’nin Irak’ta 75 km. derinliğinde bir güvenlik kuşağı oluşturabileceğini’ hükme bağlıyor. Ancak hüküm 10 yılla sınırlı tutulduğundan, taraflar 1946 dostluk anlaşmasına bir
protokol ekleyerek süre sınırını kaldırmıştı. Bu iki anlaşma, şimdi de yürürlükte.
* Irak-Türkiye mutabakat zaptı: Erdoğan ve Maliki,
Ağustos’ta
terörle mücadele mutabakat zaptı imzaladı. 1946 ve 1926 anlaşmalarına atıfta bulunuldu.
Saddam’dan sonra kurulan yeni rejimin de, bu anlaşmalara bağlı oldukları teyid edildi.
*
Güvenlik Konseyi 1546 sayılı kararı: Karar, Irak’ın komşularına yönelik hiçbir harekete evsahipliği yapmamasını içeriyor. Ancak Bağdat, bu yükümlülüğü yerine getirmiyor. Türkiye
mağdur oluyor.
* Irak’ın komşularının imzaladığı
Eylül 2006 anlaşması: Irak topraklarının komşuları için tehdit unsuru olabilecek gruplara evsahipliği yapamayacağını taahhüt ediyordu.