Belge üzerinde daha önce yapılan üç inceleme de, imzanın
Albay Dursun Çiçek'e ait olduğunu ortaya koyarken, askeri savcılığın Jandarma Kriminal Laboratuvarından yeni bir araştırma istemesi manidar bulundu. Askeri
Savcılığın bu kararı ise, Albay Dursun Çiçek'in avukatı İrem Çiçek'in ‘
İrticayla Mücadele
Eylem Planı' üzerinde
parmak izi, kağıt ve
mürekkep incelemesinin yeniden yapılmasını talep etmesi üzerine aldığı öğrenildi. Vakit'e konuşan uzmanların son uyarıları ise, yeni bir planı önceden deşifre etti.
“ÇIKIŞ YOLU ARANIYOR”
Eski
Cumhuriyet Başsavcısı
Reşat Petek,
Adli Tıp Kurumu'nun kanunen kurulan resmi bilirkişi olduğunu belirterek, “Jandarma ya da Emniyet kriminal elbette inceleme yapabilir ancak mahkemelerin
teknik uzmanlık isteyen
raporlarını
Adli Tıp Kurumu veriyor. Yani dikkate alınması gereken rapor, Adli Tıp tarafından hazırlanmış olandır. Buna rağmen 4. incelemenin talep edilmesi ve bunun kabul edilmesi manidardır. Türkiye'de devam eden hiçbir davada
Adli Tıp Kurumu tarafından verilen rapordan sonra üst üste inceleme yapılmamıştır. Kaldı ki artık bir değil 4. incelemeden söz ediyoruz. Burada çok açık bir çıkış yolu arandığı gözüküyor” dedi.
BU OYUNA DİKKAT!
Çıkış yolu arayanların aklından geçen yeni planı deşifre edecek şekilde açıklamalarda da bulunan Petek, “Albay Çiçek imzalı
belge gide gele orijinalinin başına bir şeyler gelecek. Gelmese bile bilinçli bir şekilde birileri tarafından şüpheler dile getirilecek. Şüphelerle birlikte de mahkemeleri etkilemeye yönelik kampanyalar başlatılacak. Dahası eğer bu belge kurumdan kuruma dolaşırken bir süre sonra ‘inceleme niteliğini kaybetmiş', ‘incelemeye esas olacak nitelikte özelliği kalmamıştır' denilirse de şaşırmam. Çünkü belge incelenmekten artık orijinal özelliğini kaybetme riski ile karşı karşıyadır” diye konuştu.
ÜNLÜ GRAFOLOG BORNOVALI DA UYARDI
İlk kez Savcı Petek'in gündeme getirdiği konuyu Vakit'e değerlendiren ünlü grafolog (Yazı Bilimci) Zeynep Bornovalı da, belge üzerinde defalarca inceleme yapıldığını hatırlatarak, “İncelemeye tabi tutulan belgelerin aslının çok iyi korunması gerekmektedir. İncelemelerde de belgenin yıpranmaması için büyük özen gösterilmelidir. Belgenin taşınması esnasında meydana gelecek lekelemeler belgenin orijinalliğinin yitirilmesine neden olur. Belgeler taşınma ve korunma ortamlarından bile etkilenerek bozulabilir. Bu da devam eden soruşturmayı olumsuz yönde etkileyebilir. Sonuçta 3 önemli inceleme yapılmıştır. Halen bir inceleme yapılacaksa bundan sonra belgenin çok daha titiz şartlarda ele alınması gerekmektedir. Her inceleme ile belgenin orijinal ömrünün kısaldığı unutulmamalıdır” uyarısında bulundu.
VAKİT