- Beşiktaş’da 100 yıldır oturdukları ev İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yıkılan aile, kış günü sokakta kaldı.
- Aile 1 haftadır yıkılan evlerinin bahçesinde derme çatma bir barakada yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor.
- Evlerinin belediye tarafından haksız şekilde yıkıldığını iddia ederek tepki gösterdiler.
İddiaya göre Ortaköy’de bulunan evlerinde 100 yıldır yaşayan ailenin evi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekiplerince yıkılmak istendi. Tapusu olmadığı gerekçesiyle belediye tarafından aileye gönderilen tebligat üzerine aile evin bedelini ödeyerek evin tapusunu almak istedi. Evin vergisini yıllarca düzenli ödeyen ailenin tapu için yaptığı başvuru bürokratik engellere takıldı. Bir türlü tapuyu alamayan aile, çareyi mahkemeye başvurarak yıkımı durdurma kararı almak istedi.
Mahkeme ye gitmek için evden çıkan aile, mahkemedeyken belediye ekiplerinin yıkıma başladığını öğrendi. Aile eve döndüğünde karşılarında yıkım ekipleriyle karşılaştı. Ailenin mahkeme kararı için süre istemesine aldırış etmeyen belediye ekipleri, yıkımı gerçekleştirdi. Evleri yıkılan aile, kış günü sokakta kaldı. Gidecek yerleri olmayan aile, yıkılan evlerinin bahçesine evin enkazından geriye kalan tahtalarla derme çatma bir baraka yaptı. Yaklaşık bir haftadır bu barakada yaşamını sürdüren aile tuvalet ve diğer ihtiyaçlarını evlerinin karşısında bulunan bir kilisede gidermeye çalışıyor.
Ailesiyle yaşadığı barakada yaşam mücadelesi veren kalp hastası olan ve felç geçiren baba Hampursum Solarbaş, yaşadığı süreci gözyaşları içinde anlattı.
Evin babası tarafından 100 yıl önce alındığını söyleyen baba Solarbaş, “Bana dediler hiçbir kağıt yok elinizde. Mahkemeden kağıt aldık ki gösterelim. Biz gittik mahkemeden bir kağıt daha alacaktık ki biz getirelim görün kağıdı. Olur dediler 11’e kadar gelin dediler tamam dedik. Mahkemedeyiz bunlar 8’de geliyorlar 150 tane polis, belediye direk evin içine giriyorlar yıkıyorlar. O arada çocukları dövüyorlar. Öldüreceklermiş çocuklarımı. Doğma büyüme buralıyım. Felçliyim zaten, gözüm de görmüyor. Elim ayağım tutmuyor. Ben kime ne yaptım, kimin tavuğun kış dedim? Burada kimseye kötülüğüm olmadı benim. Biz burayı 4 yüz liraya satın aldık hükümetten. 100 sene oluyor yani babam aldı. Bizde 5 lira 3 lira Karaköy belediyesine yatırdık vergilerini. Ödedik sonra vergiye bağladık. 73 senedir devamlı vergimizi de veriyoruz. Bana da takdirname gönderdiler iki ay evvel. Amparsum bey vergilerinizi zamanında ödemişsiniz teşekkür ederiz diye. Bizi kandırdılar böyle. Ondan sonra sabah sabah gelip kırdılar içindeki eşyaları yerlere döktüler. Nedir bu yaptıkları gelsinler öldürsünler bizi. Belediyeye gittik bize bir kağıt verdiler tapu bu dediler. Bu kağıt dediler başka tapu yok dediler. Şimdide hiçbir kağıt göndermeden geldiler. Mahkemedeyiz mahkeme falan takmayız dediler. Mahkemeye yıkmaya gelicez diye duyduk onun için mahkemeye gidelim de bir kağıt alalım da elimizde bir kağıt olsun gösterelim diye. Oda para yetmedi mahkeme falan dinlemeyiz dediler vurdular kırdılar yıktılar.” dedi.
KALACAK YER BİLE TAHSİS ETMEDİLER
Kendilerine yıkım kağıdı gönderilmediğini ve kalacak yer tahsis edilmediğini belirten Solarbaş, “Bize yıkım kağıdı bile vermediler. Ev mev palavra hiçbir şey yok. Biz saf dışı insanız. Bu memlekette yaşamıyoruz yokuz. Ev mev yok hiçbir şey yok. Parada yok onlar bildiğini yapıyor. Yıkacağız bile demediler sizinki yıkılmayacak dendi. Ev mev yok tahsis mahsis yok. Biz böyle çıplak ortada kaldık. Biz buradayken belediye diye bir şey yoktu. Belediye sonradan çıktı. Biz 4 yüz liraya satın aldık evimiz var diye hiçbir şey yapmadık. Bunlar geldi kırdı yıktı döktüler.” diye konuştu.
Gerekli yerlere müracaat edeceklerini ifade eden aile, hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi.
CİHAN