IŞİD'in Kobani'ye saldırılarını bahane eden eylemciler yurdun dört bir yanını yangın yerine çevirdi. Yaşanan şiddetli gösterilerin  en yoğun yaşandığı illerin başında Diyarbakır geldi. Diyarbakır'da eylemlere katılan göstericiler; okulları, özel öğrenci yurtlarını ve kamu kurumlarını ateşe verdi. Diyarbakır'da yaşananlar yakıp yıkma eylemleriyle sınırlı kalmadı. Bölgeden gelen bilgilere göre Hüda-Par destekçileriyle PKK'ya bağlı YPG arasında silahlı çatışmalar yaşandı. Yaşanan çatışmalarda en az 4 Hüda-Par'lı hayatını kaybetti.

Olayların başladığı 6 Ekim tarihinden önce polisin, eylemlerden haberdar olduğu ancak yeterli önlemin alınmadığı belirtildi. Bu sebeple ilk gün gece saat sabaha karşı 04.00'a kadar devam eden eylemlere müdahale etmede yetersiz kalındı.Eylemlere yeteri kadar müdahale edemeyen ve bir türlü kontrolü sağlayamayan Emniyet güçleri hiçbir şekilde yardım talebinde de bulunmadı.

Olayların giderek arttığı ikinci gün yani 7 Ekim günü sabah saatlerinde terör örgütü yandaşlarının başlattığı eylemlerin, saat 15.00'dan sonra raydan iyice çıktığı kaydedildi.Önlerine çıkan her şeye zarar vermeye başlayan eylemciler, ara sokak ve yolların dışında şehirlerarası kara yollarını da trafiğe kapattı. Terör örgütü PKK yandaşlarının; Urfa, Silvan, Elazığ ve Mardin yolunda kontroller yapmaya başladığı ve zaten ara sokaklarda hakimiyetini kaybeden polisin, şehirlerarası kara yollarının da ulaşıma açılmasını sağlayamadığı öğrenildi. Yüzleri maskeli çok sayıda eylemcinin, PKK lehine slagon attırarak araçların geçişlerine izin verdiği, aynı yolda kimlik kontrolüne başlandığı ve durmayan araçlara ise içindekilerin can güvenliği hiçe sayılarak büyük taşlar atılmaya ve camları kırılmaya başlandığı gelen bilgiler arasında yer aldı.

Olayların giderek arttığı bir başka ilçe olan Bağlar'da Emniyet Kompleksine ve Polis merkezlerine silahlı saldırılarda bulunuldu. İstihbarat, Terör ve Çevik Kuvvet Şube Müdürlüklerini de bulunduran Emniyet Müdürlüğü Kompleksine yaklaşık 2000 kişilik bir grup tarafından molotof kokteyli ve taşlarla saldırıldı. Bununla yetinmeyen PKK/KCK  yandaşı eylemciler, Bağlar ilçe emniyet müdürlüğü, 10 Nisan Polis Merkezi, Bağlar Polis Merkezine, Sur İlçe Emniyet Müdürlüğüne ve Huzur Polis Merkezine uzun namlulu silahlarla saldırı gerçekleşti. Aynı dakikalarda eylemcilerin hedefindeki bir başka adres İl Emniyet Müdürlüğü idi. IŞİD'in Kobani'ye saldırılarının bahane eden eylemci grup, İl Emniyet Müdürlüğü'ne molotuflu, el yapımı bombalı ve havai fişekli saldırı düzenlendi.

IŞİD'in Kobani'ye saldırılarının bahane eden terör örgütü yandaşı eylemci grupların hedefinde sadece kamu kuruluşları yoktu. Eylemci gruplar bu kez, Ofis FEM dersanesine taşlarla saldırı düzenlendi, polis ellerinde ekip olmadığı gerekçesiyle olay yerine gitmedi. Aynı bölgede çok sayıda banka şubesine ait ATM'le ateşe verildi. 

Terör örgütü yandaşı eylemci grupların, Bağlar ve Yenişehir ilçelerinde Türk bayraklarını indirdiği ve yine Yenişehir ilçesinde bulunan okullarda Atatürk büstünün parçalandığı kaydedildi.

PKK/KCK Terör örgütü yandaşlarının eylemleri, yakıp yıkmakla kalmadı.Eylemci grupların, Hizbullahçılar ve Hizbullahçı olduklarını düşündüklerini öldürmeye başladığı, Hüda-par'la bağlantılı Camider ve İlimder ile Ensar Markete saldırı düzenlendiği bildirildi. Bu saldırılar sonrası İlimder Derneği'de bağla birden fazla kişinin öldürüldüğü öğrenildi. Polisin bölgedeki zaafiyeti bu saldıralarda da gün yüzüne çıktı. İlk saldırılardan itibaren polisin haberdar olduğu halde saldırıları önleyemediği kaydedildi.  PKK/KCK yandaşı eylemciler,  Hizbullahçılara bağlı derneklere ateş açtı. 5 Hizbullahçı ve yoldan gecen eşi başörtülü olduğu için Hizbullahci sanılan bir vatandaş öldürüldü. 

PKK/KCK Terör örgütü yandaşlarının eylemleri, yağmalamaya dönüştü. Eylemcilerin, Diyarbakır büyük postanesi yağmalanarak 360 000 TL'yi gaspettiği ve Kayapınar ilçesindeki banka şubeleri ve bankamatikler ile bazı süpermarketlerin yağmalanmadan payını aldığı gelen bilgiler arasında yer aldı.

Şehrin cadde ve sokakları yangın yerine dönerken Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, akşam saatlerinde Diyarbakır'a geldi. Eker, gelince olaylara müdahale etmeye çalışan zırhlı araçlardan AKP İl ve İlçe binaları dışındakilerin tamamı Eker'i korumak için ayrıldığı ve banka ve market yağmalarının bu saatlerde daha da yoğunlaştığı öğrenildi.

Olayların yaşandığı ikinci, gün yani 7 Ekim günü şehirdeki birkaç Av Bayii eylemciler tarafından yağmalandığı ve en az 100 tüfeğin yağmacıların eline geçtiği bilgisi bölgeden geldi. Yine aynı gün akşam saatlerinden itibaren şehirde otomobillerle eylemcilere silah dağıtan şahısların olduğu öğrenildi.  

PKK yandaşı eylemciler tarafından dernek ve marketleri yakılan, evlerine saldırılan Hizbullahçılar'ın Urfa yolunu iki yönlü kapattığı ve sadece polis araçlarının geçişine izin verdiği kaydedildi.

Sokağa çıkma yasağının ilan edilmesinden sonra saat 23.00'da Emniyet Müdür Yardımcısı Murat İbrahim Yavuz'un personele yaptığı anonsta "Bu saatten sonra önemli olan personelin can ve hizmet binalarının güvenliğidir " dediği gelen bilgiler arasında yer aldı.

SAMANYOLUHABER.COM