Vakit Gazetesinde yer alan haberde, referandumda hangi cephede yer alacağını açıklamasa da ‘hayır' cephesine yakın duran ve Başbakan'ın tepkisini çeken TÜSİAD; geçmişte defalarca yeni anayasa talebinde bulunmuş, hatta gazetelere ‘anayasa değişikliğine evet' başlığı altında ilanlar verdiği ortaya çıktı. TÜSİAD'ın ikiyüzlülüğünü gösteren tablo: Yıl: 1991- TÜSİAD: Bu anayasa mutlaka değişmeli. Yıl: 1992- TÜSİAD'dan Anayasa taslağı. Yıl: 1995- TÜSİAD: Anayasa değişikliği parlamentonun onurudur. Yıl: 2001- TÜSİAD: Anayasanın değiştirilmesine evet. Yıl: 2010- TÜSİAD: Tercihimizi açıklamayacağız. 12 Eylül ve 28 Şubat'ta darbenin sivil ayağında rol alan TÜSİAD'ın Anayasa değişikliği paketinde ‘ret'çi cepheye yakın durarak tavrını gizlemeye kalkmasını Başbakan Tayyip Erdoğan, “Anayasa değişikliği tavrınızı ortaya koyun, hayırsa 'hayır' deyin, evetse 'evet' deyin. Çünkü bitaraf olan bertaraf olur'' sözleriyle eleştirmişti. Erdoğan, sözlerine TÜSİAD'dan cevap geldiğini hatırlatarak, ''TÜSİAD hemen açıklama yapmış. 'Bizden kimse irade beyanı isteyemez' demiş. Peki 2000-2001'deki irade beyanını nasıl yaptın? Bu ülkeyi biz sermayenin hegemonyasına terk etmeyeceğiz'' demişti. TÜSİAD'ın ise anayasa değişikliği konusunda sadece 2000-2001 yıllarında değil 1991, 1992 ve 1995 yılında irade beyanında bulunduğu ortaya çıktı. 1991 yılında basın açıklaması yapan TÜSİAD, “Bu anayasa mutlaka değişmeli” derken, 1992 yılında ise bugün ‘hayır' cephesinde yer alan Prof. Dr. Erdoğan Teziç, tarafından hazırlanan ve Prof. Dr. Süheyl Batum'un da katkı sağladığı taslak bir anayasayı TBMM'ye sunmuştu. Taslakta anayasanın değiştirilmesi teklif edilemez maddelerinden sadece ‘Türkiye Devletinin bir Cumhuriyet' olduğu ile ilgili maddesinin değiştirilemeyeceği belirtiliyordu. Taslakta ayrıca, YÖK'ün kaldırılması, yerine Yükseköğretim Planlama, Koordinasyon ve Denetleme Kurulu kurulması önerilirken Kurul'a Bakanlar Kurulu'nun da atama yapması isteniyordu. Genelkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması, MGK'nın ise sivil ağırlıklı olması ve sadece Danışma Kurulu olması yönünde anayasa taslağına madde koyulduğu görülen taslakta, Cumhurbaşkanının yetkilerinin kısıtlanması da talep ediliyordu. Bugün 3 maymunu oynayan TÜSİAD, 1995'te yaptığı açıklama ile “Anayasa değişikliği parlamentonun onurudur” diyerek TBMM'ye seslenmiş ve “Ağır bir fatura ödememek için yeni bir anayasa” demişti. 2001 yılında ise TÜSİAD 5 STK ile birlikte anayasa değişikliğine ‘evet' başlığı altında gazetelere ilan vermişti. Sağlık-İş Başkanı Mustafa Başoğlu ise Vakit'e yaptığı açıklama ile TÜSİAD'ın tavrına tepki gösterdi. “12 Eylül 1980'den en çok yararlanan TÜSİAD üyeleridir” diyen Başoğlu, “İşçilerin haklarını sınırlandırdılar, Anayasa ve kanunları idari uygulamalarla sermayeyi lehine çevirdiler. Biz bu haksızlıkları bildiğimiz için hazırlanan Anayasa paketine ‘evet' diyeceğiz” dedi. “TÜSİAD bugüne kadar ülkenin yararına olacak bir durumda olumlu bir yer tutmadı” diyen Başoğlu, “İmam Hatiplere karşı çıktı. Darbelere destek verdi. Dolayısıyla biz TÜSİAD gibi düşünmüyoruz. TÜSİAD kendi çıkarını düşünüyor” diye konuştu.