Adıyaman Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Ekinci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletler Eğitim Kültür ve Bilim Örgütünün (UNESCO) Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Nemrut Ören yerinin Adıyaman ve bölge turizminin bel kemiğini oluşturduğunu vurguladı. Nemrut Ören yerini ziyaret edenlerin, Commagene Krallığından geriye kalan dev tanrı heykelleri, Aslanlı Horoskop ve diğer kalıntıları görmenin yanı sıra güneşin doğuşunu ve batışını büyülü bir atmosfer yaşayarak izleme olanağı bulduğunu ifade eden Mustafa Ekinci, adı terörle anılan bir bölgede bulunmasının Nemrut için şansızlık olduğunu ifade etti. Adıyaman'ın Türkiye'nin en güvenli ve huzurlu illerinden biri olduğunu ve Nemrut Ören yerini tanıtım çalışmalarında bu gerçeğin üzerinde önemle durduklarını kaydeden Mustafa Ekinci, şöyle konuştu: ''Yılın ilk 5 ayında Türkiye'ye gelen yabancı turist sayısında azalma olmasına karşılık ilimizi ziyaret eden yabancı turist sayısındaki artış bizi sevindiriyor. Ayrıca, ilimize gelen yerli ve yabancı turist sayısında da geçen yıla göre artış yaşanıyor. Bu yılın ilk 5 ayında ilimize 53 bin 630 yerli ve yabancı turist geldi. Geçen yılın aynı döneminde bu sayı 40 bin 586 idi. Nemrut ve Adıyaman daha fazla turisti hak ediyor.'' -NEMRUT'TA NE YAPIYORLAR- Kara ya da havayoluyla Adıyaman'a ulaşan yerli ve yabancı turistler, Adıyaman kent merkezi ile Kahta arasındaki geniş alanda bulunan tarihi ve turistik yerleri gezdikten sonra Nemrut Ören yerinin yolunu tutuyor. Nemrut dağının zirvesindeki Ören yerinde ziyaretçileri, dev tanrı heykellerinin bulunduğu alana ulaşımı sağlayan ve güçlükle aşılabilen patika yol bekliyor. Yaya ya da katırla patika yolu katederek buraya ulaşan ziyaretçileri Doğu Terasında dev tanrı heykelleri, Batı Terasında ise Aslanlı Horoskop, yazıtlar ve diğer kalıntılar karşılıyor. Dev tanrı heykelleri ile diğer kalıntıları izleyen ve bol bol hatıra fotoğrafı çektiren ziyaretçiler, daha sonra Batı Terasına geçerek güneşin batışını izliyor, bu güzel anın fotoğrafını çekiyor ve görüntüsünü kaydediyor. Güneşin batışını izledikten sonra yeniden zirvenin eteğine inen ziyaretçiler, özel araçlarında ya da kafeteryada güneşin doğuşunu bekliyor. Soğuktan battaniyeyle korunun konuklar, gün ağarırken yeniden Ören yerinin yolunu tutuyor ve bu kez de Doğu Terasında bir araya geliyor ve güneşin doğuşunu izliyor. Ziyaretçiler, güneşin doğuşu sırasında Atatürk Barajı ve gölün birlikte oluşturduğu doyumsuz manzarayı izledikten sonra yöreden ayrılıyor.