Yeni parti ve amblemi...
Anayasa Mahkemesi'ndeki
kapatma davasına ilişkin süreç anlaşılıyor ki temmuzun ikinci yarısında bitecek.
Nitekim,
AK Parti'nin esas hakkındaki
savunmasının ardından,
Anayasa Mahkemesi sözlü savunma tarihlerini belirledi.
Meclis'teki her parti sürecin hızla sonuçlandırılmasından yana. Hatta AK Parti kapatmaya odaklı
hazırlık yapıyor.
Belki bundandır, AK Parti'de bir ara esas hakkında savunmaya gerek olup olmadığı dahi tartışılmış.
"Anayasa Mahkemesi'ne saygısızlık olur" düşüncesiyle
cevap hazırlanıp verilmiş.
Ne zaman kurulacak?
Başta da belirttiğimiz gibi AK Parti'deki kanaat gelecek ay sonu kapanmanın gerçekleşeceği yönünde.
Ancak, "binde bir ihtimal de olsa kararın kapatma yönünde çıkmayacağı" inancı korunuyor. Bir yandan da yeni parti hazırlığı yapılıyor.
Peki, yeni kurulacağın da "devamı olmaktan" kapanmasını önlemek için Devlet Bahçeli'nin "klonlama" önerisindeki gibi, yeni partiyi neden bugünden kurmuyor?
Yanıtı basit; Bahçeli'nin önerisine göre hareket etseler, "kapanmayı kabullenmiş" olacaklar. Oysa, Bahçeli'nin önerdiği yeni parti kurma işini, Anayasa Mahkemesi kararının ardından da yapabilirler.
Şöyle ki; Anayasa'nın "milletvekilliğinin düşmesi" ile ilgili 84'üncü maddesinin son bendi şu hükmü içeriyor:
"... Anayasa Mahkemesi'nin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekillerinin milletvekilliği, kararın Resmi Gazete'de gerekçeli olarak yayımlandığı tarihte sona erer..."
Anayasa Mahkemesi'nin
gerekçeli kararları da en kısa iki ayda, en uzun da beş yılda yayımlanmış.
Dolayısıyla dava kapanma ile sonuçlanırsa bile AK Parti gerekçeli karar açıklanana kadar yaşıyor olacak.
Böylece, yeni parti "öncekinin devamı niteliğinde" olmayacak. Böylece hukuki sorun yaşanmayacak.
Peki bu sorun olur mu?
Geçmişte, biri Fehmi Işıklar, diğeri FP kararı olmak üzere iki farklı örneği var.
Işıklar, HEP Genel Başkanı iken parti hakkında
kapatma davası açıldı,
istifa edip SHP'ye geçti ve Meclis Başkan Vekili oldu.
Işıklar'ın istifası bir süre beklendi ve tartışıldı. FP davasında da benzer olay yaşandı.
Kapanmasına rağmen FP yöneticileri gerekçeli karar yayımlanana kadar Meclis faaliyetlerine devam kararı aldı.
Bunun üzerine dönemin
Meclis Başkanı Ömer İzgi, Anayasa Mahkemesi'nden görüş sordu. Bir süre sonra, "Mahkeme kararı açıktır. Tartışmaya gerek yoktur. FP'nin tüzel kişiliği kapatma kararı ile birlikte sona ermiştir" yanıtını aldı.
Bu yazının Başkan Vekili Ali Ilıksoy tarafından Genel Kurul'a okunmasıyla FP kapandı; bu da birkaç gün aldı.
Yeni amblem güneş
AKP için de benzer durum olur mu bilinmez. Ancak bir gerçek var ki, yeniden kapanacak olsa bile toptan yeni partiye geçilecek.
Hatta partinin amblemi de hazır; güneş...
Zaten
Başbakan Erdoğan dün partisinin Meclis Grubu'nda Cemil Meriç'ten yaptığı alıntı ile bunu dile getirdi:
"Aydınlığı
yangın sanıp söndürmeye çalışan zavallılar varsın güneşe çamur atmaya devam etsinler..."
Ayrıca parti yönetimi slogan da belirlemiş; güneşi söndüremezsiniz...