Mahkemede kaybolan belgeler yargıdaki ilişkiler ağına uzandı. Ergenekon iddianamesine de giren klasörlerde yargı mensuplarına yönelik ağır suçlamalar var. Delilleri karartmak için hukukçu heyetinin kurulduğu ileri sürülüyor. Esrarengiz bir şekilde mahkemede kaybolan İstanbul Büyükçekmece'deki arazi yolsuzluğuna ait klasörlerde bazı yargı mensuplarına ait karanlık ilişkilerin yer aldığı ileri sürülüyor. Ergenekon iddianamesinin ek klasörlerine de giren belgelerde yolsuzluk çarkının nasıl işlediği, ayrıntılarıyla anlatılıyor. Jandarmanın yaptığı operasyonda yolsuzlukla suçlanan eski İstanbul 7. Ağır Ceza Hakimi Adil Güreşçi, operasyonun başındaki Binbaşı Zeki Bingöl'e dava açmıştı. Bingöl de iddialarını ispatlamak için mahkemeye 38 klasörle birlikte yaklaşık 250 CD'yi sunmuştu. Fakat bu CD'ler Büyükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde kayboldu. Binbaşı Bingöl, belgelerin bir örneğini daha mahkemeye sunmaya hazırlanıyor. Zaman'a ulaşan CD'lerde, emekli hakim Güreşçi'nin, yolsuzluklara akıl hocalığı yaptığı öne sürülüyor. Delilleri karartmak amacıyla 10 kişilik bir hukukçu heyet oluşturulduğu, başında da Güreşçi'nin bulunduğu iddia ediliyor. Kamuoyunda tartışmalı bazı davalara bakan emekli hakimler, bazı eski başsavcılar ve baro başkanlığı yapmış isimler de söz konusu belgelerde geçiyor. Bunlar arasında emekli hakim O.K., eski Ağır Ceza Hakimi N.A, başsavcı C.D. dikkat çekiyor. CD'lerdeki itiraflardan biri, eski Kavaklı Belediye Başkanı Orhan Tıraşoğlu'nun kardeşi Erol Tıraşoğlu'nun şoförü H.U.'ya ait. U., Bahçeşehir'de usulsüz olarak ele geçirilen taksi duraklarından ikisinin hakimlere verildiğini ileri sürüyor. Bir başka klasörde, yolsuzluğun içinde yer alan C.K.'nın itirafları var. Güreşçi'nin 'akıl hocası' olduğunu söyledikten sonra, "Bu yolsuzluk çetesi, Güreşçi vasıtasıyla yargıda görevli yetkili ve etkili isimlerle tanıştı. Başkan Orhan Tıraşoğlu'nun aldığı bölümden 3 blokluk arazi Güreşçi'ye verildi." diyor. Bir başka hakim F.A.'nın da bölgedeki belde belediye başkanlarıyla girdiği ilişkiler CD'lerde mevcut. Söz konusu belgeler yargı mensuplarının yakınları ile bölgedeki belediyelerde görev yapan yöneticiler arasındaki ilişkileri de ortaya koyuyor. Bir belediye başkanının özel kalem müdürü N.K.'nin, eski hakim O.K.'nin yeğeni olduğu vurgulanıyor. Hakkında suçlamalarda bulunulan hakimin kamuoyunda tartışma doğuran kararlara imza atan isim olması da dikkat çekiyor. İlişkiler ağına giren bir başka yargı mensubu ise İstanbul Ağır Ceza hakimlerinden N.A. O da, bölgedeki bir belediyenin imar müdürü olan A.H.A.'nın ağabeyi. İsmi arazi yağması iddialarıyla ilgili dosyaya giren yargı mensupları arasında eski bir baro başkanı da var. Söz konusu ismin başkanlık döneminde, belediye ile anlaşarak yargı mensuplarını ev sahibi yapmak üzere harekete geçtiği belirtiliyor. Bu çerçevede kooperatif kurulmuş ve 476 konut için anlaşma yapılmış. Ancak, üzerinde anlaşılan arazi, gecekondu yasası kapsamına giriyor. Fakirler için belediyelere ucuz miktarlarla devredilen hazine arazileri arasında yer alıyor. Belediyenin, bu arazinin üzerine toplu konut yaparak fakirlik belgesi olan vatandaşlara verme mecburiyeti olmasına rağmen, üst düzey yargı mensuplarına tahsis edildiği ileri sürülüyor. ZAMAN