- ‘Ailenin Korunması ve Müt’a Fitnesi’ başlıklı sempozyumda alimler, müt’anın nikah akdi değil, birliktelik olduğu yönünde birleştiler.
- "Allah Resulü müt’a nikahını yasaklamıştır."
- "Nisa Suresi 24. Ayetin müt’ayla alakası yoktur!"
- ‘İstihbarat örgütleri cinselliği sofistike yöntemlerle kullanır’
İstanbul Kongre Merkezinde dün gerçekleştirilen ve tüm gün süren “Ailenin Korunması ve Müt’a Fitnesi” Sempozyumuna Türkiye ve Dünya’dan İslam âlimleri, kanaat önderleri, akademisyenler ve kalabalık bir izleyici topluluğu katıldı.
“Allah Resulü müt’a nikahını yasaklamıştır.”
Bütün imamların müt’anın haram olduğunda hem fikir olduğunu söyleyen Dr. Ayid Al-Karni, gençlerin yanlış bilgilendirmeler sebebiyle ne yazık ki bu yola tevessül ettiklerini ancak Allah adına yalan söyleyenlerin asla iflah olmayacaklarını dile getirdi.
El-Beyan Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ahmed Al-Suvayyan da mesajında, evlilik kurumunun önemine değinirken, müt’anın asla evlilik kavramının içine giremeyeceğini, müt’adan sakındıran pek çok hadis bulunduğunu, içki ve zina gibi müt’anın da tedricen yasak kılındığını anlattı ve Buhari ve Müslim’in Hz. Ali’den rivayet ettikleri ‘Allah Resulü müt’a nikahını yasaklamıştır’ hadisiyle konunun içtihatlara kapandığını belirtti.
Nisa Suresi 24. Ayetin müt’ayla alakası yoktur!
Prof. Dr. Hamdi Döndüren’in‘Kur’an ve Sünnet’te Evlilik’, Prof. Dr. Saffet Köse’nin ‘Fıkıh Açısından Müt’anın Haramlığı’ ve Prof. Dr. Ahmet Rababia’nın‘Makasıd-ı Şeria ve Sedd-İ Zerai Açısından Müt’a’ sunumlarının yapıldığı birinci oturumda, Hamdi Döndüren, ‘Yeryüzünde sonsuza kadar devam edecek olan yegane müessese ailedir’ diyerek evlilik akdinin ve aile kurumun önemi üzerinde durdu. Şianın müt’a nikâhını Nisa Sûresi 24. ayetine dayandırarak meşrulaştırmaya çalıştırdığını kaydeden Saffet Köse de, ‘Bu ayetin müt’a ile hiç alakası yok. Ayet, mehir ahkâmının bir parçası. Kur’an’daki bu ayetle kadının mehir miktarı belirlenmiştir’ dedi. Köse, “Kimi insanlar ‘Allah’ın kapılarını açtığı bir rahmeti kimse kapatamaz’ ayetiyle müt’aya kapı aralamaya çalışıyor fakat namus konusunda esas olan haramlılıktır” ifadesini kullandı.
‘İstihbarat Örgütleri Cinselliği Sofistike Yöntemlerle Kullanır’
Sempozyumun son konuşmacısı Doç. Dr. Mahmut Akpınar ‘Bir Angajman Aracı Olarak Müt’a’ başlıklı konuşmasında,genelde gizli servislerin cinselliği, özelde de İran’ın müt’ayı nasıl bir angajman aracı olarak kullandığını ele aldı. Akpınar’ın konuşmasından bazı çarpıcı bölümler:
• Kadının istihbarat aracı olarak kullanılması,servisi güçlü olan hemen her devlette vardır. KGB, MOSSAD bu konuda oldukça deneyimlidir. İran istihbaratı da 1979 İran İslam Devriminden sonra kadını istihbarat aracı olarak kullanılmıştır.
• Cinsellik bir şekilde angajman olarak kullanılıyor.
• İstihbarat örgütleri cinselliği bilindik ve görünür yöntemlerden ziyade daha sofistike şekilde kullanırlar. Sauna, masaj salonu gibi yerler istihbarat örgütlerinin kullandığı mekanlar olabilir.
• Önemli mevkilerde olan insanların bu tip konulara dikkat etmesi gerekir.
• Toplumsal doku olarak Türkiye, İran’dan daha sağlam ve sağlıklı bir yapıya sahiptir.
Müt’anın Tanımı
Yararlanılan şey demek olan müt'a, kavram olarak, evlenme engeli bulunmayan bir kadınla bir erkeğin, belli bir süre için ve belli bir mal karşılığında birlikte yaşamak üzere anlaşmaları demektir. Müt'a, İslam’ın ilk dönemlerinde uygulanmış fakat sonradan yasaklanmış bir uygulamadır. Bu açıdan müt'a, İslam hukukunun tedriciliğini gösteren örneklerden biridir. Ne var ki Şia’nın, Hz. Peygamber'in müt'ayı yasakladığına ilişkin rivayetleri kabul etmemesi, onu Sünniler ile Şia arasında tartışmalı konulardan biri haline getirmektedir.
Müt’a, zinaya dini kılıf bulma, fuhşa kapı aralama gayretidir. Böylesi bir tuzak karşısında insanımız uyanık olmalı, aile kurumunu dejenere eden bu tür uygulamalara karşı tavır almalıdır.